Yasa gereğince eski eşlerine ömür boyu nafaka ödemek zorunda kalan çoğunluğu erkek olan mağdurlar, konu ile ilgili acilen düzenleme bekliyor. Mağdur erkekler, ikinci evliliklerinde de nafaka ödedikleri için ciddi problemler ile karşı karşıya kaldıklarını söylüyor. 10 gün, 1 ay, 8 ay kısacası evlilik süresi ne kadar olursa olsun eşinden ayrılan erkekler eski eşine bir ömür boyu geliri düzeyinde nafaka ödeme mecburiyetinde kalıyor. Bu durum bazı sorunları da beraberinde getiriyor.
TALEP EDİLEN RAKAMLAR ARTTI
Avukat Mevlüt Ekici, asgari ücretli bir vatandaşın boşandığı takdirde nafaka ödemesi ciddi sorunlara yol açtığını belirtti. Ekici, “Sürekli nafakanın, hakkaniyetle, adalete aykırı olduğunu düşünüyorum. Yani bu ciddi bir sıkıntı teşkil ediyor. Şahıs boşanıyor, tekrar evlenmeye kalktığı zaman sorunlar baş gösteriyor. Asgari ücretle çalışan bir kişi tekrar evlendiği zaman ve çocuk edindiği takdirde bu nafakaları ödeme imkânı zaten kalmıyor. Çünkü şu anki talep eden rakamlar haddinden fazla arttırıldı. Şu anda en kötü ihtimalle bin 500, 2 bin lira aralığında bir nafaka belirleniyor. Çocuk olduğu takdirde 3 veya 4 bin lirayı buluyor. Asgari ücretin 5500 lira olduğu Türkiye’de bir işçinin bu rakamı ödeme imkânı çok zorlaşıyor. Bu para çoğu zaman ödenemiyor” dedi.
2-3 YIL TOPLU TAZMİNAT ÖDENEBİLİR
Hakkaniyetli bir çözüm getirilmesini isteyen Av. Ekici, “Belli bir süreye bağlı olarak iki yıl, üç yıl toplu bir tazminat ödenmek şartıyla nafaka bedeli ödenebilir. Bu süreçte kadının kendini çalışabileceği, toparlayabileceği ve maddi açıdan kendini hazırlayabileceği bir imkân tanırsa bu noktada işin daha hakkaniyetli olacağı noktasında bir görüş var. Ben o görüşe açıkçası katılıyorum. Uzun vadeli evliliklerde belki bu durum biraz daha değerlendirilebilir” ifadelerini kullandı.
NİKÂHSIZ YAŞAMA TEŞVİK EDİYOR
Süresiz nafakanın kadına olan şiddetin körüklediğini belirten Avukat Mevlüt Ekici, şunları söyledi: “Nafaka alan kadının yeniden evlenmesi, taraflardan birinin ölümü, kadının evlenme olmadan fiilen evli gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması şeklinde sıralanmıştır. Açıkça görülmektedir ki, nafakanın kaldırılma koşulları tamamen alacaklı tarafa bağlanmış, bu da oluşabilecek suiistimallere kapı aralamıştır. Kanun bu haliyle nafaka alan kadını nikâhsız birlikteliğe ve sigortasız çalışmaya teşvik etmektedir. Sigortasız çalışmanın devletimizi uğrattığı zarar da konunun başka bir boyutudur. Kadın Nafakanın kesilmemesi adına gerekirse nikâhsız yaşamayı ve dini nikâhlı yaşamayı göze alıyor. İki tarafında mağdur olmaması için yasal düzenlemeler olması gerekli.”
ALİ GÖZEN
