Meslek liseleri ve çıraklık okullarından işletmelere zorunlu olarak çalışmaya yollanan ve sigorta girişleri yapılarak ellerine sigorta kartları verilen, halen e-devlet sisteminde iki tane işe girişleri olan, yıllarca o numara ile işlem görüp sonunda aynı numara ile emekli de olacak ama bugün itibariyle ilk işe girişleri kabul edilmeyen staj ve çıraklık mağdurları, staj yaptıkları ve çırak olarak çalıştıkları dönemin sigorta başlangıcı sayılmaması nedeniyle EYT’den faydalanamıyor.
Uzun zamandır birçok mecrada yetkililere seslenen staj ve çıraklık mağdurlarının EYT yasası kapsamına alınmaması vatandaşların mağduriyetinin devam etmesine neden olurken tepkiler de gecikmedi.
Çok küçük yaşlarda ekmek parası kazanmak için çalışma hayatına atılan stajyer ve çıraklar sigortalarının emeklilikte bağlayıcı sayılmasını ve emeklilikte önlerinde bulunan engellerin kaldırılmasını isteyerek yerel seçimler öncesinde emeklilik hakkı kazanmak istiyor.
Staj ve çıraklık sigortasının emeklilikte başlangıç sayılmaması Meclis'te de tartışmalara yol açarken son kanun teklifinin kabul edilmemesi bir kez daha sesleri yükseltti.
CHP’nin çırak ve stajyer öğrenci olarak çalışanların sorunlarıyla ilgili Meclis araştırma önergesi AK Parti ve MHP oylarıyla reddedildi. AK Parti Burdur Milletvekili Mustafa Oğuz'un TBMM'de grubu adına yaptığı konuşmada staj ve çıraklık sigortası konusundaki ifadeleri tepki toplarken İYİ Parti ve CHP milletvekilleri ise staj mağdurlarının yaşadığı adaletsizliği vurgulayarak Meclis'in bu konuda çözüm üretmesi gerektiğini dile getirdi.
Meclis araştırması önergesi konuşmaları sırasında Ak Parti adına grup konuşması yapan Burdur Milletvekili Mustafa Oğuz'un konuşmaları büyük tepki çekti.
Milletvekili Mustafa Oğuz'un kürsü konuşmasında şu ifadeler yer aldı;
"Bu öğrencilerimiz eğitimleri esnasında meydana gelebilecek risklere karşı kısa vadeli sigorta kolları kapsamında, özellikle iş kazası, meslek hastalığı kapsamında sosyal güvenlik şemsiyesi altında alınmışlardır. Dolayısıyla, çıraklık ve stajyerlik eğitiminde geçen süreler çalışma süreleri yani işçi-işveren ilişkisi olmamasından kaynaklı hizmet akdi koşulları var olmadığı için bu öğrenciler malullük, yaşlılık ve ölüm sigortası kapsamında bulunmamaktadırlar.
Bahse konu olan, lise ve üniversite öğrenciliği döneminde uygulanan aday çırak, çıraklığa başlama yaşını doldurmamış ve çıraklık döneminden önce kendisine iş yeri ortamı tanıtılan, sanat ve mesleğin ön bilgileri verilen kişiyi tanımlar. Çırak ise çıraklık sözleşmesi esaslarına göre bir meslek alanında mesleğin gerektirdiği bilgi, beceri ve iş alışkanlıklarını iş içerisinde geliştiren kişiyi tanımlar. Staj ise Yükseköğretim Kurulunca yükseköğretim kurumlarında verilmekte olan her düzeydeki alana özgü olarak belirlenen teorik ve uygulamalı dersler dışında işletmede yaptıkları, mesleğin öğrenilmesine yönelik çalışmayı ifade etmektedir.
Aday çırak, çırak ve işletmelerde mesleki eğitim gören öğrenciler hakkında iş kazası ve meslek hastalığı ile hastalık sigortası, meslek liselerinde okumakta iken veya yuksekcığrenimleri sırasında staja tabi tutulan öğrenciler hakkında iş kazası ve meslek hastalığı sigortası uygulanmak üzere sosyal güvenlikleri sağlanmaktadır. Değerli milletvekilleri, mesleki eğitim, kamu ve özel sektöre ait kurum, kuruluş ve iş yerleri ile mesleki ve teknik eğitim okul ve kurumlarındaki eğitim ve öğrenimi kapsamaktadır. Işletmelerde mesleki eğitimin amacı öğrencinin iş hayatına dahil olması değil, eğitiminin bir parçası olarak eğitim gördüğü mesleği uygulamayla mesleği öğrenmesine yönelik eğitim faaliyetidir. Başka bir ifadeyle, bu kardeşlerimiz bildiğimiz anlamda bir çalışan değil öğrencidirler. "
"Yurt dışında staj yapan emekli oluyor, Türkiye'de yapan olamıyor!"
