Çalışanların iş-yaşam dengesini iyileştirmeyi hedefleyen yeni düzenlemelerle birlikte, Türkiye'deki çalışma hayatında önemli değişiklikler yaşanacak. Uzun süredir beklenen esnek çalışma modeli, resmi olarak hayata geçmeye hazırlanıyor.
Bu yeni düzenleme ile artık isteyen çalışanlar, haftada dört gün çalışarak işlerini tamamlayabilecek. Ancak bu modelde dikkat edilmesi gereken bazı şartlar da bulunuyor. İşte detaylar...
TÜRKİYE İÇİN YENİ BİR DÖNEM Mİ BAŞLIYOR?
Esnek çalışma, çalışanlara iş saatlerinde ve çalışma günlerinde belirli bir esneklik tanıyan bir iş modelidir. Bu modelde, çalışanlar haftalık çalışma sürelerini daha verimli ve kendi ihtiyaçlarına göre düzenleyebilirler. Özellikle pandemi döneminde uzaktan çalışma ve esnek çalışma saatleri daha yaygın hale gelmişken, bu sistemin kalıcı hale gelmesi bekleniyordu. Şimdi ise Türkiye’deki şirketler için yeni bir dönemin başlangıcı olacak.
Milyonlarca işveren ve çalışan, esnek çalışma modelinin detaylarını araştırırken, yeni düzenlemeye göre isteyen çalışanlar haftada dört gün çalışabilecek. Ancak, bu modelin uygulanabilmesi için bazı şartlar olacak. Çalışanlar, haftada dört gün işbaşı yapacak ancak bu günlerin her birinde 10 saat çalışarak toplamda 40 saatlik çalışma süresini dolduracaklar. Bu düzenleme, özellikle çalışanların dinlenme zamanlarını artırmayı hedefliyor.
MART VE NİSAN AYINDA İLK ADIMLAR ATILACAK
Yeni düzenleme, özellikle çocuk sahibi olan kadınlar, öğrenciler ve dezavantajlı gruplar için büyük kolaylık sağlayacak. Çalışan anneler, eğitimine devam eden gençler ve diğer dezavantajlı gruplar, esnek çalışma saatlerini kendi yaşamlarına uyarlayarak daha verimli bir iş-yaşam dengesi kurabilecekler. Uzmanlar, esnek çalışma modelinin bu gruplar için önemli bir fırsat sunduğunu vurguluyor.
Yeni düzenlemenin uygulanması için belirli bir geçiş süreci olacak. Sosyal Güvenlik Uzmanı ve ekonomi yorumcusu Melis Elmen’e göre, esnek çalışma modelinin uygulanması, 2025 yılının ikinci çeyreği itibariyle başlayacak. Mart veya Nisan ayında, işverenler ve çalışanlar arasında yapılan toplantılarla birlikte sistemin ilk adımları atılacak.
İlk etapta, özellikle tekstil sektörü gibi yoğun ve uzun mesai saatlerine sahip sektörlerde esnek çalışma modelinin uygulanması bekleniyor. Bu sektörlerdeki şirketler, çalışanlarının haftada dört gün işbaşı yapmalarına olanak sağlayacak ve böylece çalışma süreleri daha verimli hale gelecek.
ESNEK ÇALIŞMA MODELİ NEDİR?
Yeni düzenlemeyle birlikte, çalışanlar haftada dört gün çalışacak olsa da, bu günlerin her birinde 10 saatlik mesai yapacaklar. Yani, toplam çalışma süresi değişmeyecek, ancak iş günleri ve iş saati dağılımı daha esnek olacak. Bu sistem, çalışanların uzun haftalık çalışma sürelerinden kurtulmasına ve daha fazla dinlenme imkanı bulmasına olanak tanıyacak.
Bazı çalışanlar, haftada sadece dört gün çalışmanın daha cazip olduğunu belirtiyor. İşyerine gitmek için harcanan zamanı üç gün evde vakit geçirmek gibi avantajlarla dengeleyebilecekler. Bu durum, aile içi yaşam ve kişisel zamanın daha verimli kullanılmasını sağlayacak.
HAFTADA 4 GÜN ÇALIŞMA MODELİ GELİYOR!
Pandemi dönemi, esnek çalışma modelinin uygulanabilirliğini gösterdi. Birçok sektör, uzaktan çalışmaya geçtiğinde sistemin verimli şekilde işlediğini gördü. Esnek saatler ve kısmi zamanlı çalışmalar özellikle online çalışma gibi alanlarda hızla yayılmaya başladı. Bu sebeple, evden çalışma veya esnek çalışma saatleri gibi seçeneklerin birçok sektörde daha da yaygınlaşması bekleniyor.
Esnek çalışma modeli, özellikle genç nesil için büyük bir çekicilik taşıyor. Çalışan gençlerin iş dünyasına daha uzun süre katılım göstermesini sağlamak amacıyla bu modelin uygulanması önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Uzmanlar, esnek çalışma düzenlemelerinin, gençlerin iş yaşamında daha uzun süre aktif kalmalarına yardımcı olacağını belirtiyor.
Türkiye’de iş hayatına yön verecek olan esnek çalışma modeli, çalışanlara daha fazla dinlenme ve kişisel zaman fırsatı sunarken, işverenlere de verimli bir çalışma ortamı sağlamak hedefleniyor. Haftada dört gün çalışma düzeni, çalışanların iş-yaşam dengesini iyileştirirken, iş yerlerinin verimliliğini artırmaya yönelik önemli bir adım olacak.
Kaynak: İşçi Haber