"Haberin İşçisi, İşçi Haber."
İstanbul
Parçalı az bulutlu
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
34,4981 %0.1
36,2750 %-0.24
3.386.527 %3.843
2.962,78 0,94
Ara
İşçi Haber İşçi Haberleri İşçilerden Türk-İş Genel Kurulu öncesi çağrı: Mercedes'inize binip gitmeyin

İşçilerden Türk-İş Genel Kurulu öncesi çağrı: Mercedes'inize binip gitmeyin

Türk-İş Genel Kurulu öncesi işçilerden sendikayla ilgili kritik açıklamalar geldi. Sendikanın, hak mücadelesinde daha çok gayret göstermesi gerektiğini belirten işçilerin, asgari ücrette açlık sınırı altında rakamın kabul edilerek Mercedes'lerine binip giden sendika yetkilileri benzetmesi dikkat çekti.

Türk-İş 24. Olağan Genel Kurulu öncesinde işçiler, görüşlerini paylaştı. Kurulda ücret sorunuyla ilgili durumun öne çıkmasını belirten emekçiler “Açlık sınırının altında maaş belirliyorsun, sonra da gidip Mercedes’lere binip işçiyi temsil ettiğini söylüyorsun. Bu çok yanlış bir şey.” tepkisinde bulundu. 

Evrensel'den Hilal Tok'un haberine göre İstanbul Esenyurt’taki bir fabrikada Petrol-İş üyesi işçiler, sendikalaşma mücadelesinde Türk-İş’in daha çok çaba harcaması gerektiğini belirtiyor.

İşçilerin Türk-İş'le ilgili görüş ve eleştirilerinden öne çıkanlar şu şekilde:

"GREVE ÇIKTIK TÜRK-İŞ'TEN GELEN OLMADI"

- Greve çıktık 5 gün. Kendi sayfalarında bir gün göstermediler bizi. 5 gün boyunca karşımıza jandarma geldi, polis geldi. Türk-İş’ten ne gelen oldu ne giden. Medyaya çıkaralım, destek olalım gibi bir durumları yoktu.

- Bizim yetki davamız hâlâ sürüyor. Sendikalaşmak gerçekten çok zor. İşçinin sendikalaşması önünde pek çok engel var. Ancak sendikalar da Türk-İş de bu soruna karşı hiçbir şey yapmıyor.”

- Ne kadar böyle devam edeceğiz bilmiyoruz. Mahkeme uzun sürüyor, işçiler gelip sürekli soruyor. Ne zaman bitecek diye. Gönüllü çıkışlar oldu bu süreçte. İşten çıkarılanlar oldu. Sendika da konfederasyon da bunun önüne geçmek için bir şey yapmıyor.

Ücretlerinin 15 bin ila 20 bin arasında değiştiğini açıklayan işçiler, geçinemediklerini, fazla mesai isteme durumunda kaldıklarını belirterek yaşadıkları zorlukların Türk-İş Genel Kurulu'nda gündeme getirilmesi talebinden bulunuyor.

"HAVALANDIRMALAR YETERSİZ: KANSER OLAN İŞÇİLER VAR"

“Biz plastik sektöründe çalışıyoruz içerideki havalandırmalar yetersiz. Kanser olan arkadaşlarımız var. İş kazaları, iş cinayetleri oluyor. Sakat bir babanın evine, ailesine ne kadar faydası olabilir. İşçi sağlığı gündem olmalı.

Sendikalar sokak sokak dolaşıp, iş yeri iş yeri seslenip örgütlenme sağlamalı. Sadece ücreti de değil geleceğimizi de, nasıl örgütleneceğimizi de konuşmalılar. Örgütlenen bir halk iş yerine de faydalı olur, doğaya da, eğitime de, sağlığa da…

"ERGÜN ATALAY KAÇ YILDIR BAŞKAN?"

Ne kadar çalışırsam çalışayım, çocuklarıma bir gelecek sunamam. Bu koşullar değiştirilmeli.
Bugün, hükümet işçilerin karşısında bir yasa çıkardığında sendikalar Türk-İş karşı çıkmalı.
İşçileri tek tek ziyaret etme, konuşma, tartışma, sorunları dinleme, bunlar için ses çıkarma… İşçilerin bilinçlenmesi için eğitim yapması gerekir.

Ergün Atalay, kaç yıldır başkan? Bir demokrasi olmadığı belli. Yönetim değiştirilebilir. Ama bu bizim bilinçlenmemizle olur.”

4 yıllık plastik işçisi aklındaki soruları şöyle soruyor: "Bu durum işçilerin örgütlü bilinçli olmamasıyla da alakalı. Örgütlü olmadığı için hesap sorma bilinci de olmuyor. İkramiyemi alıyorsam, sendikal hak alıyorsam yeter gözüyle bakıyor. Zaten işçiler böyle olmasa, sendikalar da böyle olmazdı. Her asgari ücret zamanı yeri göğü inletmek zorunda kalırdı konfederasyon.”

Asgari ücret görüşmelerinde, sendikacıların ‘Biz vatanımızı milletimizi seviyoruz’ ifadelerine tepki gösteren işçi, “Sanki işçinin isteği, vatanı milleti bölüyor. İşçilere ‘Bunu isterseniz vatan, devlet, patronlar, sanayimiz zora düşer’ diyor. İşçilerin taleplerini bastırmayı ‘vatan millet’ duygularını okşayarak yapıyor.” 

"CEBİNİ DOLDURAN MERCEDES'İNE BİNİP GİDİYOR"

8 yıllık bir başka plastik işçisi de şunları söylüyor “Biz sendikalaşmadan önce, sendikaların, konfederasyonun bu kadar pasif olduğunu bilmiyordum. Daha önce duyduğumuz sendika, patronların karşısına dikilip hakkımızı söke söke alır fikri vardı.

Sendikalı bir yerde daha önce hiç çalışmamıştım. Sendika dediğin zaman patron titremeliydi fikrimce. Ama böyle değilmiş. Sendikaların geçmişine baktığımızda bir mücadele görürdük, şimdi ise cebini dolduran Mercedes’ine binip gidiyor. Açlık sınırının altında maaş belirliyorsun, sonra da gidip lüks araçlara binip işçiyi temsil ettiğini söylüyorsun. Bu çok yanlış bir şey.”

"İŞÇİLER DEĞİŞECEK Kİ SENDİKALAR DEĞİŞSİN"

“İşçiler değişecek ki, toplum değişecek, sendikalar değişecek, konfederasyonlar değişecek” diyen işçiler şunları söylüyor: “İşçi hesap sorduğu zaman, konfederasyonlar değişir. Dini baskılar, milli duyguları yükselterek, ses çıkarana ‘terörist’ diyerek ses çıkarmayan bir toplum yaptılar. Zamanında sendikalar işçileri bilinçlendirmek için kuruldu, şimdi ise işçileri bastırmak için kullanılıyor.

Şimdi hiçbir hesap sormayan, sadece sandıkta gidip oy kullanan bir toplum oluşturdular. Buna engel olacak kim? Biz… Bir şeylerin kırılması için, değişmesi için biz işçilerin çaba göstermesi lazım. İşçiler sadece bugününe bakmasın, sadece bugün kazandığı haklara bakmasın çünkü yarın o hakların sıfırlanacağı bir sürece gidiyoruz. Düşünmeyen, tartışmayan, hesap sormayan bir toplumda yine patronların dediği olur.”

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *