Ünlü manken ve televizyon sunucusu Deniz Akkaya ve 16 yaşındaki kızı Ayşe Önbilgin arasında yaşanan olaylar, geçtiğimiz yıl magazin basınında geniş yankı uyandırmıştı. Akkaya, kızı Ayşe Önbilgin’in kendisine fiziksel şiddet uyguladığını ve onu balkona kilitleyerek özgürlüğünü kısıtladığını iddia etmişti. Önbilgin ise annesinin kendisine termosla vurduğunu söylemişti.
Yaşanan olayların ardından Ayşe Önbilgin, devlet korumasına alınmış ve konuyla ilgili dava açılmıştı. İstanbul 1. Çocuk Mahkemesi’nde görülen davada, Ayşe Önbilgin’e "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçundan 2 yıl hapis cezası verildi. Ancak yaşının küçük olması nedeniyle ceza 10 aya indirildi ve hükmün açıklanması geri bırakıldı. Ayrıca, Önbilgin 3 yıl boyunca denetim altında tutulacak.
Deniz Akkaya'dan Mahkeme Kararına Teşekkür
Mahkeme kararının ardından Deniz Akkaya, sosyal medya hesaplarından bir açıklama yaptı. Akkaya, yaşanan sürecin oldukça zorlayıcı olduğunu belirterek, şunları söyledi:
"Tevazu göstermeyeceğim. Tam 15 senedir, kendi anne-babamın bana göstermediği tüm ilgi, şefkat ve maddi manevi insanüstü destekle, tek başıma ve üstelik bu iğrenç adamın mobbingine maruz kalarak bir çocuk yetiştirdim."
Akkaya, kızının hapis cezasını almasının önlenebileceğini ve eğer kontrolü altında olsaydı bu sonucun yaşanmayacağını ifade etti. "Kızıma bu cezayı alacağını, onun yerine benden özür dileyip babasının hukuki sürecini tamamlamasını ve yurt dışında eğitimine devam etmesini istemiştim. Ancak babası, çocuğun üstün hayrını düşünmediği için süreç bu noktaya geldi ve ortak kızımız ceza aldı," dedi.
Adaletin Sağlandığını Düşünen Akkaya, Teşekkür Mesajı Yayınladı
Deniz Akkaya, açıklamasını, adaletin sağlandığını düşündüğünü belirterek şu sözlerle sonlandırdı:
"Ben bir anneyim ama aynı zamanda kalbi kırık, mağdur edilmiş ve güven duygusunu nasıl inşa edeceğini bilemeyen bir kadınım. Adaletin sorgulandığı bu dönemde, bana kadınlık onurumu geri teslim eden hâkim ve savcılara teşekkür ediyorum."
Akkaya, kızının hapis cezasının ardından mahkemeye olan minnettarlığını vurgulayarak, bu süreçte kazandığı kadınlık onurunun kendisi için çok değerli olduğunu belirtti.
