Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önüne gelen işçiler, Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu, Birleşik Metal-İş İstanbul 1 No’lu Şube Sekreteri Can Emrah Ülgü ve işçi temsilcilerinden oluşan heyet, bakanlıkta görüşme gerçekleştirdi.
SOL Parti Başkanlar Kurulu üyeleri İlknur Başer ve İsmail Hakkı Tombul, direnen emekçilere destek verdi. Bakanlıktaki görüşmenin ardından açıklama yapan Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu, ülkenin patronlar cenneti olduğunu söyledi. “Bakanlıklardan tutun da milletvekillerine kadar sermayenin sözcüsü olan bir hükümet tarafından yönetilen bir ülke haline geldik” diyen Serdaroğlu, şu değerlendirmede bulundu: “Biz araçlarla Ankara’ya gelmek durumunda kaldık. Gerçekten de Bakanlık gerekli girişimlerde bulunacak mı, bir yaptırım uygulayacak mı? Umarız böyle bir sonuç çıkar. Arkadaşlarımız hem çalışma şartlarının düzeltilmesi hem de ücretlerin iyileştirilmesini talep ediyor. Biz haziran ayında sözleşmemizi yaptık ama temmuz ve ocakta asgari ücretin yenilenmesiyle, o gün iyi olan sözleşme maalesef asgari ücretin biraz üzerinde ücretlere dönüştü. Biz güçlü talebimizi hayata geçirmek için bir direniş gerçekleştirdik. 500 arkadaşımızı istifa ettirdiler. 650 arkadaşımızı da işten çıkardılar. Böyle kötü bir zamanda arkadaşlarımızın asla kapının önüne konulmasını kabul etmedik, etmeyeceğiz. Bizimle bir iletişim kurulmadı. Görüşme taleplerimiz reddediliyor.”
"İŞVEREN BU SORUNU ÇÖZSÜN, VAZGEÇMEK YOK"
Taleplerin karşılanmasını isteyen Serdaroğlu, “İşveren bu arkadaşlarımızın sorununu çözsün. Zaten bir kısım arkadaşlarımız fabrikadaki çalışma şartları nedeniyle girmek de istemiyor. Bu arkadaşların haklarının karşılanmasını istiyoruz. Çalışmak isteyen arkadaşlarımızın işbaşı yapmasını ve iyileştirme talebimizin de hayata geçirilmesini istiyoruz. Perşembe gününden itibaren de patronun evinin önünde, holdinginin önünde de çadır kurarak eylemlerimize devam edeceğiz. Bu sorunları çözerse çözer, çözmezse başına geleceklerden hiç kimseyi sorumlu tutmasın” diye konuştu.
Ankara’ya giden Mata işçileri, şunları söyledi:
• Bizim öncelikli talebimiz iş sağlığı ve güvenliği önleminin alınmasıydı, daha sonra ek zam istedik. Bu taleplerimize cevap vermediler. İş durdurma eylemlerine başladık, işten kaçınma hakkımızı kullanmış olduk. Biz haklarımızı istiyoruz, hem çıkış kodlarımızın değişmesini hem de tazminatlarımızı talep ediyoruz. İşe geri dönen arkadaşlarımız için de iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin alınmasını istiyoruz.
• Mata’da kadın işçiler mağdur edildi, tuvaletleri kapattılar elektrikleri kestiler. Biz üzüldük çünkü orada çalışan işçileriz. İhtiyaçlarımızı karşılamak için başka fabrikalara gittik. Biz hakkımızı istiyoruz, ölmek istemiyoruz orada. Şimdi bazı önlemler almışlar ama en başında bunu yapacaklardı.
• Yaklaşık 2 yıldır Mata’da çalışıyorum. Mobbing uygulanıyor sürekli, kameralara çekilip tutanaklar tutuluyor. İşçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin tam olarak alınmasını istiyoruz. Slovakya ve Çin’deki ortamları istiyoruz. Yurtdışında kullanılmayan kimyasallar neden Türkiye’de kullanıyor ve önlem alınmıyor? Bunun hesabını soruyoruz.
