Ruanda’da Marburg virüsü nedeniyle 6 kişinin ölmesi yeni bir panik dalgasına yol açtı. BBC’nin haberine göre, Ruanda Sağlık Bakanı Sabin Nsanzimana, ölenlerin çoğunun bir hastanenin yoğun bakım ünitesinde görevli olduklarını belirtti.
Hastalığın cuma günü teyit edilmesinden bu yana 20 vaka belirlendiğini kaydeden Nsanzimana, Marburg virüsünden etkilenenlerle temasta bulunan yaklaşık 300 kişinin takibe alındığını aktardı.
Öte yandan Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Ruanda’da 6 kişinin ölümüne sebep olan Marburg virüsünün yayılmasını önlemek için ülkeye tıbbi destek vereceklerini açıkladı.
ALMANYA’DA MARBURG VİRÜSÜ PANİĞİ: TREN İSTASYONU KARANTİNAYA ALINDI
Almanya’nın Hamburg kentinde Afrika ülkesi Ruanda’dan gelen bir öğrencinin, ölümcül Marburg virüsü ile temaslı olduğunun ortaya çıkması sonrasında tren istasyonu kısa süreli kapatıldı.
Afrikalı öğrenci ve kız arkadaşı koruyucu ekipmanlar giyen sağlık görevlileri tarafından karantinaya alındı. Ayrıca tren istasyonunda bulunan bazı kişilerden örnekler alındı.
Ekipler işlemler sonrasında tren istasyonunu yeniden açtı.
MARBURG VİRÜSÜ NEDİR? İLK NE ZAMAN TESPİT EDİLDİ?
Marburg virüsü ya da Marburg humması Ebola virüsüne benzer olan ve son derece ölümcül seyredebilen bir enfeksiyon hastalığına neden olan bir virüs çeşididir.
Virüs, ilk olarak 1967 yılında Almanya’nın Frankfurt ve Marburg kentleriyle, Sırbistan’ın başkenti Belgrad’ta 31 kişide görüldü ve 7 kişinin ölümüne neden oldu. 2005 yılında Angola’daki salgında 300’den fazla insan hayatını kaybetti.
ÖLÜM ORANI YÜZDE 88’LERE ÇIKABİLİYOR
Ebola virüsü ile aynı aileden gelen Marburg virüsünün bulaştığı kişilerde ölüm oranı yüzde 88'lere kadar çıkabiliyor.
Salgın, Uganda'dan ithal edilen Afrika yeşil maymunlarıyla ilişkilendirildi. Ancak o zamandan beri virüsle ilgili başka hayvanlarla da bağlantılar kuruldu.
Virüs, yarasaların yaşadığı madenler ve mağaralarda uzun süre geçirmiş insanlarda görülebiliyor ve enfekte kişilere temas yoluyla yayılıyor.
BELİRTİLERİ NELER?
Marburg ile enfekte olan bir hastada ilk belirtiler ortalama 5-10 gün içerisinde ortaya çıkar. Kişinin bağışıklık sisteminin verdiği yanıta göre virüsün kuluçka süresinin 5 günden daha kısa, 10 günden daha uzun olduğu vakalar da mevcut.
Hastalığın belirtileri genellikle temastan sonraki 7.günde ciddi seviyeye ulaşır.
Belirtileri arasında ateş, kas ağrıları, ishal, kusma ve bazı durumlarda aşırı kan kaybı görülüyor.
Virüs nedeniyle birdenbire ateş, şiddetli baş ağrısı ve kas ağrıları görülür.
Genellikle üç gün içerisinde de ishal, karın ağrısı, mide bulantısı ve kusma şikayetleri ortaya çıkar.
DSÖ’ye göre, bu aşamada hastalar “hayalet benzeri” bir görünüme sahip olur. Bu tanımın içerisinde solmuş ifadesiz yüzler ve aşırı uyuşukluk var.
Pek çok insan vücudunun çeşitli yerlerinden kanamaya devam eder. Bazıları aşırı kan kaybı ve şok nedeniyle hastalandıktan sekiz-dokuz gün sonra ölür.
VİRÜSTEN KORUNMA YOLLARI NELER?
Dünya Sağlık Örgütü, virüse karşı özel tedavi veya aşının bulunmadığını ancak bir dizi kan ürünü, ilaç ve bağışıklık tedavisinin geliştirildiğini açıkladı.
Hastalığın aşısı olmadığından hastalıktan korunmanın en etkili yolu şu an için Orta Afrika'da yaşayan hasta hayvan, insan ve Afrika meyve yarasalarından uzak durmak.
Bunların yanı sıra hastalıktan korunmak için eller sık sık sabunlu su ile yıkanmalı ve mümkünse alkol içeren dezenfektanlar ile düzenli olarak dezenfekte edilmeli.