"Haberin İşçisi, İşçi Haber."
İstanbul
Açık
14°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
34,4765 %-0.03
36,6559 %0.1
3.198.954 %1.557
2.923,92 0,13
Ara
İşçi Haber İşçi Haberleri Genç Sağlık Sendikası: Sağlıkçılar ölmeyi değil, haklarını yaşamayı hak ediyor

Genç Sağlık Sendikası: Sağlıkçılar ölmeyi değil, haklarını yaşamayı hak ediyor

Genç Sağlık Sendikası ASM Grup Elemanları Komisyonu Başkanı Büşra Şahiner, sağlık çalışanlarının pandemi sürecinden bugüne kadar yaşadığı sorunları dile getirerek, "Haklarımızı yaşarken istiyoruz, taziye mesajları kayıplarımızı geri getirmiyor" dedi.

Genç Sağlık Sendikası ASM Grup Elemanları Komisyonu Başkanı Büşra Şahiner, sağlık çalışanlarının pandemi döneminden bugüne kadar yaşadığı zorluklara dikkat çekerek, “Alkışlar yetmiyor, sağlık çalışanları yaşarken haklarını istiyor” dedi. Şahiner, sağlık sektöründeki şiddet, düşük maaşlar ve meslek onurunu zedeleyen uygulamalara tepki göstererek, sağlık çalışanlarının insanca çalışma koşulları ve güvenlik önlemleri konusunda yıllardır göz ardı edildiğini vurguladı. Şahiner'in açıklaması şöyle:

BUGÜN HAKLARIMIZI ALAMADIK AMA ALKIŞLAR ONLAR BİZİ

COVİD 19... PANDEMİ.. İZOLASYON.. MASKE.. YOĞUN BAKIM.. AŞI..

Okurken bile çoğumuzun ruh sağlığını olumsuz etkileyen o dönem..

Covid 19 testi vermek için hastane önünde uzun uzun oluşturulan sıralar.. kullanılan onlarca ilaçlar, entübe olan hastalar, hayatını kaybedenler, hayatını kaybederken yakınının yanında olamayanlar, sevdikleriyle vedalaşamayanlar... Okurken gider miyiz o günlere? Bakar mıyız biz ne yaşamışız diye geçmişe? Hatırlar mıyız balkonlara çıkıp alkışladığımız o sağlıkçıları ? Akşam balkondan alkışlayıp sabah şiddet uygulamaktan vazgeçmediğimiz ? Hakettiği çalışma şartlarına henüz ulaştıramadığımız, sağlıkta şiddetten koruyamadığımız.. Covid döneminde bir binanın asansörüne yazılan yazılan o yazıyı hatırlar mıyız? Diyor ki bir bina sakini;

"Enfeksiyon riski nedeniyle asansöre sağlıkçılar binemez, kapı kollarına dokunamaz.." vicdanları sorgulatan binlerce örnek vardı ama " sağlıkçılar iyi ki var" dediler yolları hastaneye her düştüğünde..

"Sizin de işiniz zor, Allah yardımcınız olsun" dediler ama işi kolaylaştırmak için adım atmadılar…

"Sağlıkçılar var olsun" dediler onlarca, yüzlerce sağlıkçıyı görevi başında katlettiler... Hepsinin vardı bir sebebi..

Biri sıra beklemek istemezdi.. birinin ocakta yemeği vardı.. birinin kolundan kan alırken canı yanmıştı... biri usulsüz rapor istedi.. biri uygunsuz ilaç talep etti.. sonunda kaybeden Ayşe, Fatma, Ali , Mehmet değildi .. Kaybeden insanlıktı eğer hâlâ kaldıysa.. kaybeden sağlık sistemiydi eğer hâlâ değerli konumdaysa..

Birimizin adını bir hastaneye verdiler, küçük bir tören düzenlediler 3 gün sonra göz yaşlarını sildiler ..sonraki gün aynı hikaye bu sefer farklı bir isim geçti haberlerde 2 dakikalık bir süre ile... şehir farklıydı.. sebep farklıydı.. aynı olan kaybettiğimiz sağlıkçıların acılarıydı, aynı olan yayınlanan taziye mesajlarıydı ne yazikki aynı olan artırılmayan güvenlik önlemleriydi ..

Aynı olan aile sağlığı merkezlerinde "eleman" sıfatıyla çalışan sağlıkçıların mağduriyetleriydi..

İşe girerken bir sağlıkçı diploması isteniyor, meslek "eleman" sıfatıyla icra ettiriliyor, bir ay sonra bedeli asgari ücret dahi olmayan maaş bordroları veriliyor, "bu sana yeter" deniyor .. Ne yazıkki yetmiyor..

İşe hekim arkadaş alıyor, işten çıkarma kararını yine hekim veriyor sağlık sisteminin değerli iki meslek grubu patron-işci iliskisi ile yıpranıyor.. iş barışı önemli deniyor yan odada 50.000tl maaş alan hemşireyle aynı işi yapıp 10.000 tl maaş ile bir ayını geçir deniyor, aile birliği önemli deniyor eş tayini verilmiyor, "çocuk doğurabilirsin ama süt izni kullanmasan iyi olur" deniyor . "Vatani görev değerli ama döndüğünde işinin garantisi yok, sen bir git gel sonra düşünürüz" deniyor.. Zamanı geldiğinde balkonlara çıkıp alkışlanıyor ama alkış yetmiyor…

Hayatımızın her anında fedakarca yanımızda olan sağlıkçılar ölmeden, öldürülmeden mesleğini icra etmek istiyor.

Bir gün adının bir hastaneye verilmesini değil yaşarken haklarının korunmasını istiyor..

2 - 3 satırlık bir taziye mesajı gideni geri getirmiyor bu sağlıkçılar diplomasının gereğini görmek istiyor, hayat kaygısı yaşamadan yaşatmak istiyor..

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *