Günümüzde kanser vakaları hızla artış gösteriyor. Bu bağlamda Türkiye'de nisanın ilk haftası "Kanserle Savaş Haftası" olarak anılıyor.
Oluştuğu dokuya göre isimlendirilen ve 200’den fazla türü olduğu bilinen kanser, insan vücudunun herhangi bir kısmında anormal hücrelerin kontrolsüz şekilde büyüyerek diğer organlara yayılmasıyla başlayan geniş hastalık grubu olarak tanımlanıyor.
En yaygın ve en çok bilinen kanser türleri ise; Akciğer, meme, cilt, prostat, mide, kalın bağırsak (kolon), rahim ağzı (serviks) kanseri ve lenf bezi tümörleri.
KANSER VAKALARININ 3’TE 1’İ SİGARA ve ALKOL KULLANIMINA BAĞLI
Kanser hastalığının oluşmasında birçok etken yer alıyor. Genetik yatkınlığın yanı sıra sigara ve alkol kullanımı, yoğun güneş ışınına, radyasyon ve kanserojen olarak anılan bazı kimyasallara maruz kalmak, bazı virüsler, kötü beslenme alışkanlıkları ve hava kirliliği gibi dış faktörlerin de kansere neden olduğu biliniyor.
DSÖ’ye göre, kanser vakalarının yaklaşık 3'te 1'i sigara ve alkol kullanımı, yüksek vücut kitle indeksi, sağlıksız beslenme düzeni, az meyve-sebze tüketimi ve fiziksel aktivite eksikliğinden kaynaklanıyor.
Her kanser türü önlenemese de vakaların yaklaşık 3’te 1’inin sağlıklı beslenme düzeni, normal vücut kitle indeksi ve fiziksel aktiflik yoluyla önlenebileceğini vurgulayan DSÖ, 15 kanser türüne yol açtığı bilinen sigaradan uzak durmanın bu hastalık riskini azaltmada birinci faktör olduğunu vurguluyor.
"AKCİĞER KANSERİ" EN YAYGIN TÜRÜ
DSÖ'ye bağlı Uluslararası Kanser Araştırma Ajansının (IARC) son yayımladığı rapor, 2022 yılına ait verileri içeriyor.
Yayımlanan rapora göre, 2022'de yaklaşık 19,97 milyon yeni kanser vakası kaydedilirken, bunun 10,31 milyonu erkeklerde, 9,66 milyonu kadınlarda görüldü. Hastalığın kadınlarda en sık rastlanan ve ölümcül türü meme kanseri olurken; bunu kolorektal, akciğer, rahim ağzı ve tiroit izledi. Erkeklerde ise en fazla akciğer, prostat, kolorektal, mide ve karaciğer kanseri tespit edildi.
Dünya genelinde 2018-2022 döneminde 53,5 milyon kanser vakası kaydedilirken, 2022’de 9,7 milyondan fazla kişi kanser nedeniyle yaşamını yitirdi. Kanser vakalarının yüzde 49,2'si Asya'da, yüzde 22,4'ü Avrupa'da, 13,4'ü Kuzey Amerika'da, yüzde 7,8'i Latin Amerika'da, 5,9'u Afrika ve yüzde 1,3'ü Okyanusya'da tespit edildi.
Diğer yandan 2022’de kanserden ölümlerin yüzde 56,1’i Asya’da, yüzde 20,4’ü Avrupa’da, yüzde 7,8’i Afrika’da, yüzde 7,7’si Latin Amerika’da, yüzde 7,2’si Kuzey Amerika’da ve yüzde 0,6’sı Okyanusya’da kayıtlara geçti.
Küresel olarak incelendiğinde ise 2022'de akciğer, meme ve kolorektal kanserleri hastalığın en sık rastlanan türleri oldu. Akciğer kanseri, 2,5 milyon yeni vaka ile toplam yeni vakaların yüzde 12,4'ünü, meme kanseri 2,28 milyon yeni vaka ile yüzde 11,5’ini, kolorektal kanser ise 1,92 milyon yeni vaka ile yüzde 9,6’sını meydana getirdi.
Veriler incelendiğinde en fazla ölüme yol açan kanser türü olarak da akciğer kanseri kayıtlara geçti. 2022’de akciğer kanseri nedeniyle 1,8 milyon, kolorektal kanser nedeniyle 900 bin kişi, karaciğer kanseri nedeniyle 760 bin kişi, meme kanseri nedeniyle 670 bin kişi yaşamını kaybetti. Oranlara göre Akciğer kanseri ölümleri, kanserden kayıpların yüzde 18,7’sine karşılık geldi.
ERKEN TEŞHİS HAYAT KURTARIR
Günümüzde hala kanser türlerinde ve hastalarında etkili tedavi yöntemi bulunamamış olsa da bugün kanserde iyileşme oranları ortalama yüzde 50'nin üzerine çıkmış durumda. Ayrıca DSÖ, birçok kanser türünde de erken, doğru tanı ve uygun tedaviyle iyileşme şansının yüksek olduğununun altını çiziyor.
Günümüzde umut verici çok sayıda girişimsel kanser tedavi yöntemlerinin klinik deneyleri halen sürerken geçmişten beri sıklıkla uygulanan tedavi yöntemleri de geliştiriliyor.
En yaygın tedavi yöntemleri ise; Kanserli dokuların ameliyatla alınması, kanser hücrelerinin ilaçlarla tedavi edilmesi "kemoterapi", kanser hücrelerinin radyasyon yoluyla öldürülmesi için "radyasyon terapisi", daha yüksek kemoterapi yapılmasına ya da hastalıklı kemik iliğinin değiştirilmesine olanak sağlayan kök hücrelerden kan hücresi üreten kemik iliğinin hastanın kendinden ya da tam uyumlu donörlerden nakli şeklinde sıralanabilir.
Ayrıca bu tedavi yöntemlerine ek olarak kullanılan başka tedavi yöntemleri de bulunuyor. Bunlar; Kanser ile savaşmak için vücudun bağışıklık sistemini kullanan immünoterapi, meme ve prostat gibi vücut hormonları tarafından beslenen kanser türlerinde hormonların vücuttan çıkarılması ya da etkilerinin önlenmesi şeklindeki hormon tedavisi, kanser hücrelerinin yaşamasına imkan veren anomalileri hedef alan ilaç tedavisi, kanserli dokuların dondurularak öldürülmesi "kriyoablasyon" ya da iğne aracılığıyla alternatif akım verilen kanserli doku içerisindeki iyonları ileri geri hareket ettirip ısı oluşturarak dokunun öldürülmesi "radyofrekans ablasyon" yöntemi.
(Kaynak:AA)