1876'da inşa edilen bu tarihi yapıda, çatlaklar, kuş yuvaları, örümcek ağları ve sarkan kablolar dikkat çekiyor. Restoranların bulunduğu pasaj, sağlıksız bir ortam haline gelirken, restorasyon çalışmaları durma noktasına geldi.
Yüksek Mimar Dr. Sinan Genim, Beyoğlu'ndaki 19. yüzyıl yapılarının çoğunun benzer sorunlarla karşı karşıya olduğunu belirterek, Çiçek Pasajı'nın da acilen restore edilmesi gerektiğini vurguladı. Uzun yıllardır ihmal edilen Çiçek Pasajı, ziyaretçiler ve çalışanlar için riskli bir hale geldi.
Pasajın üst katlarına sadece iki giriş bulunuyor ve bu girişleri işleten esnafla yaşanan sorunlar nedeniyle restorasyon çalışmaları yapılamıyor. 1876'da inşa edilen ve İstanbul'un önemli turistik ve sosyal merkezlerinden biri olan Çiçek Pasajı, gerekli önlemler alınmadığı için ciddi bir deformasyon tehlikesiyle karşı karşıya.
ZİYARETÇİLER DE ŞİKAYETÇİ
Almanya'dan ailesiyle İstanbul'a gelen Cengiz Aslan, Çiçek Pasajı'ndaki hijyen sorunlarından şikayetçi;Almanya'dan geldik, benim çocuklar küçük, bazen yemek yerken üstünden altından böcek geçiyor, korkuyorlar. Olduğu gibi bazen yemeği bırakıp geçiyoruz. Bu konuda genel anlamda şikayetçiyiz. Çiçek Pasajı da zaten daha önce İstanbul'da yaşadığım için biliyorum, çok tarihi bir yerdir. Çok eski kültürel bir yer. Gitmek istiyoruz, oturmak istiyoruz, tarihi yerde balık yemek istiyoruz. Ama maalesef şartlar el vermiyor, çok pis. Sağımızda, solumuzda, üstümüzde böcek ağları var. Çok etkileniyoruz. Rahat bir yemek yiyemiyoruz açıkçası" dedi.
Efe Çağın Yıldırım ise pasajı eskiden sık ziyaret ettiğini belirterek, "Pasajın eski haline çok giderdim. O zamanlar daha iyiydi ama şu an hijyenik olarak daha sıkıntılı gördüğüm kadarıyla. O yüzden gitmek çok içimden gelmiyor açıkçası. Eğer düzeltilirse ilerde daha çok giderim. Mimari açısından çok güzel bir yer, hepimizin beğendiği bir yer zaten. Eğer düzeltilirse tekrar gitmek isteriz" diye konuştu.
"BU YAPILAR BAKIM, ONARIM İSTİYOR"
Beyoğlu’nda pek çok tarihi yapının restorasyon projelerinde yer alan Yüksek Mimar Dr. Sinan Genim, Çiçek Pasajı’nın tarihi özelliklerine ve mevcut durumuna ilişkin şunları belirtti:
"Beyoğlu'ndaki İstanbul'un 19.yy. yapılarının bölgede yoğun olduğu yerler büyük oranda risk içeriyor. Beyoğlu'nda benim restore ettiğim Pera Müzesi, İstanbul Araştırma MÜZESİ, Galatasaray Postanesi veya Narmanlı Han'daki döşemelerin hemen hepsi hiçbir şekilde mukavemet taşımıyordu. Aynı şekilde Çiçek Pasajı da kalabalık bir yemek alanı. Yangın çıkıyor, tahrip oluyor. Kısa süre sonra da üst katı çöküyor. Ve uzun bir dönem yapı kapalı kaldı.Bir şekilde, bundan 40 sene evvel onarılmış, döşemelerin ne kadar mukavim olduğunu bilmiyoruz. Bakmak lazım, restore etmek lazım. Bu yapılar, bir kere yapıldı, dünya durdukça yerinde duracak değil, bakım isteyen, onarım isteyen, müdahale edilmek isteyen yapılar. Her malzemenin bir ömrü var. Gerçekten İstanbul'un önemli bir yeme içme merkezi, başlangıçta altında 18 tane dükkan, 24 daire hatırladığım kadarıyla yapılıyor. Sonra Beyoğlu artık konut olmaktan çıktığı için üst kat, aşağıdaki lokantaların mutfakları olarak kullanılıyor. Islak hacimler fazla, enteresan bir yapı, güzel bir yapı. İstiklal Caddesi'ni şenlendiren yapılardan bir tanesi ama iyi bir şekilde yapıyı kontrol etmek lazım."
Genim, Çiçek Pasajı’nın günümüz standartlarına uygun şekilde restore edilmesi gerektiğini vurgulayarak, "Bunlar bir nevi kamu kullanımına açık yapılar. O yüzden yalnızca mal sahiplerinin inisiyatifine bırakılacak değil" diye konuştu.
Mimar Genim, "Gerek yerel belediyenin gerek Büyükşehir Belediyesi'nin bu tür yapıları can ve mal emniyeti açısından kontrol edip gerekirse boşaltıp restore etmesi gerek. Çünkü korunması gereken kültür varlıkları 2863 Sayılı kanunumuz gereğince devlet malı niteliğindedir. Devlet mallarını yalnızca mal sahiplerinin inisiyatifleriyle müdahale ederek değil, devletin de dilediği takdirde Kültür Bakanlığı, yerel yönetimle müdahale etme şansı vardır" ifadelerini kullandı."Yalnız bir binanın cephesini boyamak bir binanın bakımı için yeterli değil" diyen Mimar Genim, "İçerideki taşıyıcı elemanların da kontrol edilip ona göre müdahale etmek gerekir. Çünkü; üst katlar özellikle, konut olarak yapılmış, döşemelerinin falan taşıyıcılığını bilmiyoruz ne kadar mukavim olduğunu. Bunları, günün şartlarına veya beklentilerine uygun hale getirmek lazım. İçinden sarkan kablolar salkım saçak, kuşların yuvaları, çalışan insanların da bu konulardaki hassasiyetini gösteriyor" dedi.