Yaşasaydı 89 yaşında olacak olan 'Rock'n Roll'un kralı' ya da kısaca 'kral' olarak tanınan ve sevilen Elvis Presley, ani bir ölüm ile aramızdan ayrıldı. İşte, 1977 yılında henüz 42 yaşındayken yaşamını yitiren ve vefatının üzerinden yıllar geçmesine rağmen hala dünyanın en büyük hayran kitlesine sahip olan Elvis Presley'in çocukluğu, gençliği ve şöhreti yakalama yıllarına dair bütün detaylar...
ÇOCUKLUK VE GENÇLİK YILLARI
Düşük ücretle tarlalarda çalışan bir baba ve dikiş operatörlüğü yapan bir annenin çocuğu olarak 8 Ocak 1935 yılında Mississipi’de hayata gözlerini açan Elvis Presley, yoksulluk içerisinde bir çocukluk ve gençlik yılları geçirdi.
Çocukluk döneminde sessiz biri olan Presley, babasının bir borç meselesi yüzünden hapse girmesi sonrası zor bir okul hayatı yaşadı.
İlk deneyimlerini 10 yaşındayken bir şarkı yarışmasında söylediği “Old Shep” şarkısıyla yaşayan Presley, ikincilik ödülünü almasıyla ilk gitarına sahip oldu. Tarihler daha da ilerleyip 1949 yılına gelindiğinde Presley, dört gençle birlikte bir grupta çalıyor ve arta kalan zamanlarında çamaşır yıkama odasında gitarıyla pratik yapıyordu. Ayrıca, okuldan arta kalan zamanlarında ise Loew’s State Theatre’ın kütüphanesinde çalışıyordu. Bu yıllarda arkadaşları tarafından Presley hakkında yapılan tanımlamada 'utangaç, mutsuz ve hiç de çekici olmayan bir çocuk' ifadeleri kullanıldı.
Edinilen bilgilerde Presley'in, liseden mezun olduktan sonra kamyon şoförlüğü yapmaya başladığı biliniyor.
ŞÖHRETİ NASIL YAKALADI?
Yıllar içerisinde anlatılmaya devam eden ve şehir efsanesi olarak bilinen Elvis Presley’in şöhreti yakalama hikayesi ise dikkat çekicidir. Anlatılanlara göre Elvis Presley kamyon şoförlüğü yaptığı dönemlerde annesine doğum günü hediyesi olarak kendi doldurduğu bir plağı yollar. Annesi de kimseden habersiz bir şekilde bu plağı bir radyoya gönderir ve “My Happiness” ve “That’s When Your Heartaches Begin” parçaları radyoda çalmaya başlar.
Parçalar dinleyiciler tarafından büyük bir ilgi ile karşılanır. Sonrasında ise her şey peş peşe gelir.
Ancak her ne kadar heyecan verici bir hikaye olsa da Elvis Presley'in ünlü olma hikayesi çok daha farklıdır. Bu kapsamda edinilen bilgilerde, plak yapımcısı ve müzik şirketi sahibi Sam Phillips’in Presley’in ses tonundan ve müzik tarzından çok etkilenmesi sonrası 1954 yılında ilk stüdyo kaydını çıkardığı aktarılmaktadır.
ELVİS PRESLEY'İN VEFATI
Elvis Presley’in ölümüne ilişkin çok çeşitli yaygın söylentiler ortaya atılmıştır. Ancak Presley'in ölümünün üzerinden yıllar geçmesine rağmen bu belirsizlikler aydınlatılabilmiş değildir.
16 Ağustos 1977 tarihinde kız arkadaşı Ginger Alden tarafından Graceland’deki evinin banyosunda ölü bulunan 42 yaşındaki Presley'in ölüm nedeni kayıtlara kalp yetmezliği olarak geçmiştir.
Son yıllarda obezite hastalığına yakalanan Presley yine de müzik ile ilişkisini kesmemiş ve Şubat 1977’de turne programına başlayarak üç ay boyunca konserler vermiştir. Ayrıca, Presley, Ağustos 1977’de yeni bir turneye de çıkacaktı.
Ünlü sanatçı Presley'in cenazesine 100 bin kişi katılırken, bazı hayranları ise onun öldüğüne inanmayarak gizli bir yerde herkesten uzakta yaşamını sürdürmeyen devam ettiğini savunmuştur.
Öte yandan, vefatının üzerinden yıllar geçse bile ününü kaybetmeyen yıldızlardan olan Presley'in Forbes'un hala kazanan ölü yıldızlar listesine göre, 2016 yılında 27 milyon dolar kazandığı ve bir milyon albüm sattığı biliniyor.
BİR TEK ŞARKILARI İLE DEĞİL FİLMLERİYLE DE ÇOK KONUŞULDU
Birçok şarkıcı gibi Elvis Presley de sinema hayatına giriş yaparak projelerde yer aldı.
Hollywood’da 31 filmde yer alan Presley'in ilk filmi adını “Love Me Tender” şarkısından alıyordu.
"ASLINDA TÜM KURDUĞUM HAYALLER BİR GÜN GERÇEK OLDU"
İşte, Presley'den ünü yakaladıktan sonra gelen o açıklama:
“Çocukken gerçek anlamda hayaller kuruyordum. Çizgi roman okur, kendimi çizgi kahraman hayal ederdim. Film seyreder, filmdeki kahramanla kendimi özdeşleştirirdim. Aslında tüm kurduğum hayaller bir gün gerçek oldu. Hatta defalarca. Çocukluğumda öğrendiğim bir cümle var: 'Şarkısız bir gün yaşanmış değildir. Yaşamınızda müzik yoksa arkadaşınız da yoktur. Şarkısız yolculuk olmaz.' Ben de hep şarkı söylüyorum. Kendim için, sizler için…”