Merkez Bankası, iki hafta içinde dördüncü piyasa müdahalesini açıkladı ve dolar sattı. Böylece 14,99'a gerileyerek lirayı 2020 yıl sonu değerinin sadece yarısı değerinde bıraktı.
Geçen hafta, büyük ölçüde ithalata bağlı olarak yükselen bir piyasa ekonomisinde amortisman (yıpranma payı), enflasyonu körüklemesi nedeniyle banka, Türk Lirası’nı 14'ün altında tutmak için harekete geçti.
Commerz Bank bir notta, "Geçen hafta TL'nin görünen istikrarı suniydi ve sürdürülemezdi. Şimdi birikim baskısının ortaya çıktığını ve liradaki zayıflığı bir sonraki seviyeye taşıdığını görüyoruz." dedi. "TCMB'nin müdahalelerle TL'yi istikrara kavuşturma girişimleri muhtemelen başarısızlığa mahkumdur." diye de ekledi.
1044 GMT itibariyle, lira, zayıf piyasa ticaretindeki kayıplarını azalttı ve gün için hala %2,5 daha zayıf olan 14,25'te kaldı.
Reuters'in Cuma günü yaptığı bir ankete göre, geçen ay enflasyonun %21,3'e yükselmesine rağmen, Erdoğan'ın baskısı altındaki Türkiye, merkez bankasının politika faizini bu hafta 100 baz puan düşürerek %14'e indirmesi bekleniyor.
Ancak, volatilite(oynaklık) göz önüne alındığında bankanın bunu yapıp yapmayacağı konusunda şüpheler var.
Swissquote Bank'ta kıdemli analist olan İpek Özkardeşkaya: "Dürüst olmak gerekirse, bu hafta 100 baz puanlık bir indirim daha gerçekleştirebileceklerini düşünmüyorum. Türk Lirası son birkaç haftadır çok dalgalı ve S&P(Standart Poor’s)'nin notu olumsuz bir görünüme geriledi. Piyasalar böyle bir harekete çok az tolerans gösterecek." dedi.
Kaynaklar Reuters'e verdiği demeçte, Erdoğan'ın Pazartesi günü İstanbul'da Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu, Maliye Bakanı Nureddin Nebati ve devlet bankası başkanlarıyla görüşmesinin beklendiğini belirtti.
Tradeweb verilerine göre, Türkiye'nin egemen dolar tahvilleri, 2034 ihracının 0,8 sent düşmesiyle geriledi. Fenics'ten gelen verilere göre, liraya ima edilen oynaklık göstergeleri sıçradı.
Görünüm negatif olarak gözden geçirildi
Liradaki çöküş, Türklerin kazançlarını keskin bir şekilde azalttı, yoksulluğu körükledi ve mal fiyatları yükselirken ucuz ekmek almak için bekleyen insanların sıraya girmesine yol açtı. Muhalefet, hükümetin ekonomiyi yönetme biçimini eleştirirken, milletvekilleri mecliste artan gerilimlerle tartıştı.
Merkez Bankası, Eylül ayından bu yana politika faizini 400 baz puan indirerek yatırımcıların ve tasarruf sahiplerinin endişelerini artırdı ve yerel halkın bütçelerini aynı zamanda da gelecekteki harcama planlarını yükseltti.
Cuma günü geç saatlerde, derecelendirme kuruluşu S&P, Türkiye'nin uzun vadeli döviz notunu "B+" olarak teyit etti. Artan dış riskler arasında belirsiz bir politika yönü üzerine görünümü de negatife revize etti.
IHS Markit verilerine göre Türkiye'nin 5 yıllık kredi temerrüt swapları (CDS) 1 baz puan yükselerek bir haftanın en yüksek seviyesi olan 503 baz puana ulaştı.
Piyasadan Türetilmiş Sinyal Skoru olarak bilinen ve büyük ölçüde CDS seviyelerine dayalı bir S&P modeli, CDS piyasalarının şu anda Türkiye'nin notunda iki puanlık bir düşüş beklediğini gösteriyor.
Ekonomistler ve muhalif politikacıların politikaya yönelik yaygın eleştirilerine rağmen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ekonomik büyüme, kredi, üretim ve ihracata öncelik veren yeni bir ekonomik planı teşvik ederken, faiz indirimlerini defalarca savundu.
ABD Odası'nın uluslararası ilişkilerden sorumlu kıdemli başkan yardımcısı Khush Choksy, Ortadoğu ve Türkiye’nin kalkınması için "Ekonomik planın ne olduğu ve özel sektörle ne kadar yakından uyumlu olacağı konusunda bir endişe unsuru var. Bu konuda netlik eksikliği var" dedi.
Bir röportajda, "ABD şirketlerinin Türkiye'nin mevcut kısa vadeli krizle nasıl başa çıkacağı ve belli bir süredir sahip olduğu uzun vadeli büyüme yoluna nasıl gireceği konusunda soruları var" dedi.