Sivasspor'un Fenerbahçe ile oynadığı Süper Lig maçında futbolcuların sahaya "Doğal olan normal doğum" yazılı pankartla çıkması, kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Bazı kesimler, erkek futbolcuların kadınların doğum tercihleri hakkında mesaj vermesini eleştirerek, bu durumu kadın bedeni üzerinden yapılan bir propaganda olarak değerlendirdi. Sosyal medyada da benzer tepkiler dile getirildi.
Gelen tepkiler üzerine Sağlık Bakanlığı, kampanyanın amacının kadınların doğum tercihlerine müdahale etmek olmadığını, sadece normal doğumun faydalarına yönelik toplumsal farkındalık oluşturmayı hedeflediğini belirtti. Açıklamada, Türkiye'de sezaryen oranlarının %61'e ulaştığı ve bu oranın Dünya Sağlık Örgütü'nün önerdiği %10-15 aralığının oldukça üzerinde olduğu vurgulandı. Peki, Sezaryen ve vajinal doğum arasında nasıl farklar var? Türkiye ve dünyada sezaryen doğum oranları yüzde kaç? İşte detaylar…
NORMAL DOĞUM NEDİR?
Normal doğum (vajinal doğum), bebeğin vajinal yolla, doğal süreçlere uygun şekilde dünyaya geldiği doğum yöntemidir. Anne adayında herhangi bir cerrahi müdahale yapılmadan gerçekleşir ve doğumun başlaması, rahim ağzının açılması, bebeğin doğum kanalından ilerleyerek dünyaya gelmesi ve plasentanın çıkışı gibi evrelerden oluşur. Doğal bir yöntem olduğu için anne ve bebek açısından birçok avantaj sunar ve genellikle hızlı iyileşme sağlar, ancak süreç uzman kontrolünde takip edilmelidir.
Sezaryen doğumdan farklı olarak, normal doğumda bebek, vajinal yolla doğal süreçler takip edilerek dünyaya gelir ve herhangi bir cerrahi müdahale gerekmez. Normal doğumda anne, doğum sancıları ve rahim ağzının açılmasıyla bebeğini dünyaya hazırlar, bu süreç genellikle daha hızlı bir iyileşme ve doğal bir bağlanma süreci sunar. Sezaryen doğum, cerrahi bir işlem olduğu için anestezi gerektirir ve iyileşme süresi daha uzun olabilirken, normal doğum doğal bir ilerleyişe dayanır ve anne adayının aktif katılımını gerektirir.

NORMAL DOĞUM'UN AVANTAJLARI VE DEZAVANTAJLARI
Normal doğumun faydaları şu şekilde sıralanabilir:
- Anne için daha hızlı bir iyileşme süreci sağlar.
- Doğumdan sonra anne hareket kabiliyetini daha çabuk kazanır.
- Cerrahi müdahalelerden kaynaklanan risklerin önüne geçilir.
- Enfeksiyon riski sezaryene göre daha düşüktür.
- Anne ile bebeğin doğum sırasında ve sonrasında temas etmesine olanak tanır, bu da bağlanmayı güçlendirir.
- Bebekte doğum sırasında akciğerlerin sıkışması, sıvının temizlenmesine yardımcı olur, bu da solunum sistemine fayda sağlar.
- Bebeğin bağışıklık sistemi, vajinal flora ile temas ederek güçlenir.
- Anne sütü üretimi daha hızlı başlar.
- Hormonal dengeler (oksitosin ve endorfin salgısı) doğum sırasında ve sonrasında olumlu etkiler sağlar.
- Ekonomik bir doğum yöntemidir, hastane masrafları daha düşüktür.
- Doğal doğum, annenin doğum sonrası dönemde kendine güvenini artırabilir
Normal Doğum Riskleri Nelerdir?
Normal doğum, doğal bir süreç olsa da bazı riskler içerebilir. Bu riskler, annenin sağlık durumu, doğumun seyrindeki komplikasyonlar ve çevresel faktörlere bağlı olarak değişebilir. Normal doğumun riskleri şu şekilde sıralanabilir:
- Doğum Kanalında Yırtıklar: Vajinal doğum sırasında perineal bölgede yırtıklar oluşabilir. Bu durum, özellikle iri bebeklerde veya hızlı doğumlarda daha sık görülebilir.
- Epizyotomi İyileşme Sorunları: Epizyotomi (doğum sırasında perine bölgesinin kesilmesi) yapılan annelerde, kesinin iyileşmesi zaman alabilir ve ağrıya neden olabilir.
- Kanama (Postpartum Hemoraji): Doğum sonrası kanama, ciddi bir risk faktörüdür ve tıbbi müdahale gerektirebilir.
- Pelvik Taban Zayıflığı: Doğum sırasında pelvik taban kasları zorlanabilir, bu da ilerleyen dönemde idrar kaçırma veya organ sarkması gibi problemlere yol açabilir.
- Bebeğin Sıkışması: Doğum sırasında bebek doğum kanalında sıkışabilir, bu durum bebeğin oksijen alımını etkileyebilir ve acil müdahaleyi gerektirebilir.
- Anne İçin Ağrı ve Travma: Uzun süren doğum süreçleri, annenin fiziksel ve duygusal olarak zorlanmasına neden olabilir.
- Enfeksiyon Riski: Doğum sırasında veya sonrasında genital bölge enfeksiyon riski olabilir. Hijyen kurallarına dikkat edilmediğinde bu risk artabilir.
- Rahimde Yırtılma (Uterin Rüptür): Özellikle daha önce sezaryen doğum yapmış olan kadınlarda nadiren görülse de ciddi bir komplikasyondur.
- Amniyotik Sıvı Embolisi: Amniyotik sıvının annenin kan dolaşımına karışması sonucu nadiren görülen ciddi bir durumdur.
- Bebeğin Doğum Travmaları: Doğum sırasında bebeğin omuzlarının sıkışması (omuz distosisi) veya diğer doğum travmaları gelişebilir.
- Plasenta ile İlgili Sorunlar: Doğum sırasında plasentanın tam olarak çıkmaması durumunda tıbbi müdahale gerekebilir.

SEZARYEN DOĞUM NEDİR?
Sezaryen doğum, normal doğumun mümkün olmadığı veya riskli olduğu durumlarda bebeğin karın duvarı ve rahimden cerrahi kesi yapılarak doğurtulmasıdır. Sezaryen doğum yöntemi anestezi uygulanarak ameliyatla gerçekleştirilir. Bebek anne karnından cerrahi bir kesiyle çıkarılır. Sezaryen doğum genellikle bebeğin pozisyonunun uygun olmaması, annenin sağlık durumu, çoğul gebelik gibi nedenlerle tercih edilir.
SEZARYEN DOĞUMUN AVANTAJLARI VE DEZAVANTAJLARI
Sezaryen doğum anne ve/veya bebek sağlığı açısından risk taşıyan durumlarda doğumun güvenle gerçekleşmesine yardımcı olan önemli bir doğum tekniğidir. Ancak diğer cerrahi işlemlerde olduğu gibi sezaryenin de bazı avantajları ve riskleri vardır.
Başlıca sezaryen avantajları şu şekilde sıralanabilir:
- Sezaryen yöntemle doğumun en önemli avantajı anne ve/veya bebek sağlığı için risk taşıyan durumlarda doğumun güvenle gerçekleşmesine yardımcı olmasıdır.
- Doğum sırasında bebeğin oksijensiz kalma riskini en aza indirebilir.
- Doğum kanalından geçiş sırasında bebekte ortaya çıkması muhtemel travma riskini azaltmaya yardımcı olabilir.
- Sezaryen doğum sonrasında annede idrar kaçırma gibi sorunlara daha az rastlanır.
Sezaryen Doğumun Riskleri
Sezaryen, doğumun cerrahi olarak gerçekleştirildiği bir tekniktir. Bu nedenle pek çok cerrahi girişimde olduğu gibi sezaryen doğumun da bazı riskleri vardır. Buna göre başlıca sezaryen riskleri aşağıdaki gibidir:
- Sezaryen sonrası iyileşme süresi vajinal doğuma kıyasla daha uzun olabilir.
- Sezaryen sonrası normal doğum yapma ihtimali daha düşüktür.
- Doğum sonrasında bebeği emzirme sürecinde bazı zorluklar yaşanabilir.
- Özellikle 39. haftadan önce doğan bebeklerde bazı solunum problemleri görülebilir.
- Sonraki gebeliklerde plasentada anormallikler ortaya çıkabilir.
- Nadiren de olsa bebekte yaralanma görülebilir.
- Mesane ve bağırsakta yaralanma olabilir.
TÜRKİYE VE DÜNYA'DA SEZARYEN DOĞUM ORANLARI
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 2019 yılında sezaryen doğumların canlı doğumlar içerisindeki oranı %54,4 olarak kaydedilmiştir. Bu oran, Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) önerdiği %10-15 aralığının oldukça üzerindedir.
Dünya genelinde sezaryen doğum oranları 1990 yılında yaklaşık %7 iken, günümüzde %21'e yükselmiştir. Bu oranların 2030 yılına kadar daha da artması beklenmektedir. Özellikle Latin Amerika ve Karayipler'de bu oran %43'e kadar çıkmaktadır. Dominik Cumhuriyeti, Brezilya, Kıbrıs, Mısır ve Türkiye gibi ülkelerde sezaryen doğumlar, vajinal doğumlardan daha fazla gerçekleşmektedir.
Kaynak: Liv Hospital, Acıbadem.com