"Haberin İşçisi, İşçi Haber."
İstanbul
Parçalı az bulutlu
14°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
34,3511 %0.01
37,4865 %0.24
2.368.346 %-0.07
3.028,86 0,20
Ara
İşçi Haber Gündem ESOGÜ Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sarıçam, ağaçlandırmanın önemine dikkati çekti:

ESOGÜ Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sarıçam, ağaçlandırmanın önemine dikkati çekti:

”Ormanlar karasal ekosistemin yaklaşık yüzde 80’ini oluşturan bitki ve hayvan türlerine ev sahipliği yapmaktadır. Bu yönüyle ormanlar biyoçeşitlilik açısından da önemli rezerv alanlarıdır. Bu uyumlu bütünlük, bir parça dahi bozulduğunda bu ekosisteme bağlı yaşayan tüm canlıların da varlığı tehdit altına girer”

ESKİŞEHİR (AA) Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sibel Sarıçam, yangınlardan zarar gören ormanlık alanların, bitki ve hayvan çeşitlerinin devamlılığı için yeniden ağaçlandırılmasının önemini vurguladı.

Sarıçam, yaptığı yazılı açıklamada, yetişkin bir çam ağacının bir saatte 40 kişinin atmosfere verdiği karbondioksiti oksijene dönüştürebildiğini aktardı.

Ormanların önemli bir karbon yutma alanı ve yaşam döngüsünün en önemli zincirlerinden biri olduğunu, orman alanlarının su döngüsüne de önemli katkılarının bulunduğunu belirten Sarıçam, "Ağaçlar, kökleriyle topraktan aldıkları suyu, yapraklarıyla atmosfere su buharı olarak vermektedir. Atmosferde biriken bu buhar, yağmur, dolu, kar şeklinde yeryüzüne düşer. Örneğin bir meşe ağacı, yılda 150 bin litrelik suyu su buharı olarak atmosfere verir." ifadelerini kullandı.

Doç. Dr. Sarıçam, ormanların suyun akışını yavaşlatan, suyu emen dev bir sünger görevini üstlendiğini, şiddetli yağmur, sel ve şiddetli rüzgarlardan yerleşim alanlarını koruyarak bariyer oluşturduğunu bildirdi.

Yaşamın bir uyum içinde devam ettiğine değinen Sarıçam, şunları kaydetti:

"Ormanlar karasal ekosistemin yaklaşık yüzde 80'ini oluşturan bitki ve hayvan türlerine ev sahipliği yapmaktadır. Bu yönüyle ormanlar biyoçeşitlilik açısından da önemli rezerv alanlarıdır. Bu uyumlu bütünlük, bir parça dahi bozulduğunda bu ekosisteme bağlı yaşayan tüm canlıların da varlığı tehdit altına girer. Dolaylı olarak insanların da varlığının tehdit altında olduğunu söyleyebiliriz. Ayrıca ormanlar, afetlere karşı yaşam alanlarımızın daha dirençli olmasına katkı sağlıyor. Bu sebeple, tahribat gören orman alanlarımız muhakkak tekrar yeşillendirilmelidir."

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *