"Haberin İşçisi, İşçi Haber."
İstanbul
Orta şiddetli yağmur
16°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
34,5467 %0.18
36,0147 %-0.62
3.390.495 %-1.389
3.005,46 1,47
Ara
İşçi Haber Kültür Sanat Havva Yorgancı'nın kaleminden... Charles Bukowski: Ekmek Arası

Havva Yorgancı'nın kaleminden... Charles Bukowski: Ekmek Arası

Babasından sayısız dayak yiyen bir çocuğun intikamı...

Ekmek Arası

Charles Bukowski

Bukowski (16 Ağustos 1920 - 9 Mart 1994), asıl adı Heinrich Karl Bukowski olan Amerikalı yazar ve şair. Yapıtlarında bazen Henry Chinaski ismini de kullanmıştır. Hayatının çoğunu ABD'nin Los Angeles şehrinde geçirmiştir. Dünya Savaşı'nın sonlarında Almanya'ya askeri hizmet nedeniyle gelen Polonya asıllı Amerikan bir babanın ve terzilikle uğraşan Alman bir annenin çocuğu olan Charles Bukowski 1920 yılında Andernach, Almanya'da doğdu. 2 yaşındayken Los Angeles'a taşındılar. 1929 Krizi sırasında Bukowski'nin babası genelde işsizdi ve Bukowski'ye şiddet uygulardı. Genelde sessiz bir çocuk olan ve bu özelliğiyle dikkat çeken Bukowski, bazen çıldırış noktasına geliyor kendinden hiç beklenmedik kabadayılıklar yapıyordu. İlkokul yıllarından itibaren korkusuz olan Bukowski, kendi yazdığı bir eserinde ilkokul öğretmenine "sevişelim" dediğini söylemektedir. Bukowski, Los Angeles Lisesi'nden mezun olduktan sonra sanat, gazetecilik ve edebiyat dersleri aldığı Los Angeles Şehir Üniversitesi'nde 1 yıl okudu.
Bukowski, Pulp romanını henüz bitirdikten sonra 9 Mart 1994'te 73 yaşındayken omurilikten yayılan lösemi sebebiyle San Pedro, Kaliforniya'da öldü.

Metis Yayınları. Syf: 268. Basım Tarihi: 2012.

Yazarın iki otobiyografik romanından birincisi olan Ekmek Arası, Bukowski'nin gençlik yıllarını anlatıyor bize. İlkokul, ortaokul, lise ve üniversite yıllarında yaşadıklarını, babasının adıyla; Henry Chinaski olarak okuyoruz. Babasından sayısız dayak yiyen bir çocuğun intikamı gibi bir kitap diyebiliriz.

Henry Chinaski'nin ailesi, iki dünya savaşı arasındaki zaman diliminde, savaş yıkıntıları içindeki Amanya'dan bir umutla Amerika'ya gelmiştir. Kendi hayallerini gerçekleştirmek için çok çabalarlar fakat olmadığını gördükçe hayallerini çocuklarının gerçekleştirmesini isterler. Baba mühendis olamamıştır ama Almanya'dan iki yaşında gelen küçük Henry bu hayali gerçekleştirip mühendis olacak, babasının Amerikan rüyasını gerçekleştirip tüm aileyi kurtaracaktır. Peki, bundan Henry’nin haberi var mıdır? Aslında Henry'nin her şeyden haberi vardır. Belki de her şeyden haberdar olduğu için, aklı erdiği andan itibaren Amerikan rüyasına hiç inanmaz. Okulu sevmez, çocukken bile insanlarla iletişim kurmaz, bir serseri olma yolunda ilerler. Bunda dayakçı, baskıcı baba figürünün ve tüm bu olup bitenlere ses çıkarmayıp izleyen bir bakıma oğlunu ezdiren anne figürünün payı oldukça büyüktür. Çünkü anne ve baba, kendi istedikleri ve ulaşamadıkları Amerikan rüyasına oğullarının ulaşmasını isterken bir sevgi kırıntısı bile göstermezler ona. Sevgisiz büyüyen, dayak ve baskı ile şekil verilmeye çalışılan Henry de onlara inat, serseriliği seçer. Ama şunu da bilir, bir göçmen çocuğu nereleri okusa da, nereleri bitirse de hayatta onu bekleyen mevki mühendislik değil bulaşıkçı, köpek yakalayıcısı, hırsız, çöpçü, tımarhane hademesi gibi işlerdir. Henry de sonunu bildiği bir gelecek için uğraşmaktansa yolunu serseriliğe yöneltir. İki yaşında başlayan ve lise öğretimi sonuna, üniversite başlangıcına dek Henry adıyla anlatılan Bukowski’nin çocukluk, sonrasındaki ergenlik ve ilk gençlik dönemleri tam bir serseri hayatıdır. Sorunlu hayatın aktarımı okuyucuyu rahatsız edebilir ama Henry'nin, aslında Bukowski'nin yaşadığı hayat böyle bir hayattır, serttir, düşüşü de yarası beresi de çoktur. Biz sıradan insanların hayatı sağa sola çarpan, düşe kalka bir hayat; düştüğümüz zaman da çoğunlukla uzanan ellerin olduğu bir hayat. Henry'ninki ise daha çok yalpalayan, daha çok sağa sola savrulan, daha çok yere düşülen bir hayat. En kötüsü de düşünce uzanan hiçbir elin olmaması. Ya kendin kalkacaksın her düştüğünde ya da yerlerde sürünüp gideceksin.

Ekmek Arası yeraltı edebiyatı seven ve okuyan herkesin okuması gereken önemli eserlerden biri. Bu türü ve Charles Bukowski'yi merak ediyor ve ilgi duyuyorsanız, bu kitap güzel bir başlangıç olacaktır.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *