Birleşmiş Milletler (BM) İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı ve Acil Yardım Koordinatörü Martin Griffiths, BM Güvenlik Konseyi'nde, Suriye'de siyasi ve insani durumun ele alındığı oturumda konuştu.
BM Acil Yardım Koordinatörlüğü görevinden ayrılmaya hazırlandığını belirten Griffiths, "Suriye halkının acılarının hala devam etmesi bana da acı veriyor. Çatışmaların herhangi bir döneminde olduğundan daha fazla insanın yardıma ihtiyacı var. Son değerlendirmelere göre bu sayı 16,7 milyon." ifadelerini kullandı.
Griffiths, "Suriye genelinde 7 milyondan fazla insan yerinden edilmiş durumda. Bu rakamı yalnızca Sudan geride bırakıyor. Milyonlarca kişi ise komşu ülkelerde ve ötesinde mülteci olarak yaşamaya devam ediyor." dedi.
“TÜRKİYE HÜKÜMETİ YARDIM ÇALIŞMALARINA ACİL ERİŞİM İZNİ VERDİ”
BM Acil Yardım Koordinatörü Martin Griffiths, Suriye'deki insani ihtiyaçlar artmaya devam ederken, yardımlar için gereken finansmanın sağlanamamasıyla ilgili endişelerini paylaşarak "Ancak yeterli finansman olmadan bunu yapamayız." diye konuştu.
"Geçtiğimiz üç yılda, İnsani Yardım Planı finansmanında sürekli bir azalma gördük; 2021'de finanse edilen yüzde 55'ten geçen yıl yalnızca yüzde 39'a geriledi." diyen Griffiths, bunun, "krizin başlangıcından bu yana görülen en büyük finansman açığı" olduğunu vurguladı.
"Geçtiğimiz üç yılda, İnsani Yardım Planı finansmanın fonlanmasında sürekli bir azalma gördük. 2021'de finans ihtiyacının yüzde 55'i toplanabilirken geçen yıl bu oran yüzde 39'a geriledi." diyen Griffiths, bunun, "krizin başlangıcından bu yana görülen en büyük finansman açığı" olduğunu vurguladı.
Geçen yıl yaşanan yıkıcı depremlerin ardından, Suriye hükümetinin acil durum tedbirlerini benimsediğini söyleyen Martin Griffiths, "Türkiye hükümeti de kendi tarafında aynısını yaparak yardım çalışmalarına acil erişim izni verdi." diye konuştu.
BM Acil Yardım Koordinatörü, "ekonomik krizin derinleştiği ve Gazze'deki gelişmelerden kaynaklanan bölgesel gerilimlerin bölgeye yayılma tehlikesinin bulunduğu" bir dönemde, çözüm için bir sonraki doğal felaketin beklenmesinin doğru olmayacağını kaydetti.
