Merkez Şahinbey ilçesi Karataş Mahallesi'nde ikamet eden 24 yaşındaki Özpolat'a 2 yaşında böbrek hastalığı teşhisi konuldu.
Yıllar içinde 2 böbreği de iflas eden gencin annesinden yapılan nakilden de sonuç alınamadı. Evinde diyalize giren Özpolat, kendisini iyi hissettiği zamanlarda cadde ve sokaklarda "Organ bağışı için ücretsiz su dağıtıyorum. Organlarınız toprak olmasın" sloganıyla farkındalık oluşturmak için çabalıyor.
Özpolat, hayatının büyük bölümünü hastanede ve hastalıkla mücadelede geçirdiğini belirtti.
7 yıldır diyaliz tedavisi gördüğünü, tedavilerinin önemli bölümünü evinde kurdukları cihazlarla sağladıklarını anlatan Özpolat, iki böbreği de iflas ettiği için nakil olmak istediğini söyledi.
İnsanlarda organ bağışı farkındalığı oluşturmak istediğini belirten Özpolat, şöyle ifade etti:
"İki böbreğim de yok benim. Ben ara sıra su dağıtıp insanlarla konuşup organ bağışçısı olup olmadıklarını soruyorum. Su dağıtmamın sebebi ise biz diyaliz hastaları suyu çok az içebiliyoruz. Canımız da bol su içmek istiyor. Bu yüzden su dağıtıyorum. Organ bağışlamak çok kolay. Hepimiz bir gün öleceğiz. Bedenlerimiz toprak olacağına bir başkasına hayat olabilir."
Özpolat, yaşadığı zorlu süreçte en büyük destekçisi olan annesine minnettar olduğunu sözlerine ekledi.
"Yüzümü güldüren tek şey Beşiktaş"
Odasını Beşiktaş'ın renkleriyle süsleyen Furkan Özpolat, koyu bir Beşiktaş taraftarı olduğunu, futbolcular arasında Necip Uysal'a hayranlık duyduğunu dile getirdi.
Özpolat, "En büyük hayalim Beşiktaş maçına gitmek. Tabii Necip Uysal'ın imzalı forması da beni çok mutlu eder. Beşiktaş'ın çocuğu o, atamayız, attırmayız. Holigan değilim ama diyalize girdiğimde bile sanki kanım siyah-beyaz akar. Necip Uysal'ı hayal edemiyorum. Şu kapıdan içeri girse kalp krizinden giderim galiba. Öyle çok seviyorum. Yüzümü güldüren tek şey Beşiktaş." diye konuştu.
Evini hastaneye çevirdi, diyaliz için eğitim aldı
Furkan Özpolat'ın annesi 53 yaşındaki Ayşe Özpolat da oğlunun bugüne kadar sayısız ameliyat geçirdiğini, 10 yaşına geldiğinde bir böbreğinin iflas ettiğini, bu yüzden de gelişim geriliği yaşadığını söyledi.
Bu süreçte kendi böbreğini oğluna verdiğini ancak uyum sağlamadığını aktaran Özpolat, Furkan'ın son 2,5 yıldır diyalizini evde yaptıklarını belirtti. Ayşe Özpolat, "Oğlum haftada 3 gün, 8 saat evde diyaliz alıyor. Evimizin bir odası hastane odası gibi. Diyaliz cihazı, tıbbi atık malzemeleri, kullandığımız ilaç ve malzemelerin hepsi eksiksiz bulunuyor. Zaten ben de evde diyaliz için eğitim aldım. Bütün hayatım Furkan oldu." dedi.
Ayşe Özpolat, hastalıklarda erken teşhisin önemine dikkati çekerek, tüm ebeveynlerden çocuklarını küçük yaştan itibaren kontrolden geçirmelerini de istedi.