Düzce Üniversitesi Arıcılık Araştırma Geliştirme ve Uygulama Merkezi'nde (DAGEM) görevli akademisyenler, yaklaşık 2 yıldır arıdan elde edilen ürünlerle farklı kanser tiplerine karşı önleyici veya koruyucu çalışmalar gerçekleştiriyor.
Bu kapsamda DAGEM Müdürü Doç. Dr. Meral Kekeçoğlu'nun öncülüğünde arı zehrinin beyindeki tümörlü hücrelere etkisine yönelik deneysel araştırmalar yapan akademisyenler, "Glioblastoma Tedavisinde Arı Zehrinin Antitumoral Etkisinin Moleküler Mekanizması" projesini hazırladı.
Düzce ile Bolu Abant İzzet Baysal Üniversiteleri tıp ve biyoloji anabilim dallarından akademisyenler tarafından yürütülen geleneksel tamamlayıcı tıp projeleri kapsamında, arı zehrinin kanserli hücreleri yok edici etkisini gösteren çalışmada, laboratuvar aşamasında başarılı sonuç elde edildi.
Düzce Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinatörlüğünden onay alan ve ilgili bakanlıklara gönderilen çalışmanın, uluslararası hakemli dergilerde yayımlanmak üzere bilimsel makalesi de yazıldı.
Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve DAGEM Müdürü Kekeçoğlu, AA muhabirine, gün geçtikçe artan kanser vakalarına 'dur' demek için çalışmalara başladıklarını söyledi.
"İnanılmaz müthiş sonuçlar elde ettik"
Özellikle arı zehrinin beyin tümörü hücreleri üzerindeki tedavi edici etkisi üzerine yoğunlaştıklarını anlatan Kekeçoğlu, bu yönde yurt dışında da birçok bilimsel çalışmanın yapıldığından bahsetti.
Kekeçoğlu, beyin tümörleri (glial tümör hücreler) dedikleri hücrelere karşı arı zehrini test ettiklerini aktararak, "İnvitro ortamda, hücre kültürü ortamında çalıştık ve inanılmaz müthiş sonuçlar elde ettik." dedi.
Çalışmaları yürütülürken ciddi yan etkilerle karşılaştıklarına değinen Kekeçoğlu, "Arı zehrinin içerisindeki etken madde, tümör hücrelerini kökünden yok ediyor. Kısmen sağlıklı hücrelere de zarar veriyor fakat bunu önlemek için nanoteknoloji yöntemleri kullandık. Nanopartikül sentezleyerek ve nanopartikül ile melittini tutturarak kanser hücreleri üzerindeki etkisini test ettiğimizde yan etkileri de ortadan kaldırmış olduğumuzu gördük." diye konuştu.
Kekeçoğlu, laboratuvar ortamındaki hücre kültürü çalışmalarının ardından deney hayvanları aşamasına başladıklarını, burada da başarılı sonuç elde etmeleri durumunda klinik çalışmalara geçeceklerini bildirdi.