KESK Eş Genel Başkanı Aysun Gezen, kamu emekçilerine 3600 ek gösterge konusunda, seçimin geçmesine ve ikinci 100 günlük plan sona ermesine rağmen adım atılmadığını söyledi. Ayrıca 4 kamu çalışanı grubuna 3600 ek göstergenin taleplerini karşılamadığını belirten Gezen, ağustos ayında başlayacak toplu sözleşme sürecinde de 3600 ek göstergeyi, ek ödemelerinin emekliliğe yansıtılması ve vergi dilimi meselesiyle birlikte gündeme getireceklerini ifade etti. Gezen, TİS sürecini işyerlerinden başlayarak örecek bir hazırlık içerisinde olduklarını vurguladı.
"3600 EK GÖSTERGE KONUSU SEÇİM VAADİ OLARAK KULLANILIYOR"
Hükümet kamu emekçilerinin 3600 ek gösterge talebiyle ilgili 24 Haziran seçimlerinde ve ikinci 100 günlük planda vaatte bulunmasına rağmen hâlâ bir adım atmadı. İkinci 100 gün 23 Mart itibariyle doldu. Konuyu değerlendiren KESK Eş Genel Başkanı Gezen, “Ayrımsız bütün çalışanlar için en alt sınırı 3600 ek gösterge olmalıdır talebimizin kendisi meydanlarda seçime yönelik bir araç olarak kullanılıyor” dedi. Hükümetin bunun yanı sıra ek ödemelere insanca yaşamaya yetecek bir ücret yönünden değil, maliyet hesabı yönünden baktığına belirten Gezen, hükümetin vaadi olan 4 kamu çalışanı grubuna 3600 ek göstergenin taleplerini karşılamadığını ve yardımcı hizmetler statüsü altında çalışan birçok kamu emekçisine ek ödeme vaadinde dahi bulunulmadığını belirtti. Bu ayrımcılığın aynı zamanda Anayasanın eşitlik ilkesine de aykırı olduğunu belirten Gezen, “Hükümetin 3600 ek gösterge vaadini emekçilerin hakkını tanımaktan ziyade göz boyamaya yönelik çeşitli adımlar gibi düşünmek daha gerçekçi” dedi.
"FARKLI SENDİKA ÜYELERİNİ BİR ARADA MÜCADELEYE SEVK ETMELİYİZ"
Gezen, ağustos ayında başlayacak TİS sürecinde 3600 ek göstergeyi, ek ödemelerinin emekliliğe yansıtılması ve vergi dilimi meselesiyle birlikte ele alacaklarını söyledi. Emekçilerinin milyon dolarlar kazanan futbolculardan daha yüksek oranda vergi ödediklerine dikkat çeken Gezen, KESK’in TİS sürecini işyerlerinden başlayarak örecek bir hazırlığın içerisinde olduğunu ifade etti. “İşyerlerinden emekçilerin tümünün bu talepleri oluşturma noktasında katkılarını sağlayacak birkaç aylık çalışma düşüncemiz var” diyen Gezen, işyerlerinde KESK dışındaki sendikalara üye olan emekçilerle birlikteliği sağlamanın ve diğer konfederasyonlara tabandan ortak talepler için basınç uygulamanın önemli olduğunu söyledi. Gezen, “İşyerlerinde farklı sendikalara üye olan insanları bir arada mücadeleye sevk edebilirsek konfederasyon yönetimlerinin buna kayıtsız kalması kesinlikle mümkün olmayacaktır” dedi.
YEREL SEÇİM DEĞERLENDİRMESİ
Yerel seçimlerle ilgili değerlendirmeler yaparken ülkede bir tek adam rejimi olduğuna dikkat çekmek gerektiğini belirten Gezen, tek adam rejiminin emekçilerin özne olmaktan çıkarılması demek olduğunu söyledi. “İnsanların kendi yaşadıkları yerelde ve kendi haklarındaki kararları bizzat kendilerinin vermesini sağlayacak bir yerel yönetim anlayışına ihtiyaç var” diyen Gezen, emekçilerin bu anlayışın önünü açacak, hayata geçirecek anlayışlara oy vereceklerini belirtti.
Halktan toplanan kaynakların halkın ihtiyaçları için kullanan, ihtiyaçlara halkın kolektif olarak karar vereceği ve geri çağırma mekanizmalarını taahhüt eden adayları destekleyeceklerini ifade eden Gezen; kent hakkına sahip çıkan, doğayı ve insanı meta olarak görmekten vazgeçen, ekolojik mücadeleye katkısı olacak, barış ve demokrasi içinde bir arada yaşadığı kentler ve yönetimler istediklerini söyledi.
Kaynak: Evrensel