CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu il ziyaretleri kapsamında gittiği Kars'ta bir dizi programa katıldı. Kars ziyaretinde “Bir an önce iktidara gelin ve bizi kurtarın” mesajı aldıklarını söyleyen CHP lideri, programlarının bitiminde gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
'EN BÜYÜK SOROSÇU ERDOĞAN
Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 10 büyükelçinin Osman Kavala çağrısı için yaptığı, "Bu Soros artığını savunanlar, bunu nasıl bıraktırırız gayreti içindeler... Bizim bunları ülkemizde ağırlamak gibi bir lüksümüz olamaz" sözlerini nasıl değerlendirdiği sorusuna, "En büyük Sorosçu Erdoğan" diyerek şu yanıtı verdi:
"Gazeteci, Erdoğan’a şu soru soruyu sordu mu acaba? Siz Soros’la hangi gerekçeyle fotoğraf çektirdiniz ve aynı masaya oturdunuz? Eğer bu soruyu gazeteci sormamışsa, o kişi gazeteci değildir. En büyük Sorosçu Erdoğan’dır. Soros’la masaya oturdu. Onunla kim bilir ne pazarlıklar yaptı? Erdoğan’ın Soros’la masaya niçin oturduğunu çıkıp millete anlatması lazım. Bana göre Sorosçu Erdoğan’dır. Dışarıdan Türkiye’ye müdahaleyi doğru bulmam. Biz kendi sorunumuzu kendimiz çözeriz. Nitekim bu ülkeye demokrasiyi ilk seçimlerde getireceğiz. Bu gerçeği bütün dünya, batısı da doğusu da görecek."
ERKEN SEÇİM: GEÇEN HER GÜN BİZİM LEHİMİZE
Muhalefet partilerinin sık sık dile getirdiği "erken seçim" çağrısına iktidar cephesinden hep ret yanıtı geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, erken seçim çağrılarıyla ilgili son açıklamasında da daha önce yaptıkları "erken seçim yok" açıklamalarını hatırlatarak "Bunlar hala avara kasnak gibi dönüp duruyorlar. Yok böyle bir şey. Seçim zamanında yapılacak" dedi.
Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ın bu açıklaması ve erken seçim talebinin gerekçesini şöyle değerlendirdi:
"Biz çağrıyı Erdoğan gitsin diye yapmıyoruz. Biz çağrıyı milletin sırtına daha ağır yükler gelmesin diye, Erdoğan’ı kurtarmak için yapıyoruz. Yani milletin sırtına binmiş, kene gibi milletin kanını emiyorlar. Saray ve şürekası perişan etti milleti. Dolar bazında ihale veren, devlete dolarla borç veren insanların tamamı kazandı. Köprüden, yoldan, tünelden geçen, dolarla bu işten gelir elde edenlerin tamamı kazandı. Bu ülkenin fakir fukarası, çiftçiden emeklisine, sanayicisine kadar herkes kaybetti. Ülkeyi tam bir felakete götürüyor. Ekonomik buhran giderek derinleşiyor. Toplum daha büyük maliyetlere katlanmasın. Yoksa geçen her gün zaten bizim lehimize, onun lehine değil. Biz bunun da farkındayız ama biz Erdoğan’ı değil ülkeyi düşünüyoruz. O ise sadece sarayı düşünüyor. 'Ben burada oturayım, ne kadar uzun süre oturursam o kadar daha zenginleşirim' diyor. Ben zenginleşirim, çoluğum çocuğum zenginleşir, bizim çevremiz zenginleşir, onun da amacı o. Çünkü Erdoğan ve çevresinin temel hedefi, devleti soyulacak organ olarak görüyorlar. Ne kadar çok soygun yaparlarsa o kadar amaçlarına ulaşmış olacaklar."