AK Parti Burdur Milletvekili Mustafa Oğuz'un konuşmasının ardından İYİ Parti Grubu adına söz alan Bursa Milletvekili Hasan Toktaş da şu açıklamalarda bulundu:
Değerli milletvekilleri, özellikle bu staj mağdurları konusu, önergede de belirtildiği üzere ciddiye alınması gereken, vatandaşlarımız üzerinde adaletin tesis edilmesi gereken bir konudur. 3308 sayılı Mesleki Eğitim Kanunu çerçevesinde 80'li ve 90'lı yıllarda meslek liselerinde ve çıraklık okullarında iken zorunlu staj yapanların hakları ciddi anlamda yenmektedir. Çünkü bu staj yapan öğrencilerimizin ödenekleri, yaşlılık ödeneği yapılmaksızın yapıldığı için, sadece sağlık üzerinden yapıldığı için, mesela yurt dışında staj yapan bir Türk genci Türkiye'de emekli olabilmekte fakat Türkiye'de staj yapan bir Türk gencinin ise maalesef bu yaşlılık ödeneği yatırılmadığı için emeklilik hakkı elinden alınmaktadır.
Bu, adalete sığmayan bir durumdur. Bakınız, bunlar bizim Türkiye Cumhuriyeti'mizin vatandaşlarıdır, bizim insanlarımızdır. Bu insanlar meydan meydan, sokak sokak mitingler yaparak haklarını aramaktadırlar. Gelin, bu insanlarımızın mağduriyetlerini görün. Bunlara stajyer olarak işe girdikleri yıllarda muhtemelen okul müdürleri tarafından sırtı sıvazlanarak "Evladım işe girdin: bak, emeklilik hakkını da yine erken yaşta alabilirsin." denmiştir. Fakat bugün 80'lı ve 90'lı yıllarda özellikle stajyer olarak çalışan gençlerimiz maalesef bu emeklilik hakkından faydalanamıyorlar.
"Büyük bedenlere yaptırılan işler 'staj' adı altında çocuklara yaptırılıyor"
CHP Grubu Adına Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer konuya dair görüşlerini paylaştı.
Milletvekili Gürer, “Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Cumhurbaşkanı 2024 yılının emekliler yılı olacağını açıkladı, öyle olunca yıl boyunca emeklileri çok konuşacağız çünkü emeklilerin 7.500 lira olan en düşük emekli maaşı 10 bin liraya çıkarıldı. Bu arada bayram ikramiyesi de 2 bin liradan 3 bin liraya çıkarıldı. Ne yazık ki bin liralık artışla bir teneke 5 litrelik zeytinyağı dahi alınmıyor. Onların mağduriyeti bir tarafta dururken emekli olanların yaşadığı bu acı tablonun dışında bir de emekliliğe erişmek isteyenler var. Staj ve çırak olarak işe başlayanlar, 18 yaş altında işe başladıklarında onlara yapılan sigorta. kazayla ilgili sigorta yani yaşlılık sigortasıyla ilgili sigorta başlamıyor. Ankara'da. İstanbul’da miting yaptılar, Ankara'daki mitinglerine katıldım; o insanlar umutla bekliyor ki emekliliğe erişebilmek için işe başladıkları gün yaşlılık sigortasının başlangıcı sayılsın. Bunların bu hakkı yani büyük bedenlere yaptırılan işler "staj" adı altında çocuklara yaptırılıyor, öğrencilere yaptırılıyor ve bunların hakkı gasp ediliyor, bu gaspa bir son verelim. Onun için Meclisimiz bu duruma bir el koysun.
Keza, emeklilikte adalet arayanların da Ankara ve İstanbul’da mitingleri oldu. O arkadaşların da Ankara'daki mitinglerine gidip katıldım; gördüğüm tablo gerek staj ve çırak mağdurlarının gerekse emeklilikle adalet arayanların haklarının verilmemesiyle oluşmuş duygusal bir kopuşları da var. Onlar bu ülkenin evlatları; emek vermişler, çalışmışlar, haklarını istiyorlar. Emeklilikte yaşa takılanlarla ilgili mücadelemizde onların hakkının alınması sağlandı ama bir günle, on yedi günle, bir ayla on yedi yıl emekliliği ötelenenler var. Bu bir hakkaniyet değil. Onun için emeklilikte adalet arayanların bu hakkının verilmesi yönünde Meclisimiz devreye girmelidir. Keza, BAG-KUR'lu olan çiftçinin, esnafın 9000 gün olan çalışma prim gün sayılarının 7200'e indirileceğini tam bir yıl önceki seçimden önce iktidar partisi de vaat etti bugüne kadar o da gerçekleşmedi. Arkadaşlar, emeklilerin içinde bulunduğu koşullar ağır ama emekliliğe erişim de ağır. Adalet ve Kalkınma Partisi hem emekli olmayı zorlaştırdı hem emekli olduktan sonra yaşamayı zorlaştırdı. (CHP sıralarından alkışlar) Bugün emeklinin ekonomik anlamda içine düşürüldüğü durum içler acısı.
