Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ndeki (KKTC) 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı Töreni'ne katılarak bir konuşma yaptı.
Erdoğan, konuşmasında Kıbrıs sorununa değinerek Türklerin egemen eşitliği ve eşit uluslararası statüsünün kabul edilmediği takdirde yeni bir müzakere sürecine girişilmeyeceğine işaret etti.
Batı ülkelerine çağrıda bulunan Erdoğan "Gelin Ada'daki gerçeklere daha fazla sırtınızı dönmeyin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni tanıyın." dedi.
Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"Aranızda bulunmaktan bahtiyarlık duyuyorum. Türkiye'deki 85 milyon kardeşinizin selam ve sevgilerini sizlere ulaştırmak istiyorum. Aziz şehitlerimizi rahmetle yad ediyorum. Rabbim bizlere kutlu emanetlere sahip çıkmayı nasip eylesin. Gazilerimize bereketli ömür niyaz ediyor, şükranlarımı sunuyorum.
ECEVİT, ERBAKAN VE TÜRKEŞ'İ ANDI
Sayın Ecevit ve Sayın Erbakan'ı Sayın Türkeş'i bir kez daha rahmetle ve minnetle anıyorum. Şehitlerin hatırasına sahip çıkan Kıbrıslı kardeşlerime teşekkür ediyorum. 1964-1974 dönemi Kıbrıs Türkleri için kan gözyaşı katliam demekti. Kardeşlerimiz evlerinden yurtlarından hayatlarından zorla kurtarıldı. Bu güzel topraklarda korkunç katliamlara şahitlik ettik. Hastalıklı bir zihniyetin neler yapabileceğini bu topraklarda gördük. Türk milleti zalimlere asla boyun eğmedi.
"YENİ MÜZAKERE SÖZ KONUSU DEĞİL"
20 Temmuz Kıbrıs Türk halkının egemenlik haklarının ve eşit statüsünün korunmasının sembolüdür. Kıbrıs Türklerinin egemen eşitliği ve eşit uluslararası statüsü tescil edilmedikçe yeni bir müzakere sürecine girişilmesi söz konusu değildir.
Ada’daki gerçekler apaçık ortadayken federal bir çözümün mümkün olmadığını artık herkesin anlaması gerekiyor. Bütün çabamız Ada’ya 1974’te getirdiğimiz barışın kalıcı olmasını temin etmektir. Biz, adil ve yaşayabilir bir çözüm arzu ediyoruz. Bu topraklarda işlenen katliamları ne unutacağız ne unutturacağız. Dünyanın da unutmasına izin vermeyeceğiz.
"KKTC'Yİ TANIYIN"
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Doğu Akdeniz'de Türkiye'nin ve Türk devletlerinin vazgeçilmez bir kalesi konumundadır. Şartlar ne olursa olsun, Kıbrıs Türklerinin eşit egemenliğinin ve eşit uluslararası statüsünün teyit edilmesine yönelik gayretlerimizden geri durmayacağız.
Ada’nın kadim ve asli unsuru Kıbrıs Türklerinin ilanihaye dünyadan koparılması, yok sayılması mümkün değildir. BM kürsüsünden tüm dünyaya yaptığım tarihi çağrıyı tekrarlıyorum, gelin Ada’daki gerçeklere daha fazla sırtınızı dönmeyin ve KKTC'yi bir an evvel tanıyın."