"Haberin İşçisi, İşçi Haber."
İstanbul
Parçalı az bulutlu
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
34,5087 %0.13
36,4694 %0.3
3.362.972 %2.933
2.956,78 0,74
Ara
İşçi Haber Kültür Sanat Diyarbakır'da bir ilk! Roma dönemine ait lahit bulundu

Diyarbakır'da bir ilk! Roma dönemine ait lahit bulundu

Diyarbakır Rölöve ve Anıtlar Müdürü Cemil Koç, "Yapılan arkeolojik kazılar sonucunda ilk kez Diyarbakır'da lahit bulundu" dedi.

Diyarbakır'da tarihi surlarda yapılan restorasyon çalışmalarında lahit bulundu.

Kültür ve Turizm Bakanlığının yatırım programı kapsamında Diyarbakır Rölöve ve Anıtlar Müdürlüğü tarafından Diyarbakır Surları'nın 75 ve 76 nolu burçlarında başlatılan restorasyon çalışmaları sürüyor.

Arkeolojik kazılarda yerin yaklaşık 4,5 metre derinliğinde kireç taşından yapılma kapak kısmı iki parçadan, tekne kısmı ise yekpare olan lahit bulundu.

Uzman restoratörler tarafından temizlik çalışması yapılan lahit, İçkale Müze Kompleksi'nde geçici olarak sergileniyor.

Diyarbakır Rölöve ve Anıtlar Müdürü Cemil Koç, AA muhabirine, Diyarbakır'ın ilk yerleşim alanını oluşturan İçkale'deki surların 75 ve 76 nolu burçlarında restorasyon çalışması yürüttüklerini söyledi.

75 nolu burcun zemin kat girişinin ortaya çıkarılması için daha önce 4,5 metre derinliğinde bir kazı çalışması gerçekleştirdiklerini anlatan Koç, burcun zemin kotlarına inildiğinde karşılaşılan yer altı suyu nedeniyle drenaj yapma ihtiyacı duyulduğunu aktardı.

“İLK KEZ DİYARBAKIR'DA LAHİT BULUNDU”

Bu nedenle yaptıkları arkeolojik kazıda, burcun sağ tarafının girişinde lahit bulunduğunu ifade eden Koç, şöyle konuştu:

"Lahidin kapak kısmı iki parçadan oluşuyor. Tekne kısmı da yekpare bir bütünden oluşuyor. Lahit kireç taşından yapılmış, uzunluğu 224, genişliği 82, yüksekliği 116 santimetre. Lahidin bir yüzünde kabartma tekniği ile oluşturulmuş dairesel çember içinde 'Malta Haçı' olarak tanımladığımız haç bulunmaktadır. Kapakta, lotus kısımlarının ön taraflarında da kazma tekniği ile oluşturulmuş bir haç yer almaktadır."

Lahidin, Diyarbakır Müze Müdürlüğünde görevli uzman arkeologlar, Diyarbakır Restorasyon ve Konservasyon Bölge Laboratuvarı Müdürlüğündeki restoratörler ile Gaziantep Üniversitesinden Antropolog Dr. Nazlı Akbaş gözetiminde yerinden alınarak açıldığını bildiren Koç, lahitte bulunan kemiklerin test edilmek üzere Gaziantep Üniversitesindeki laboratuvarlarda incelemeye alındığını ve yapılacak çalışmalar neticesinde elde edilecek verilerin daha sonra paylaşılacağını aktardı.

Çalışmaları Saint George Kilisesi, eski cezaevi ve 75 nolu burcun arasında kalan bölgede sürdürdüklerini aktaran Koç, daha önce de benzer şekilde tekil mezarlara denk geldiklerini anımsattı.

Koç, şöyle devam etti:

Büyük bir ihtimalle burası kilisenin mezarlık alanını oluşturuyor. Kazılar devam ediyor. Benzer verilerin çıkma ihtimali mümkün. Yapılan arkeolojik kazılar sonucunda ilk kez Diyarbakır'da lahit bulundu."

Lahidin şu anda İçkale'deki eski cezaevi binası önünde geçici olarak sergilenmeye alındığını belirten Koç, lahidi yapacakları çevre düzenlemesinin ardından Saint George Kilisesi'nin yan tarafında sergilemeyi planladıklarını kaydetti.

Saint George Kilisesi'nin 3. yüzyıla tarihlenen anıtsal bir eser olduğunu dile getiren Koç, “Burası da (lahidin bulunduğu yer) kilisenin nekropol (mezarlık) alanı olarak değerlendirdiğimiz için büyük bir ihtimalle lahidi 3. veya 4. yüzyıla tarihlendirme imkanı söz konusudur." ifadelerini kullandı.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *