Tuz, yemeklere lezzet katan ve insan yaşamı için hayati öneme sahip bir bileşendir. İçerdiği sodyum, vücudun su dengesini korumasına yardımcı olurken, hücrelerin besinleri emmesine de destek olur.
TUZUN YAŞAMSAL ÖNEMİ
Rutgers Üniversitesi'nden beslenme bilimleri profesörü Paul Breslin, tuzun yaşam için gerekli olduğunu vurguluyor. “Tuz, elektriksel anlamda aktif hücreler için kritik bir öneme sahip; bunlar arasında nöronlar, beyin, omurilik ve kaslarımız bulunuyor.” diyor Breslin. Sodyum eksikliği, akılda bulanıklık, asabiyet, refleks zayıflığı ve hatta koma gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.
Dünya Sağlık Örgütü (WHO), günlük olarak sodyumdan oluşan yaklaşık 2 gram tuz (yaklaşık bir tatlı kaşığı) tüketilmesini öneriyor. Ancak küresel ortalamalar, insanların günde yaklaşık 11 gram tuz tükettiğini gösteriyor. Bu durum, kalp hastalıkları, mide kanseri ve obezite gibi sağlık sorunlarını artırıyor. WHO, aşırı tuz tüketiminin her yıl 1.89 milyon kişinin ölümüne yol açtığını tahmin ediyor.
TUZ TÜKETİMİNDE ÖNE ÇIKAN ÜLKELER
Bazı ülkelerde tuz tüketiminin yüksek olmasının çeşitli nedenleri var. Örneğin, Kazakistan'da ortalama günlük tuz tüketimi 17 gram ile önerilen miktarın üç katı. Kazak halkı, tarihi gelenekleri nedeniyle çok miktarda tuz kullanma alışkanlığına sahip. Kazakistan'ın başkenti Astana'da yaşayan Meryem, bu durumu, "Yüzyıllar boyunca etimizi tuzlayarak saklamak zorundaydık." şeklinde açıklıyor.
Meryem’in kızı sağlık sorunları yaşayınca, aile tuz tüketimini kısıtladı. Başlangıçta bu durum zorluk yaratsa da, zamanla tuzsuz yaşam tarzına alıştılar.
VÜCUDUN TUZA TEPSİKİ
Tuz alındığında, dildeki tat tomurcukları tarafından tespit edilir. Profesör Breslin, “Tuz vücudumuzu elektriklendiriyor,” diyor ve tuzun hücrelere ilettiği elektrik sinyallerinin düşünce ve hislerimizi etkilediğini vurguluyor.
TUZUN AŞIRILIĞI
Tuz miktarının vücut üzerindeki etkileri, genetik yapı ile de ilişkili. Dünyada bir milyardan fazla insan yüksek tansiyon sorunu yaşıyor. Tuz tüketimini azaltmak, bu sağlık sorunlarının önlenmesine ve tedavi edilmesine yardımcı olabilir. Newcastle Üniversitesi'nden Profesör Claire Collins, fazla tuz alımının vücutta sıvı tutulumuna yol açarak kan basıncını artırdığını belirtiyor.
İngiltere'de ortalama günlük tuz tüketimi 8 grama düştü, ancak bu miktar yine de önerilen sınırın üzerinde. Gıda üreticilerinin tuz oranlarını azaltmaları için uygulanan kurallar bu düşüşte etkili oldu.
TUZ TÜKETİMİNİ AZALTMANIN YOLLARI
Vücutta fazla tuz bulunsa bile, tüketimini azaltmak zor olabilir. Meryem, Kazak mutfağının tuzlu yemeklerinden vazgeçemiyor. Profesör Collins, ekmek, makarna gibi gıda ürünlerinde düşük tuzlu olanları seçmemizi öneriyor ve yemek pişirirken tuz yerine baharat kullanmamız gerektiğini belirtiyor.
Sağlıklı bir yaşam için tuz tüketiminde dengeyi sağlamak son derece önemlidir. Her bireyin tuz ihtiyacı farklı olsa da, genel olarak önerilen sınırlar içinde kalmak sağlığımız için faydalı olacaktır.