Georgetown Üniversitesi Tıp Fakültesinden yapılan açıklamaya göre, Georgetown Üniversitesi Tıp Merkezi ve Wisconsin Üniversitesinden araştırmacılar, ABD'de alt solunum yolu enfeksiyonları için birinci basamak veya acil sağlık ünitelerine başvuran kişilerle ilgili bir çalışma gerçekleştirdi.
Araştırmacılar, yüzde 29'u bakteriyel enfeksiyonların tedavisinde kullanılan uygun antibiyotikler reçete edilen bu hastalarda, antibiyotiklerin öksürüklerinin şiddeti ya da süresini etkilemediğini, bu anlamda antibiyotik reçete edilmeyen hastalarla aralarında fark olmadığını belirledi.
Enfeksiyonu tespit etmek için mikrobiyolojik laboratuvar testlerinde patojen taraması yapan araştırmacılar, sonuçları sadece bakteri, sadece virüs, hem bakteri hem virüs içerenler ve hiçbir organizma içermeyenler olarak 4 grupta inceledi.
Bakteriyel enfeksiyonu teyit edilen kişilerdeki iyileşme süresi antibiyotik alanlar ile almayanlarda aynı zamanda gerçekleşti, yani 17 gün olarak belirlendi.
Araştırmacılardan Dan Merenstein, üst solunum yolu enfeksiyonlarının soğuk algınlığı, farenjit, sinüs ya da kulak enfeksiyonlarını kapsadığını ve antibiyotik reçete edilip edilmeyeceğini belirlemenin iyi bilinen yolları olduğunu dile getirdi.
Öte yandan alt solunum yolu enfeksiyonlarının daha tehlikeli olma potansiyeli taşıdığını, bu hastaların yüzde 3 ila 5'inde zatürre görüldüğünü belirten Merenstein, birinci basamak sağlık birimlerinde röntgene erişim kolay olmadığından hekimlerin bakteri enfeksiyonuna dair kanıt olmadan antibiyotik reçete edebildiğini aktardı.
Merenstein, "Ayrıca hastalar, faydası olmasa bile öksürük için antibiyotik beklentisine girdi. Temel semptom giderici ilaçlar ve zaman, çoğu insanda enfeksiyonlara çözüm getiriyor" ifadelerine yer verdi.
Araştırmanın makalesi Journal of General Internal Medicine'de yayımlandı.
Aşırı antibiyotik kullanımı, baş dönmesi, mide bulantısı, ishal ve kızarıklığın yanı sıra hayatı tehdit eden ciddi bir alerjik reaksiyon olan anafilaksi, deri ve mukozalarda nadir görülen bir bozukluk olan Stevens-Johnson sendromu ve Clostridioides difficile ile ilişkili ishal gibi yaklaşık yüzde 4 oranında ağır olumsuz etkilere sebep olabiliyor.
Dünya Sağlık Örgütü'nün 4 Nisan'da yayımladığı bildiriye göre, antibiyotiklerin aşırı kullanımının neden olduğu kontrolsüz antimikrobik direncin, ortalama yaşam süresini kısaltması ve benzeri görülmemiş sağlık harcamalarına ve ekonomik kayıplara yol açması öngörülüyor.