Yusuf Engin Gezer'in yazdığı ve yönettiği oyunda Yusuf Duru, Hayrettin Batur, İsmail Hakkı Artemiz ve Metin Benli rol alıyor.
Oyunun müziklerini AK Parti İstanbul Milletvekili ve besteci Yücel Arzen hazırlarken danışmanlığını yazar Yusuf Kaplan üstlendi.
"Filistin direnişi, insanlığın haysiyetini koruyan bir direniştir"
AA muhabirine açıklamada bulunan Yusuf Kaplan, "Gün Doğmadan" oyununun MTO'nun ilk çalışması olduğunu ve Filistin meselesini eksene aldığını belirterek "Filistin'deki katliama, soykırıma karşı insanların farkındalıklarını geliştirmek için hazırladık. Muhteşem bir ilgi var. Bütün Türkiye'yi dolaşacağız. Umarım Filistin meselesinin dünyanın gündemine biraz daha gelmesinde, Filistin'deki zulmün bir şekilde bitmesine buradan çıkacak duaların bir katkısı olur." dedi.
Kaplan, Filistin direnişinin insanlığın haysiyetini koruyan bir direniş olduğunun altını çizerek "Sadece Filistinlilerin, Müslümanların değil, aynı zamanda insanlığın haysiyetini koruyan bir direniştir. Dolasıyla bu konuda sessiz kalmamız olmaz. Buradan MTO talebelerinin böyle bir şeye öncülük etmeleri bu açıdan çok anlamlı. İlgi gösteren, emeği geçen herkese teşekkür ediyorum." ifadelerini kullandı.
"Oyunda biraz güldürü de var"
Yusuf Engin Gezer de Kudüs'e bir yıl önce gittiklerinde böyle bir çalışmanın kafasında oluştuğunu, daha sonra Yusuf Kaplan'la istişarelerde bulunduğunu aktararak 2 ay önce provalara başladıklarını söyledi.
Oyunun hikayesine değinen Gezer, şunları anlattı:
"Hikayede Türkiye'den iki arkadaş var. Kudüs'ü merak ediyorlar ve ziyarete gidiyorlar turist olarak. Orada şahit oldukları mevzuları içinden bir diriliş, bir uyanışla dönüyorlar. Türkiye'de okumuş bir Sadi karakteri var, onunla tanışıyorlar. Hasan diye bir karakter var; bütün ailesini kaybetmiş, yarı meczup, aklı gidip geliyor. Olayın özetinde biraz güldürü de var. Bir yıl önce oyunu hazırladığımızda komedi had safhadaydı. Çünkü oradaki (Filistin'deki) insanlar onurlu insanlar. 'Biz aciz değiliz, bizi aciz göstermeyin, biz izzetli ve onurlu insanlarız' diyorlardı. Oradan yola çıkarak oyuna komediyi dahil ettik ama oyunun sonunda izleyiciler ağlayacak."
"Kudüs' olan bakışımızı netleştirmek için bu oyun çok önemli"
Oyunun konseptini hazırlayan yazar, aile danışmanı ve aktivist Mine İzgi, "Oyunumuz hem drama hem de komedi. Trajikomik bir olay. Aslında şu an Filistin'de yaşananlar trajikomik değil ama biz izleyicilerde biraz farkındalık oluşturmak istiyoruz. Oyunda seyahat esnasında karşılaştığı olaylarla Kudüs'ü bütünleştiren bir hikaye örgüsü var. Bu örgüde biz aslında kendimizi bulacağız. Biz neredeyiz, Kudüs'e nereden bakıyoruz veya Kudüs'e nereden bakmamız daha önemli? Buradaki bakış açımız bizim duruşumuzu da belirliyor." diye konuştu.
İzgi, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Kudüs'e Batı'dan baktığınızda İslamofobi diyeceksiniz ama İslam dünyasından Kudüs'e baktığınızda burası benim ilk mescidim, ilk kıblem, burada yapılan bir savaş değil, soykırım diyeceksiniz. O yüzden bakışımızı netleştirmek için bu oyun çok önemli. Biz de çok önemsedik ve çok çalıştık. Söz konusu Kudüs olunca bize her yer Kudüs. Hepimiz Filistinliyiz. Şunu da unutmamak lazım boykotlar sadece bugün değil, yarın, savaş bitene kadar değil. Olaylar devamlılık arz edene kadar devam edelim."
"Kudüs'e bir uçak dolusu ziyaretçi olarak gidersiniz, bir uçak dolusu Kudüs gönüllüsü olarak geri dönersiniz"
Oyuna destek veren Mirasımız Kudüs ve Civarındaki Osmanlı Mirasını Koruma ve Yaşatma Derneğinin medya sorumlusu Nihat Topçu ise bugüne kadar insanların Türkiye'den Kudüs'e baktıklarına işaret ederek, şunları söyledi:
"Kudüs'ten Kudüs'e bakmanın ne anlam ifade ettiğini belki bu oyun insanımıza anlatacak. Kudüs'e gidenler hep şunu söylerler, 'Kudüs'e bir uçak dolusu ziyaretçi olarak gidersiniz, bir uçak dolusu Kudüs gönüllüsü olarak geri dönersiniz.' Kudüs'ün hikayesini, Kudüs'ün bir sokağında naneli çay içerken Kudüslü bir insanın 60, 70 yıllık yaşamış olduğu dramı da içine alarak iliklerinize kadar titreyebileceğiniz, zaman zaman güleceğiniz, zaman zaman dramı hissedebileceğiniz bir oyun. Hem oyuncularıyla hem öyküsüyle hem dekoruyla hem müzikleriyle kolektif bir çalışma yapıldı."
Tek perde ve komedi ile dram türünü bir araya getiren oyunun turne programı yakın zamanda oluşturularak birçok şehirde izleyicilerin beğenisine sunulacak.
Oyunu destekleyen kurumlar arasında ayrıca Beyler Sanat, Hüdayi Kültür Sanat ve Hüdayi Mezunları Derneği (HÜDAYİM) yer alıyor.