Kamu kurum ve kuruluşlarındaki 700 binden fazla işçiyi ilgilendiren 2023 Yılı Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü görüşmelerinin uzaması işçilerin tepkisini çekti. Deprem nedeniyle verilen aranın ardından görüşmeler devam ediyor ancak henüz imzalanmış değil.
Mart ayının sonuna gelinmişken TÜRK-İŞ ve HAKİŞ'in birlikte karar alacağı Kamu Çerçeve Protokolü'nün açıklanmamış olması uzun zamandır karar alınması için bekleyen işçilerin tepkilerine yol açtı.
Son olarak 2021 yılında düzenlenen görüşmede alınacak kararı 700 bini aşkın işçi merakla beklerken taleplerini de yetkililere iletmeye devam ediyorlar.
İşçilerin;
- Taban yevmiye 600 ₺ olmalı
- Haftalık çalışma 40 saat
- Maaşların genel bütçeden ödenmesi
- Eğitim ve kıdem farkı
- Vergi düzenlemesi
- Tayin - Becayiş hakkı
- Hizmet zammı % 25
- Risk ve iş primi
- Meslek kodu düzenlemesi gibi talepleri var.
Sosyal medyada etkinlik düzenleyen işçiler Kamu Çerçeve Protokolü'nün bir an önce açıklanmasını ve taleplerinin yerine getirilmesini istiyor.
İşçiler Kamu Çerçeve Protokolü'nden ne bekliyor?
Kamuya farklı meslek kodundan girmiş ancak daha sonradan kurum içerisinde farklı bir alanda farklı mesleği icra eden çalışanların meslek kodu mağduriyeti devam ediyor.
Kamu Çerçeve Protokolü'nde alınacak kararlarla meslek kodu mağduriyetine çözüm isteyen işçiler birçok mecrada çalışmalar yaparak yetkililere sesini duyurmaya çalışıyor.
Birçok milletvekilini ve siyasi partiyi ziyaret eden meslek kodu mağdurları yaşadıkları sorunları ve taleplerini şu sözlerle anlatıyorlar:
Bildiğiniz üzere alt işveren yanında çalışmakta olan işçilerin büyük çoğunluğu 696 sayılı KHK ile 04.02.2018 tarihinde Kamuda sürekli işçi kadrosuna alınmışlardır. Ancak, KHK da yer alan bazı hükümler zaman içerisinde birçok olumsuzluklara yol açmıştır.
375 sayılı KHK'nin Geçici 23. maddesinin 5. paragrafı aşağıdadır.
"Sürekli işçi kadrolarına geçirilenler, birinci fıkrada öngörülen şartları taşıdıkları sürece ve çalıştırıldıkları teşkilat ve birimde geçiş işlemi yapılmadan önceki ihale sözleşmesi kapsamındaki hizmetleri yürütmek üzere istihdam edilebilir." Bu hükümden dolayı;
İşçilerin alt işveren zamanında yanlış unvan veya meslek kodunda çalışmalarına da yol açmaktadır. Asıl mesleği farklı olan ancak taşeron zamanında temizlik işçisi, çocuk bakım elemanı olarak görünen binlerce işçi yer almaktadır. Yaşanabilecek iş kazaları açısından sakıncalı olduğu gibi 5510 sayılı yasaya da uygun düşmemektedir. Bu bakımdan 5. paragrafin tümden çıkarılması önem arz etmektedir.
Deprem felaketi nedeniyle birçok ilde çalıştığı işyerlerinin yıkılması sebebiyle 696 KHK birçok arkadaşımız da meslek kodlarından dolayı mağdur duruma düşüp yıllarca bir fiil yapmış olduğu işinden olup ihale kapsamındaki meslek koduna göre zorla çalıştırılmaları ve hatta işten çıkartılmaları söz konusu olacaktır.
Kısacası; 525 bin mağdur olarak mali külfet içermeyen talebimiz şudur;
Kurumlarda yaptığımız iş ne ise meslek kodumuz da aynı olsun. Mesela veri giriş işi yapıyorsak meslek kodumuz da veri giriş olarak güncellensin. Sorunun çözülmesi, çalışma alanında rahatlamaya neden olacaktır. Bizlerin, işimizi huzurla ve güvenle yerine getirmek için Acilen bir defaya mahsus fiilen yapılan işe uygun meslek kodumuzun güncellenmesi talebinde bulunuyoruz. Ayrıca zorla görevinden çektirilen arkadaşlar da tekrar asli görevine getirilsin ve onların da meslek kodu, yaptığı işe göre uygun şekilde güncellensin istiyoruz. 375 sayılı KHK'nin Geçici 23. maddesinin 5. paragrafının tamamen kaldırılması; Sürekli İşçilerin *Tayin *Zorunlu Emeklilik Meslek Kodu gibi sıkıntıları ve mağduriyetleri ortadan kaldıracak bir düzenlemenin tüm işçiler adına sizlerden istirham ediyoruz.''
Kamu Çerçeve Protokolü'ndeki son zam teklifini öğrenmek için tıklayınız.
Kamu Çerçeve Protokolü'ndeki son gelişmeleri öğrenmek için tıklayınız.