CHP Sözcüsü Deniz Yücel, partisinin Genel Başkan Yardımcısı Yalçın Karatepe'nin Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile yaptığı görüşmeye ilişkin, "Biz bu görüşmeyi AKP iktidarının yarattığı enkaza ortak olmak için değil, tam aksine yanlış ekonomi politikalarının bedelini ödeyen, dar gelirli vatandaş olmasın diye yaptık." dedi.
Diyarbakır'ın Çınar ve Mardin'in Mazıdağı ilçelerinde çıkan yangınlar sebebiyle yaşamını yitiren vatandaşlara Allah'tan rahmet, yakınlarına baş sağlığı ve sabır dileyerek sözlerine başlayan Yücel, ülkede yangın çıktığını ama iktidara mensup tek bir kişinin bile üzerine alınmadığını, deprem, sel ve yangınlar gibi doğal afetlere yönelik hazır bir eylem planı olmadığını savundu.
Kurban Bayramı'nın ekonomik zorluklar içinde kutlanmaya çalışıldığını ifade eden Yücel, şöyle konuştu:
"Ne yazık ki bu bayramda, otobüs bileti alamadığı için memleketine gidemeyen, evindeki ikramları küçülten, torunlarına harçlık vermekte zorlanan, kurban kesemeyen vatandaşlarımızın sayısının, çok ama çok arttığını gördük. Emekliler de, emekçiler de çok zor günler geçiriyorlar. Paranın alım gücü her geçen gün düşüyor. 17 bin liralık asgari ücretle, 10 bin liralık emekli maaşıyla hayata tutunmak neredeyse imkansız hale geldi. Gençlerin iş bulma ümidi tükendi. İnsanlarımız mutlu olmayı unuttu."
Yücel, Birleşmiş Milletler destekli yıllık, Dünya Mutluluk Raporu'na göre Türkiye'nin Avrupa'nın en mutsuz ikinci ülkesi olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"AKP iktidarı ise sanki her şey güllük gülistanlıkmış gibi davranmayı sürdürüyor. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek bir yıldır görevde. Göreve geldiği günden bu yana çalışanların kazanılmış haklarına göz dikmek dışında ekonomiyi düze çıkaracak, halka rahat bir nefes aldıracak tek bir adım atmadı. Mehmet Şimşek, memurların servisinden, fazla mesai ücretinden, lojmanından kesinti yaparak ekonomiyi düzeltebileceğini zannediyor."
KARATEPE - ŞİMŞEK GÖRÜŞMESİ
CHP Genel Başkan Yardımcısı Yalçın Karatepe'nin bugün Mehmet Şimşek ile bir görüşme yaptığını ve ekonomi alanında yaşanan sorunları 4 ana başlıkta Şimşek'e ilettiğini anlatan Yücel, şunları söyledi:
"Biz iktidarın milletimize yaşattığı ekonomik sıkıntıların sorumluluğuna ortak olacak değiliz. Biz bu görüşmeyi AKP iktidarının yarattığı enkaza ortak olmak için değil, tam aksine yanlış ekonomi politikalarının bedelini ödeyen, dar gelirli vatandaş olmasın diye yaptık. AKP'nin yanlış ekonomi politikalarının acı reçetesini vatandaşa çıkaran anlayışlarında bir değişiklik yapma iradesi olmadığını gördük. Enflasyon ve hayat pahalılığı altında ezilen milyonlar, yanlış vergi politikalarıyla daha da büyük bir çıkmazın içine itiliyor. İktidar, tasarrufu toplumun dar gelirli kesiminden beklerken bir yandan da yine dar gelirli vatandaşlarımızı adaletsiz bir vergi sistemiyle kıskaca almakta hiçbir sakınca görmüyor."
"BUNUN ADI 'HARÇ' DEĞİL 'HARAÇTIR"
Yücel, kamuoyunda tartışılan vergi düzenlemelerine ilişkin iddiaları da şöyle değerlendirdi:
"İktidarın koruması altındaki şirketlere sürekli vergi muafiyeti getirilirken, moto kuryelerin vergi yükünü artırmak gibi saçma sapan öneriler getiriliyor. Aynı iktidar, moto kuryelerin can güvenliğini sağlamak, işçi sağlığı ve iş güvenliği tedbirlerini arttırmak konusunda bu kadar istekli değildi. Neymiş, bahşişlerden de vergi alınacakmış. Bir başka saçmalık da yurt dışı çıkış harcındaki anormal artış miktarı. Seyahat hakkına darbe vuracak biçimde, yurt dışı çıkış harcını 10 kat arttırmak nedir? Bunun adı 'harç' değil 'haraçtır.' Bu akla ziyan öneriler, sadece vatandaşı daha da zora sokar."
31 Mart Mahalli İdareler Seçimleri'nde Kayseri'nin Pınarbaşı ilçesinde Belediye Meclisi'ne yedek üye seçilen Şerafettin Bahadır'ın "siyasi hazımsızlıklardan" dolayı darbedildiğini savunan Yücel, şu ifadeleri kullandı:
"Seçim sonucunu hazmedemeyip, seçimi haksız yere tekrar ettiren anlayış, bu kez de suçsuz günahsız bir insana, kızının yanında, savunmasızken, sopalarla saldırıp kurşun sıktı. 5 kişi bir araya gelip de pusu kurup savunmasız bir kişiye silahlarla saldırmak düpedüz namertliktir. Yapan da yaptıran da alçaktır. İki aydır tehditleri devam eden kabadayılara, Şerafettin Bahadır için ve büyük bir travmaya maruz kalan kızı için hukuk önünde hesabı sorulacaktır."
Yücel, 30 Haziran'da Kocaeli'nde "Emek Mitingi" düzenleyeceklerini de bildirdi.