İSTANBUL (AA) SEFA MUTLU Yeni tip koronavirüs (Kovid19) salgını eğitim, ekonomi, çalışma hayatı gibi alanların yanı sıra spor salonlarının işleyişini ve burada spor yapmak isteyenleri de doğrudan etkiledi.
Spor salonlarının uzun süre kapalı kalması, sektörde faaliyet gösteren eğitmenleri ve hizmet talebinde bulunanları da farklı arayışlara yönlendirdi.
Özellikle eğitimde kullanılan çevrim içi ve uzaktan çalışma metodu, pandemi koşullarıyla beraber spor hizmetlerinde de yaygınlaşırken, kısıtlamaların kalkmasıyla bu alanda, uzaktan eğitime daha fazla talep olduğu ortaya çıktı.
AA muhabirinin sorularını yanıtlayan spor eğitmenleri, eğitim içeriklerinin hazırlanması, sürecin yönetilmesi ve alınan geri dönüşlere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye'nin önde gelen spor eğitmenlerinden Mehmet Ali Taştan, uzaktan eğitim konusunda 9 yıldır faaliyet gösterdiğini belirterek, o dönem bu yöntemin bu kadar popüler olmadığını söyledi.
Gelişen spor kültürü neticesinde insanların farklı seçenekler aradığını dile getiren Taştan, "Spor salonuna gidemeyenler var. Pandemide de spor salonlarına hiç gidemeyen bir kitle oluştu. Dolasıyla insanlar seçenek ararken uzaktan eğitime doğru yönelmeye başladı. Bunun öncesinde uzaktan eğitim vermemin sebebi tüm öğrencilerimin İstanbul'da olmamasıydı. Şehir dışında ve hatta yurt dışında çokça öğrencim vardı." diye konuştu.
"Uzaktan eğitimde alınan sonuçlar birebirden daha iyi"
Taştan, uzaktan eğitimde izlenen süreç hakkında bilgi vererek, şunları kaydetti:
"Uzaktan eğitimde buraya gelmiş gibi öğrencinin bilgilerini alıyoruz. Onu analiz edip, program hazırlıyoruz. İhtiyacı olan ve yapması gereken hareketleri videoya çekiyorum. Videoda nasıl yapması gerektiğini motivasyonuna kadar anlatıyorum. Yılların verdiği tecrübeyle bunu kolaylıkla sağlıyoruz. Öğrencilerin günlük kontrollerini yapıyoruz. Uzaktan eğitim bile demiyoruz çünkü birebir eğitimle eş değerde. Açıkçası ciddi bir yoğunluk var. Daha fazla talep var bu eğitim şekline. Alınan sonuçlar da birebir eğitimden daha yüksek."
İyi bir ivme yakaladıklarını aktaran Taştan, "Uzaktan eğitimin modası geçmeyecek gibi. Başarı ve istikrar yakaladık." dedi.
Taştan, spor salonuna gelerek tek başına çalışan öğrencilerin bir süre sonra motivasyonlarını kaybettiğini belirterek, uzaktan eğitimde ise antrenörle birebir çalışma imkanı olduğunu kaydetti. Sporcunun her gün eğitmenine rapor verdiğini dile getiren Taştan, raporda beslenme ve egzersiz bilgilerinin olduğunu söyledi.
Uzaktan eğitimde kişi bazlı içerik üretmek durumunda olduklarını aktaran Taştan, " İnsan keyif aldığı işten yorulmaz. Seri bir şekilde çalışabiliyoruz." dedi.
Uzaktan eğitim alanlar, salona gelenlerden daha fazla
Taştan, salondan uzak çalışanların ekipman sıkıntısı yaşamadığını da dile getirerek, "Salonda da birebir çalıştığım öğrencilerime çok fazla ekipman kullandırmıyordum. Artık çok yaygın olan fonksiyonel antrenman tekniği var. Kişinin kendi vücut ağırlığıyla yapacağı egzersizler. Genelde bize kilo vermek için geldikleri için onlarda da aynı anda birden çok kas grubunun çalıştırılması gerekiyor. Makine ve aletlerde tek kas grubunu çalıştırırsınız. Nabzınız da çok yükselmez." değerlendirmelerinde bulundu.
Türkiye'de uzaktan eğitime talebin arttığına vurgu yapan Taştan, "Evinde ve açık alanda spor yapan öğrenci sayısı salona gelenden daha fazla. Bütün öğrencilerimi düşündüğümde yüzde 6070 oranında uzaktan eğitimde öğrencim var. Düzenli olarak ormanda çalışan var. Evinde, terasında antrenman yapanlar var. İnsanlar risk barındırmayan alanlara yöneldiler." dedi.
"Beslenme ve egzersiz listeleri hazırlanıyor"
Çevrim içi eğitimlerle yurt dışından da çok sayıda öğrenciye ulaşan spor eğitmeni Mesut Ertüzün, "Koronavirüs salgını nedeniyle insanlar kapalı alanlara girmeyi tercih etmiyor. Birebir ders stüdyoları ve online eğitimler daha fazla tercih ediliyor. Online eğitimlerde kendi evlerinde, iş yerlerinde ve açık alanlarda sporlarını yapabiliyorlar." dedi.
Ertüzün, öğrencilerine ilk önce uzaktan eğitimle ulaştığını dile getirerek, sonraki süreç hakkında şunları kaydetti:
"Önceden sadece antrenman ve beslenme programları hazırlıyorduk. Antrenman programlarını ben hazırlarken, beslenme sürecini başka bir uzman arkadaşımız yürütüyor. Bütün programlar kişiye özel olarak hazırlanıyor. Öğrenci bize ulaştıktan sonra kendisinden bilgi formları isteniyor. Bunun içinde kan tahlilleri de olması gerekiyor. Bütün bilgiler alındıktan sonra kişinin hedef ve amacına uygun bir program hazırlanıyor. Beslenme uzmanı da sürekli öğün kontrolünü yapıyor. Haftalık beslenme listeleri belirleniyor."
Salgın sonrası salonlara gelenlerin sayısının azaldığını anlatan Ertüzün, "Yurt içinde ve yurt dışında çok öğrencim var. Birebir, uzaktan ve online derslerde öğrencilerimle sürekli irtibat halindeyim. Antrenmanı bıraktığı anda hemen iletişime geçiyoruz. Öğün kontrollerini de öğrencinin gönderdiği görsellerle takip ediyoruz. İletişim kopmadığı sürece antrenman verimliliği devam ediyor." diye konuştu.
Ertüzün, salon dışında spor yapmanın sanıldığının aksine zor olmadığını belirterek, askeri eğitim alan öğrencilerinin birçoğunun kendi vücut ağırlıklarıyla antrenmanlarını yaptığını söyledi.
