"Haberin İşçisi, İşçi Haber."
İstanbul
Şiddetli yağmur
13°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
34,4465 %0.3
36,3032 %0.16
3.139.352 %2.724
2.837,00 0,09
Ara
İşçi Haber Gündem Babadan oğula geçen antika tutkusu

Babadan oğula geçen antika tutkusu

Sivas'ta Olgaç ailesinin yaklaşık yarım asır önce başlayan antika tutkusu, ailenin ikinci ve üçüncü kuşak temsilcilerinin 3 bini aşan eski objeyle donattıkları kafede devam ediyor.

Ailenin antika merakı, 1967 yılında baba Seyfettin Olgaç ile başladı. Hobi amaçlı topladığı antika objelerle süslediği çay ocağını işleten Olgaç, bu tutkusunu ilerleyen yıllarda yanında çalışan oğlu Muhabbet Olgaç'a da aşıladı.

Olgaç, bu tutkuyu zamanla ilerleterek kardeşi Hamit Olgaç ile Sivas başta olmak üzere Türkiye'nin birçok şehrinden antika objeler satın aldı.

İki kardeş, kendilerine hediye edilenlerle 3 bini aşan eski objeyi, 5 yıldır işlettikleri "Müze Cafe"de hobi amaçlı sergiliyor.

Aynı zamanda Ferhatbostan Mahallesi'nde 3 dönemdir muhtarlık yapan 3 çocuk sahibi 48 yaşındaki Muhabbet Olgaç, babasının sürekli eski eşyalar satın alıp çay ocağına getirdiğini anlattı.

Olgaç, küçük yaşlarda babasının topladığı antika eserlerle tanıştığını belirterek, "16 yaşımdan bu yana da eski objeleri topluyorum. Babam 1992 yılında vefat etti. Vefatından sonra da kardeşim Hamit Olgaç ile bu tutkuyu devam ettiriyoruz." dedi.

Kafede asırlık objeler de sergileniyor

Olgaç, gençlik yıllarından itibaren hayalini kurduğu kafede sergiledikleri objelerin bine yakınını eski plakların oluşturduğunu dile getirerek, "İçlerinde 100 yılı aşmış objelerimiz, 60 veya 70 yıllık malzemelerimiz de var. Eski radyolar, çevirmeli telefonlar, plak çalarlar, silahlar, kılıç ve kamalar, gramofonlar, körükler, sobalar, yani elimizde şu anda sayamayacağım kadar çok obje var. Burada insanlar geçmişe dönüyor." diye konuştu.

Mahallesine hizmet etmeyi sevdiğini anlatan Olgaç, muhtarlıktaki işlerinden arta kalan zamanlarda işletmesine gelip mahalle sakinlerine çay ve kahve ikram ederek onlarla nostaljik bir ortamda sohbet ettiğini söyledi.

Olgaç, kafede geçmişe sahip çıktıklarına dikkati çekerek, "Geçmişine sahip çıkmayan geleceğine de sahip çıkamaz. Kardeşimle babamızdan aldığımız bu tutkuyu çocuklarımıza devredeceğiz. Bundan sonrası artık onlarda." ifadelerini kullandı.

Ağabeyinin yanında bu tutkunun kendisine de geçtiğini anlatan 41 yaşındaki Hamit Olgaç ise "İşletmeme geldiğim zaman huzur buluyorum. Akşam oluyor oturup plak dinliyorum, çayımı, kahvemi içiyorum. Geç saatlere kadar gitmek bilmiyorum." şeklinde konuştu.

Muhtar Olgaç'ın oğlu 24 yaşındaki Seyfettin Olgaç da küçüklüğünden bu yana babasıyla antikacıları dolaştığını, zamanı gelince de bu bayrağı devralmak istediğini belirtti.

İlginizi çekebilir

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *