Kamu kurum ve kuruluşlarında Yardımcı Hizmetler Sınıfı'nda (YHS) görev alan personeller kamunun üvey evlatları olduklarını, içlerinde büro işlerini yapabilecek ön lisans, lisans ve yüksek lisans mezunu kişilerin olduğunu söyleyerek bir defaya mahsus statü değişikliği yapılmasını talep ediyor.
Yardımcı hizmetler sınıfı personelleri, haklarını almak ve özlük haklarında iyileştirme sağlamak amacıyla önemli bir adım attı.
Ankara Valiliği'ne yapılan resmi başvuruyla, Egitim ve Bilim Hizmetleri Kolunda YHS-EĞİTİM-SEN'in kurulması için adım atıldı.
YHS-EĞİTİM-SEN'ın Genel Başkanı Olcay Çelik ve Yardimci Hizmetler Sınıfı Derneği Genel Başkanı Selim Toraman, mevcut sendikaların Yardımcı Hizmetler sınıfı personellerini temsil etmediğini ve yardımcı hizmetler sınıfı personellerinin verilen sözler ve Kanun teklifleri ile oyalandığını belirtti:
KARARLIYIZ
Çelik' Artik mücadelelerini sendikal boyuta taşıyarak YHS-EĞİTİM-SEN 'in tek hedefinin yardımcı hizmetler sınıfın kaldırılması kamuda çalışma barışı ile liyakat bazlı olarak Devlete ve çevreye en yüksek katkıyı sağlayarak çözüme kavuşturmak oldugunu belirtti
DURUMU VE YAŞANAN SORUNLARİ İFADE EDECEK OLURSAK
Yardımcı Hizmetler Sınıfı 14 Temmuz 1965'te yasalaşmış, 657 Sayılı Devlet memurları Kanununun 36. Maddesinde düzenlenmiştir. Bahse konu kadroda KPSS ve EKPSS ile merkezi/açıktan atama ile istihdam edilenler, Şehit ve Gazi yakınları ile 2828 Sayılı kanun kapsamında istihdam edilenler görev yapmaktadır. Devleti, tarihten aldığımız sorumlulukla en iyi şekilde hizmet ve temsil etmeyi kendine düstur edinmiş bizlerin amacı; kamuda çalışma barışı ile liyakat bazlı olarak Devletimize ve çevremize en yüksek katkıyı sağlamaktır. 1965 yılının koşulları ile hazırlanan ve bugüne kadarki süreçte değişime muhtaç kalan tek hizmet sınıfı olan Yardımcı Hizmetler Sınıfı'nın günümüz koşullarına uyum sağlayamaması nedeni ile oluşan problemini sizlerle birlikte çözüme kavuşturmak bizimle birlikte olan yüzbinlerin tek hedefidir. Durumu, yaşadığımız sorunları ve beklentilerimizi kısaca ifade edecek olursak;
Kamu kurum ve kuruluşlarında Lise, Ön Lisans, Yüksek Lisans ve doktora mezunu, mesleğini ve sanatını ustalık seviyesinde icra eden teknisyen yardımcısı, aşçı, kaloriferci, terzi, berber, garson, bahçıvan, matbaacı, dağıtıcı, hizmetli, destek personeli vb, unvanlarda görev yapan 200.000 Kişiye yakın Yardımcı Hizmetler Sınıfı personeli bulunmaktadır.
Söz konusu hizmet sınıfındaki görev tanımının belirsizliği baskı unsuru olarak kullanılmakta engel durumu göz ardı edilerek yapılan görevlendirmeler madden sağlık sorunlarına, diğer bütün sorunlar da manen psikolojik rahatsızlıklara neden olmakta, liyakatsizlik ve huzursuzluk temelli birçok probleme yol açarak aileleri ile birlikte değerlendirildiğinde yaklaşık 500.000 kişinin yaşamını doğrudan olumsuz etkilemektedir.
Geçmişte çaycı, hademe, odacı gibi isimlerle anılan bu sınıfa zamanla Kamu Personel Seçme Sınavı (KPSS) ile Türkiye geneli sıralamasında ilk binlere girip yüksek puanlarla atanan lise, üniversite mezunları bu sınıfın eğitim düzeyini yükseltmiş, kendini geliştirmeye devam eden personel kariyer imkânı bulamamıştır.
Bazı kurumlar, Kamu düzenini ve Devlet Temsilini öğrenmiş ve üst kadrodaki görevleri hakkıyla yapabilecek bu personele Görevde Yükselme Sınavı açmak yerine (17 yıl sınav açmayan kurumlar vardır), bu personeli yok sayarak merkezi ve açıktan alımlara periyodik şekilde devam etmiştir. Dolayısıyla, bu hizmet sınıfı personelinin çalışma hayatı ve kariyer hakları inisiyatife bırakılmıştır.
Günümüzde, taşeron firmalara bağlı olarak kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan personel 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameyle devlet kadrolarına işçi olarak geçirilmiş, kurumlarda iş ve işleyişe yardımcı mahiyetteki görevlerin bu personel eliyle yürütülmesi sonucu Yardımcı Hizmetler Sınıfı personeline olan ihtiyaç azalmıştır. Ayrıca ortaya liyakat koyarak sınavla atanan Yardımcı Hizmetler Sınıfı personeline sınavsız kadro alan personeller ile aynı işlerin yaptırılması ve bu personelin özlük ve mali açıdan daha iyi şartlara sahip olması çalışma barışını ve aidiyet duygusunu olumsuz etkilemektedir.
Bizler Diyoruz ki; Engelli personelden, Şehit yakını ve gazilerden, Yetiştirme yurdunda büyüyen 2828 Sosyal hizmetler kanuna tabi personelden, KPSS'den yüksek puan alan personelden hizmetli olmaz.
Mevcut personelin, görevine ve eğitim durumuna uygun hizmet sınıflarına atanmalarıyla; emek, eğitim, liyakat ve mesleki yeterliliğe itibar kazandırılacak, yıllardır süregelen mağduriyetler giderilmiş olacak, verimlilik artacak, sosyal ve mali haklarında da iyileşme gerçekleşeceğinden çalışma barışı sağlanmış olacaktır. Saygılarımızla....