Toplum kültürünün aynası niteliğinde bir sanat dalı olan tiyatro gönüller arasında bağ kurar. İnsanı insana tanıtmanın en keyifli yoludur. Namık Kemal’in deyişiyle “Tiyatro, eğlencelerin en yararlısıdır.”
TİYATRONUN ORTAYA ÇIKIŞI VE GELİŞİMİ
Tiyatronun ortaya çıkışı işle ilgili net bilgiler bulunmamakla birlikte tiyatronun ilkel insanların av dönüşü vurdukları avın çevresinde sevinç ve heyecan sesleri çıkararak dans etmelerinden doğduğu söylenir. Daha sonraları belirli zamanlarda insanlar bir araya toplanarak bazen eğlenceli şeyler anlatarak bazen güldüren hareketler yaparlar.
Zamanla gelişim gösteren tiyatro oyunlarının ilk çağlarda yazılı bir metni yoktu. Yeteneklerine güvenen oyuncular ortaya çıkar ve doğaçlama olarak oynarlar, tuluat yaparlardı. Tuluat, oyuncuların o anda düzenledikleri hareketleri, tasarladıkları sözleri söylemeleridir.
Bir dönem de tiyatro oyunları sözsüz olarak oynandı. Oyuncular olayları, el, kol, gövde, bacak ya da yüz hareketleriyle anlatırlardı. Bu sözsüz tiyatroya pandomima denir. Ülkemizde ise tiyatronun geçmişi orta oyunu ve gölge oyununa dayanır.
Yazılı olarak tiyatro oyunlarının sahnelenmesi 19. yüzyılda başlar. Günümüzde tiyatro, Devlet Tiyatroları, Belediye Tiyatroları ve özel tiyatro sahnelerinde izlenmektedir.
DÜNYA TİYATROLAR GÜNÜ NE ZAMAN KUTLANMAYA BAŞLANDI
Dünya çapında bilgi ve uygulama alışverişini arttırmak, gelişim sürecinde sanatsal yaratıcılığın ve üretimin gerekliliği konusunda toplumsal bilinci uyandırmak, insanlar arasındaki barış ve dostluğun sağlanması ve artmasını gerçekleştirmek adına karşılıklı anlayışı geliştirmek amacıyla UNESCO tarafından kurulan Uluslararası Tiyatrolar Birliği (International Theatre Institute) tarafından 27 Mart ; 1961 yılında Dünya Tiyatrolar günü olarak ilan edilmiştir.
Tiyarolar günü fikri ilk olarak dönemin ITI başkanı Arvi Kivimaa tarafından önce Helsinki, sonra da Viyana’da yapılan 9. ITI Konferansında ortaya atılmıştır. İskandinav ülkelerinin desteğiyle kabul edildikten sonra her yıl, Paris’te 1962 tarihli Uluslar Tiyatrosu’nun (Theatre of Nations) da açılış günü olan 27 Mart günü kutlanmaya başlanmıştır. Bugün sayısı 100’ü bulan dünya çapındaki merkezlerinde çeşitli etkinliklerle kutlanmaya devam etmektedir.
Her yıl 27 Mart günü bu bağlamda çokça etkinlikler yapılmaktadır. Bunların en önemlisi dünya çapında başarı kazanmış bir tiyatro oyuncusu, yönetmeni veya yazarın yazdığı evrensel bildirgedir. Bu evrensel bildirge pek çok gazetede yayınlanır ve dünya üzerindeki pek çok tiyatro grubunun oyunundan önce okunur. Televizyonlar ve radyo kanalları bu bildirgeyi beş kıtanın her köşesindeki dinleyicilere ulaştırmaktadır.
Ülkemizde tiyatro ile ilgili ilk ulusal bildiriyi, yaşamını Türk tiyatrosun içtenlikle adamış olan Muhsin Ertuğrul yazmıştır. Bu yıl Dünya Tiyatrolar Günü Ulusal Bildirisi'ni Prof. Dr. Hülya Nutku kaleme aldı.
Dünya Tiyatrolar Günü’nde ülkemizde birçok tiyatro, her yıl 27 Mart Dünya Tiyatrolar Günün’nde sahnelerini seyircilerine ücretsiz olarak açmaktadır.