ANTALYA (AA) Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Akdeniz'i korumak için uzun yıllara yayılan ortak bir çabaları olduğunu belirterek, "Kısa zamanda, çöplerinden arındırılmış ve biyoçeşitliliği korunmuş masmavi bir Akdeniz'e kavuşmayı umuyorum." dedi.
Türkiye'nin ev sahipliğinde, Antalya Belek Turizm Merkezi'nde "Barselona Sözleşmesi" olarak isimlendirilen Akdeniz'in Kirlenmeye Karşı Korunması Sözleşmesi'nin 22. Taraflar Konferansı (COP22) düzenlendi.
Erdoğan, yaptığı konuşmada, ödül sahibi Malaga Belediyesini ve Belediye Başkanını başarılarından dolayı tebrik ederek, kısa bir süre önce Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli'nin yayınladığı raporun yaşanılan krizin insan faaliyetlerinden kaynaklandığını tartışmasız olarak ortaya koyduğunu dile getirdi.
İnsanlığın içine girdiği çıkmazı yine insan faaliyetleriyle aşacaklarını anlatan Erdoğan, bu sefer sürdürülebilirliği ilke edinmiş faaliyetlerden yana tavır koyacaklarını, Akdeniz'in korunması için ortaya koydukları ortak çabanın, bu tavrın en önemli göstergelerinden olduğuna inandığını vurguladı.
Akdeniz'i korumak için uzun yıllara yayılan ortak bir çabalarının olduğunu aktaran Erdoğan, şunları kaydetti:
"Geçtiğimiz yaz yaşanan orman yangınları büyük kayıplara neden oldu. Doğayı kurtarmak için bunca emek verirken, gözümüzün önünde yok oluşunu gördük. Yeryüzünün yeşil örtüsü, bize nefes olduğu kadar, sayısız canlının evi ve aş kapısıdır. Bu yangınlarda nice canlı hayatını kaybetti. Ormanlara düşen ateş, aynı şekilde kalplerimize de düştü. Bunun yanında, deniz çöpleri, kara ve deniz kaynaklı kirlilik, denizlerde büyük bir stres oluşturmaya devam ediyor. Orman yangınları gibi afetlerden, denizlerdeki kirlilik stresinden ve biyolojik çeşitlilik kaybından Akdeniz son derece olumsuz etkileniyor."
Türkiye olarak, tüm bölgeye iyi gelecek adımlar attıklarını vurgulayan Erdoğan, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının başlattığı, kendisinin de takipçisi olduğu Sıfır Atık Projesi'nin bu adımlardan biri olduğunu hatırlattı.
"Kullanat" anlayışıyla mücadele edilecek
Projenin temel ilkesinin atık oluşumunu en aza indirmek için "kullanat" anlayışıyla mücadele etmek gerektiğini aktaran Erdoğan, "'Önleazaltyeniden kullangeri dönüştür' yaklaşımıyla uzun vadeli döngüsel ekonomiye geçiş, tüm toplumlar için bir zorunluluktur." dedi.
Erdoğan, 2017'de çıktıkları bu yolda hızlı adımlar attıklarını, 2019'da plastik poşetlerin ücretlendirilmesi uygulamasını başlattıklarını, 20192020 yıllarında plastik poşet kullanımında yüzde 75'lik azalma sağlandığını aktardı.
Plastik poşet kaynaklı 354 bin ton plastik atığın engellendiğine dikkati çeken Erdoğan, şöyle devam etti:
"14 bin 640 ton sera gazı salınımının engellenmesi de yine bu uygulama sayesinde oldu. Sıfır atık uygulamasının başladığı günden bu yana 24,2 milyon ton geri kazanılabilir atık ekonomiye kazandırıldı. Geri kazanım oranı, projeye başladığımızda yüzde 13 iken, bu oran şu an yüzde 22'nin üzerine çıktı. 2023 için hedefimiz yüzde 35. İşin toplum tarafından benimsenmesinin ve içselleştirilmesinin çok büyük bir önemi var. İlk günden bugüne yaklaşık 14 milyon kişiye sıfır atık eğitimi verdik."
Ambalajlı ürünlere depozito için çalışma yapılıyor
Toplumda bez çanta ve file gibi çok kullanımlık ekipmanların yaygın olarak tercih edildiğini belirten Erdoğan, yakın bir gelecekte ambalajlı ürünlere depozito uygulamasının getirilmesi üzerine çalışıldığını söyledi.
"Sıfır Atık Mavi projemizle de mavi vatanı kirlilikten arındırıyoruz. Şu ana kadar 88 bin ton deniz çöpü topladık ve bertarafa gönderdik." diyen Erdoğan, mavi bayraklı plaj sayısı 2002'de 151 iken, bu sayının 2021'de 519'a ulaştığını vurguladı.
Dünyanın en çok mavi bayraklı plaja sahip üçüncü ülkesi olduklarını belirten Erdoğan, "Kısa bir süre önce, Türkiye olarak 2053 Net Sıfır Emisyon hedefimizi de açıkladık. Bu yeşil kalkınma hamlesinin, sadece ülkemi değil, bölgemizi de dönüştürecek bir devrin başlangıcı olduğuna inanıyorum." dedi.
Akdeniz'de yaşayan 17 binden fazla canlı türü olduğunu belirten Erdoğan, Antalya'nın caretta carettaların evi olduğunu, onların da denizlerin kirliliğinden ve iklim değişikliğinden olumsuz yönde etkilendiğini aktardı.
Nesilleri tehlike altında olan deniz kaplumbağaları için titiz çalışmalar yürüttüklerini, yaralı olanları tedavi ettiklerini belirten Erdoğan, geçen sene tedavisi tamamlanan üç caretta caretta ve bir yeşil deniz kaplumbağasını Patara sahilinden denize bıraktıklarını, Belkıs adını verdiği bir caretta carettanın isim annesi olduğunu hatırlattı.
Caretta carettaların 100 milyon yıldan fazla okyanuslarda yaşadığını bildiren Erdoğan, kıyı ve deniz ekosistemi için vazgeçilmez rolleri olduğunu ifade etti.
"İnsanın yaptığı tahribatın bedelini, tükenme tehlikesiyle yüz yüze gelerek ödemeleri gerçekten çok acı bir tablo. Türkiye'nin deniz kaplumbağalarının korunması için gösterdiği çabayla Akdeniz'de örnek ülke olmasından büyük mutluluk duyuyorum. Dilerim ki bu çabayı el birliğiyle daha da büyütür ve tüm biyoçeşitliliği koruma altına alırız." diyen Erdoğan, dünyayı iyileştirmenin anahtarının, kalplerin odalarında saklı olduğunu dile getirdi.
Erdoğan, program sonunda İstanbul Çevre Dostu Şehirler Ödülü kazananlara ödüllerini verdi.
Dönem Başkanlığı Türkiye'ye geçti
Barselona Sözleşmesi Büro Sekretaryası Dönem Başkanlığı iki yıllığına Türkiye'ye geçti. Dönem Başkanlığı, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Mehmet Emin Birpınar tarafından yürütülüyor.
Konferansta, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum ile BM Çevre Programı Koordinatörü (UNEP) Tatjana Hema da konuşma yaptı. Emine Erdoğan, Bakan Kurum ve ödül alanlar fotoğraf çektirdi.
Öte yandan Erdoğan, fuaye salonundaki stantları gezerek, çalışmalar hakkında bilgi aldı. Ebru sanatı yapılan stantta ise Emine Erdoğan, ebru yapımına eşlik etti.