Bakınız, bu ülkenin geniş kesimleri açlık sınırının altında bir ücrete mahkum edildi, yoksulluk yaygınlaşıyor, derinleşiyor, bu ülke hepimizin. Yıllarca iş yerinde çalışmış, emek vermiş, primini yatırmış, "Emekli oldum, rahat edeceğim.' diyor adamının primini doğru dürüst bankalarda faize koyup da yatırmış olsanız bugün aldığından fazlasını alır. E kayıt dışı patlamış gidiyor. Böyle giderse ileriki aşamada emeklinin maaşa erişimi dahi problemli olacak. Sistemi yürütenlerin bu sistemin içindeki çürümüşlüğü görmeleri gerekiyor ama AK PARTI iktidarları seçimden seçime oylarını almak için kısmi iyileştirmeler yapıyor, seçim bitiyor; emekliyi de unutuyor. Staj mağdurunu unutuyor, taşeronu unutuyor, emeklilikte adalete takılanları unutuyor ve bu hakkını isteyen insanları görmezden geliyor.
Bakınız, sosyal medyaya giriniz, staj ve çırak mağdurlarının her gün bu konuda yaptıkları 'Sizlerin hakkını verin.' çağrısı var, emeklilikte adalete takılanların çağrısı var, esnafların '9000'den 7200 güne düşsün." çağrıları var; bunlara kulak tıkamak Meclisin işi olmamalı, Meclis bunları sahiplenmeli. Onun için bir Meclis araştırması istiyoruz. Durumlarını bir görelim, bakalım, neden bu insanlara bu mağduriyet yaşatılıyor Meclis olarak birlikte çözüm üretelim.
Getireceğimiz bir kanun teklifiyle de bunların hepsini bir karada halledelim, şu insanların yüzünü güldürelim. (CHP sıralarından alkışlar) İçinde bulunulan koşullarda ekonomik anlamda daralmanın yarattığı sorunlar ailelerin mutluluğunu artık ortadan kaldırdı, yuvalar çatırdıyor…" dedi.
Önerge reddedildi
Gürer önerge görüşmesinin sonunda şu tweeti paylaştı, "TBMM'de Staj ve Çırak Mağdurları durumu, Emeklilikte Adalet Arayanlar sorunları, Esnafların Prim gün sayısının 9000 günden 7200 çekilmesi ve Emekli yaşadığı ekonomik sorunlarının araştırılması istediğimiz araştırma önergemiz AKP oyları ile ret edildi."
Staj ve Çıraklık Sigortası Mağdurları Federasyonu'ndan tepki gecikmedi!
Staj ve Çıraklık Sigortası Mağdurları Federasyonu tarafından TBMM'de 21.02.2024 günlü ve 494 sıra nolu meclis araştırması önergesi konuşmaları sırasında Ak Parti adına grup konuşması yapan Burdur Milletvekili Mustafa Oğuz'a tepki gösterildi. Federasyonun resmi sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada; Milletvekili Oğuz'un gerçekleştirdiği konuşmada devamlı olarak staj ve çıraklık sigortası mağduriyetini küçümseyen ve değersizleştiren ifadeler kullandığı iddia edildi. Federasyon yetkilileri bahse konu açıklamada, "Burdur Milletvekili Mustafa Oğuz'un kullandığı ifadeler mağdur kardeşlerimizi çok fazlasıyla rencide etmiştir. Sayın vekil AK Parti Grubu adına söz almıştır. AK Parti Grubu olarak bu konuda bir düzeltme yapmanızı rica ediyoruz. Söz konusu düzeltme gelmediğinde elbette bu konuşmaların grup görüşü olduğunu anlayacağız.
Sayın Mustafa Oğuz'a da hatırlatmak istiyoruz ki kendisi bir Mali Müşavirdir. Öncelikle Hizmet Akdinin oluşmamış olduğunu söylemek tamamen manipülasyondur. İş Kanununlarına göre bir taraf hizmetini hasrederken diğer taraf da maaş verdiğinde iş akdi oluşmuştur. Burdan bir kere daha sesleniyoruz. Grubunuz adına konuştuğu meclis tutanaklarıyla sabit olan Sayın Mustafa Oğuz'un söylediklerini reddetmezseniz sizin görüşünüz demektir." ifadeleri yer aldı.