Bilecik'te, down sendromlu 21 yaşındaki Arda Güneş, annesi ve babasının desteğiyle hayata sımsıkı tutunuyor.
Beşiktaş Mahallesi'nde yaşayan Sibel ve İsmail Güneş çifti, ikinci çocukları olan down sendromlu oğullarının eğitimine büyük önem verdi, onu spora yönlendirdi.
Judo, karate ve boks yapan, koşan ve yüzen Arda Güneş, 13 yaşından itibaren il düzeyinde katıldığı müsabakalarda 20 madalya kazandı.
2,5 yaşından itibaren rehabilitasyon merkezine giden Arda Güneş, Halk Eğitimi Merkezi'ndeki kurslarda el becerisini geliştirerek, eserleriyle hünerlerini sergiliyor.
Neşeli tavırlarıyla etrafına mutluluk saçan Arda, zeybek oynuyor.
Anne Sibel Güneş, Arda'nın hayatlarında olmasından büyük mutluluk duyduklarını söyledi.
Onun durumunu karşısında asla isyan etmediklerini, tepki göstermediklerini belirten Güneş, "O bizim evladımız. Allah onu bize verdi. Arda gibi 10 çocuğum olsun, hiç sıkıntı yok, her şekilde kabulümüz.
Ölmeden cennete gitmek nasıldır, böyle görüyorsunuz. Öğrendiği her şey kendi başarısıdır. Sürekli yanındayız. Biz Arda'yla büyüyoruz, o bize öğretiyor."
Engelli kelimesini kullanmak istemiyor
Haftanın 5 günü boş durmadıklarını belirten Sibel Güneş, sabah evden çıkıp akşam döndüklerini, bu süreçte judo ve yüzme kurslarına devam ettiğini anlattı.
Arda'nın 7 senedir yüzdüğünü, 2 yıl önce ise liseden mezun olduğunu söyleyen Sibel Güneş, konuşmasına şöyle devam etti:
"Engelli olduğunu, 8 yaşındayken ona okuduğum bir hikayede geçen 'engellemek' kelimesinden fark etti. Direkt psikoloğa götürdüm. 'Ona hikaye okumuştum. Arda kendini fark etti, korktum.' Doktor, 'Hiç fark etmeyebilirdi ama çok erken fark etmiş.'
Bize tavsiyelerde bulundu. Onları yaptık. Engelli kelimesini kullanmak istemiyor. 'Ben engelli değilim. Benim gözüm, kulağım, bacağım her şeyim var.' Özel gereksinimli bireyler dememi istemiyor. O kelimeyi hiç sevmiyor. Kendini öyle görmüyor."
Çocukları sosyal yaşama dahil etmek ve farkındalık oluşturmak için Bilecik Özel Bireyler Gençlik ve Kültür Spor Kulübü Derneğini kurduğunu, oğlu Arda'nın da fahri başkan olduğunu sözlerine ekledi.
Baba İsmail Güneş de oğlunu topluma kazandırmak için ellerinden geleni yaptıklarını söyleyerek. "İnşallah çok iyi yerlere gelecek. İşten eve geldiğimde zaman gayet güzel geçiyor. Kapıdan giriyorum. Koşarak gelip bana sarılıyor."