"Haberin İşçisi, İşçi Haber."
İstanbul
Şiddetli yağmur
11°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,2068 %0.3
36,7672 %0.92
3.399.813 %-1.439
2.968,40 1,31
Ara
İşçi Haber Yaşam İç sesinizi duyabiliyor musunuz? Anauralia ve insan beyninin sırları

İç sesinizi duyabiliyor musunuz? Anauralia ve insan beyninin sırları

Auckland Üniversitesi'ndeki bilim insanları, sesleri hayal edemeyen bireyleri etkileyen oldukça nadir bir durum olan anauralia üzerinde araştırmalar yapıyor. Bu durum, halk arasında "sessiz zihin" olarak biliniyor ve insanların iç seslerini ya da hayal ettikleri müzikleri deneyimleyemediği özel bir zihinsel durumu tanımlıyor.

14-16 Nisan tarihleri arasında Auckland Üniversitesi'nde gerçekleştirilecek olan "Mind’s Ear and Inner Voice" adlı konferans, işitsel hayal gücü eksikliği olarak tanımlanan anauralia ve tam tersi olan hiperauralia üzerine disiplinler arası bir tartışma oluşturmayı hedefliyor. Bilim insanları, sanatçılar, müzisyenler ve filozoflar, iç ses fenomenini ele alarak bu nadir zihinsel yapıların yaratıcı süreçlere ve insan algısına etkilerini keşfedecek.

Anauralia Nedir?

Anauralia, işitsel hayal gücünün eksikliği anlamına gelir ve bireylerin zihninde sesleri hayal etme yetisinin kaybolmasıyla karakterize edilir. Birçok kişi, bir köpeğin havlaması ya da şarkı dinleme gibi ses deneyimlerini zihinsel olarak oluşturamayabilir. Genellikle afantazi ile ilişkilendirilen anauralia, toplumun %1’ini etkiler. Bu durum, dikkat seviyesinin artması gibi potansiyel faydalar sağlayabilir ve herhangi bir dezavantaja yol açmaz.

Konferansta sadece anauralia değil, aynı zamanda hiperauralia olarak bilinen çok güçlü işitsel imgeler de ele alınacak. Hiperauralia yaşayan bireyler, zihinlerinde bir senfoniyi tüm ayrıntılarıyla duyabiliyor ya da çok canlı işitsel imgelerle karşılaşıyor. Bu durumu deneyimleyenlerin yaratıcılık süreçleri nasıl şekillenir? İşte bu soruya odaklanılacak.

Auckland Üniversitesi’nden Psikoloji Profesörü Tony Lambert, bu konunun özellikle yazarlar, müzisyenler ve şairler için yaratıcı süreçte önemli bir yere sahip olduğunu belirtiyor. “Beyin, hayali sesleri nasıl üretiyor ya da üretemiyor? Bu, sanatçılar için yaratıcı sürecin anahtarı olabilir,” diyen Lambert, disiplinler arası bakış açısının önemini vurguluyor.

Yaratıcı Zihnin İçsel Dinamikleri

Sang Hyun Kim, Auckland Üniversitesi öğrencisi ve anauralia deneyimi yaşayan bir katılımcı olarak, başkalarının hayali sesler duyma fikrini "tuhaf" bulduğunu ifade ediyor. Ancak bu alandaki araştırmalara büyük bir heyecan duyduğunu belirtiyor. Konferansın bir parçası olarak, bu psikolojik etkiler ve yaratıcı süreçlere dair derinlemesine bir inceleme yapılacak.
Son yıllarda, işitsel imgeler görsel imgeler kadar ilgi görmemiş olsa da, Tony Lambert bu durumun değişmekte olduğunu vurguluyor. Afantazi terimini ortaya atan Adam Zeman ile tanışmasının ardından bu konuya ilgi duymaya başladığını belirten Lambert, sessiz bir iç dünyanın yaygınlığı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduklarını ancak bunun psikolojik etkilerini anlamanın zaman alacağını ifade ediyor.