Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Afyonkarahisar'ın Zafer Meydanı'nda gerçekleşen mitingde DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan'ı işaret ederek."IMF Başkanı ile görüşme yapıyoruz. Şu anda masanın etrafında olan birisi daha vardı. O zaman ekonomiyle ilgileniyordu. Ona, o görevi vermiştik. Yanımda.. IMF Başkanı'na dedim ki; adamlarınızı gönderiyoruz, bu adamlar geliyor. Bizden taksitleri alıyor mu? Alıyor. Taksitleri alırsınız ama Türkiye'yi yönetemezsiniz. Türkiye'yi ben yönetirim. Yanımızda olan kimdi? Bebecan. Şimdi atıyor tutuyor." dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşması ise şu şekilde:
Cuma günü vasıl olacağımız Ramazan Bayramı'nızı şimdiden tebrik ediyorum. Bugün burada sizinle buluşarak bayramı erken yaşamış olduk. Biliyorsunuz, geçtiğimiz ağustos ayında büyük taarruzun 100. yılında yine sizlerle kucaklaşmıştık. bu ziyartte hasret gidermenin yanında Afyon'un milli mücadelede gösterdiği kahramanlıklarını yad etmiştik.
Cumhuriyetimize giden yol Afyon'da kazanılan zaferle başlamıştı. Biz de 14 Ağustos 2001 tarihinde partimizi kurarken Afyon'dan yola çıkmıştık. Şimdi de cumhuriyetimizin 100. yılında Türkiye Yüzyılı'na giden yolu yine Afyonkarahisar'dan başlatıyoruz. Afyon, gönlü ve kalbi ile, yüreği ve bileği ile sevdası ve sadakati ile her evladı Karahisar Kalesi kadar sağlam bir şehrimizdir. Bizi 20 yıldır yalnız bırakmadığınız için hepinize ayrı ayrı teşekkürler.
"Büyük fedakarlıklar ve bedellerle yavaş yavaş yürüttük"
Milli mücadeleyi zafere ulaştırırken olduğu gibi cumhuriyet tarihi boyunca da karşılaştığımız her zorluğu yeni bir atılımın başlangıcına dönüştürmeyi başarmış bir milletiz. Tek parti faşizmii aşan ilk adımı, demokrat partinin öncülüğünde gerçekleşen milli iradenin üstünlüğüne dayalı demokrasi hamlesi ile attık. Geri kalmışlık zincirini kırma idaremizi rahmetli Menderes'ten merhum Özal'a kadar uzanan bir çizgide verilen mücadele ile gösterdik. Ülkemizin siyasi ve ekonomik bağımsızlığının tescili mahiyetindeki çabaları büyük fedakarlıklar ve bedellerle yavaş yavaş yürüttük.
"Bize anti emperyalizm dersi vermeye kalkıyor"
Türkiye son 21 yıldaki demokrasi ve kalkınma atılımlarımızla asırlık hayallerine ancak kavuşabildi. Hanım kardeşlerim şimdi birileri çıkmış bize tıpkı seccade edebiyatı yaptığı gibi emberyalizm edebiyatı yapıyor.
Peki bu edebiyatı yapan kim? Emperyalistlerin tetikçisi, terör örgütleri ile kol kola yürüyen kişi. Emperyalizmin finansörü, Londra tefecilerinden aldığı sözlerle adeta sevindirik olan kişi. Bay bay Kemal acaba Londra'dan ne kadar para aldın da geldin? Aldığın bir şey var mı? Laf, emperyalistlerin truva atı, IMF ile adamlarını otel odalarında gizli saklı buluşturan kişi kim? Bu kişinin kim olduğunu biliyorsunuz değil mi? Bay bay Kemal çıkmış şimdi de her zamanki iğrenç üslubu ile bize anti emperyalizm dersi vermeye kalkıyor.
"Türkiye'yi yönetemezsiniz"
Bu kardeşiniz Başbakan olduğunda Davos'ta IMF'in başkanı ile görüşme yapıyoruz. Şu anda masanın etrafında olan birisi daha vardı. O zaman ekonomi ile ilgileniyordu. Ona da o görevi vermiştik kim olduğunu anladınız değil mi? Yanımda ve IMF'nin başkanına dedim ki; Adamlarınızı gönderiyorsunuz, bu adamlar geliyor. Bizden taksitleri alıyor mu? Alıyor, taksitleri alırsınız ama Türkiye'yi yönetemezsiniz. Türkiye'yi ben yönetirim ben.
"Yanımızda olan kimdi Bebecan"
Yanımızda olan kimdi Bebecan. Şimdi atıyor tutuyor ah zavallı. Ve 2013 yılına kadar biz IMF ile yürüdük. 2013'te bütün ödemeleri bitirdik ve IMF ile yolları ayırdık. İşte AK Parti budur. Bize ne dediler? Bu bay bay Kemal'in adamları, İyi Parti'nin adamları. Bunlar otellerde görüşme yaptılar. IMF'den yardım almanız, borç almanız lazım dediler ki Türkiye ekonomisini düzeltsin. Almadık, ne oldu? Biz yola yürüdük mü? Herhangi bir şey oldu mu? Eyvallah ve 2013'ten sonra bizim IMF ile ilişkimiz yok. Peki o zaman Merkez Bankamızın rezervi neydi? 27,5 milyar dolar. Peki şimdi elhamdülillah üç haneli rakamlara geçtik.