Yozgat Belediyesi Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Kanaat Önderleri, Muhtarlar ve STK Buluşmaları"nda konuşan Kılıçdaroğlu, TBMM Genel Kurulu'nda Suriye ve Irak tezkeresine neden "hayır" dediklerini anlattı.
"Ben bu topraklarda hiçbir zaman yabancı bir asker postalını istemiyorum, nokta." diyen Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"Bizim 6 okumuzdan birisi milliyetçiliktir. Milliyetçilik, vatanseverliktir. Bütün Yozgatlı kardeşlerimizin şunu çok iyi bilmesini isterim. İki kırmızı çizgimiz var; Birisi vatandır, ikincisi bayraktır. Yabancı bir asker postalının gelmesini istemiyorum, lütfen gittiğiniz her yerde söyleyin. Hangi gerekçeyle siz yabancı askerin Türkiye'ye gelmesini istiyorsunuz. 35 yıldır terörle mücadele ediyor bu memleket, 35 yıldır. Eksi 45 derecede, 35 derecede, dağda, bayırda, ovada şehit oluyor, mücadelesini sürdürüyor. Yabancılar mı yaptı bu mücadeleyi? Şimdi terörle mücadele edeceğiz, 'e ne olacak' yabancı askerleri çağıracağız? Meclis kürsüsünde sordum, kim bu yabancı askerler, Amerikalılar mı, Ruslar mı, Yunanlılar mı, Almanlar mı, kim bu yabancı askerler, çıkın millete bunu açıklayın. Bahçeli'ye söyledim özellikle açıklayın, çekin dedim bu maddeyi, 'çekmiyoruz' dediler, çekmediler."
Hepsinin burnundan fitil fitil getireceğim
Herkesten elini vicdanına koyarak sandığına gitmesini isteyen Kılıçdaroğlu, "Yabancı askerlerin, Cumhurbaşkanı'nın daveti üzerine Türkiye'ye getirilmesini asla istemiyoruz, asla. Bizim ülkemiz var, mücadeleyi yapanlar bizim şerefli polislerimiz, askerlerimizdir. Şerefli polislerimiz, askerlerimiz, uyuşturucu baronlarını yakalıyorlar, tonlarca uyuşturucu getiriyorlar, o polislerimiz uyuşturucuyu yakalıyor. Hiçbir savcı korkudan bir soruşturma dahi açamıyor, fırından bir gariban ekmek çalsa yakalar götürürler, elli tane de soruşturma açarlar, bir de hapse atarlar. Peki tonlarca, kilolarca uyuşturucuyu getiriyorlar, polis yakalıyor, savcı soruşturma açamıyor. Bu kardeşinize güvenin, hepsinin burnundan fitil fitil getireceğim." ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu, kim üretiyorsa kim çalışıyorsa kim alın teri döküyorsa onun yanında olacağını dile getirdi.
Terörle mücadeleye değinen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Terörle mücadeleyi bunların yaptığı gibi yapmayacağız, söz veriyorum, söz. Kandil denen yuvayı yerle yeksan etmezsem Kılıçdaroğlu demesinler. Mücadele yürek işidir, mücadele bilek işidir. Efendim, 'Biden, bana güldü mü gülmedi mi?', 'Biden benle tokalaştı mı tokalaşmadı mı?' Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün yurt dışında çıkıp da böyle bir pozisyona veya başka bir liderin böyle bir pozisyona düştüğünü gördünüz mü? Ben utanıyorum ya. Selam versin veya vermesin, tokalaşsın veya tokalaşmasın, elli sefer arkasından koşuyor, acaba bana 'merhaba' diyecek mi? Geçiniz bunları. Türkiye'nin itibarı, her kişinin itibarının üstündedir, hepimizin itibarının üstündedir. Orada vatan vardır, orada bayrak vardır. Bu bireysel bir mesele değildir. İtibar budur, bu itibarı koruyacaksınız."
Tank palet fabrikasını onların elinden alacağım
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, iktidara geldiklerinde ilk bir haftada yapacaklarını, şöyle sıraladı:
"İktidara geldiğimizde, ilk bir hafta içerisinde; tank palet fabrikası vardı şanlı ordumuza ait, tank palet fabrikasını Katar'a verdiler, peşkeş çektiler. İlk bir hafta içinde tank palet fabrikasını onların elinden alacağım, şanlı ordumuza teslim edeceğim. Çiftçinin bankalardan Tarım Kredi Kooperatiflerinden aldığı kredinin faizlerini sıfırlayacağım. Esnafın, Halk Bankası ve diğer bankalardan esnaf kefalet kooperatifinden aldığı kredilerin faizlerini ilk bir hafta içinde sileceğiz. Çiftçinin tarım makineleri, besicinin hayvanları asla icra dairesine gitmeyecek, asla icra konusu olmayacak, bununla ilgili bir düzenleme yapacağız. Beşiktaş terör saldırısında, 15 Temmuz darbe girişiminde hayatını kaybeden ve vatandaşın, şehitlere ve yakınlarına ödenmesi için ödediği paraları şehit yakınlarımıza ve gazilerimize dağıtacağız, haklarını teslim edeceğiz. Bayrağımızı indirdiler, Süleyman Şah türbesini kaçırdılar. İlk bir hafta içerisinde bedeli ne olursa olsun, o bayrağı vatan toprağına dikeceğim, Süleyman Şah türbesini de oraya götüreceğim."
Kılıçdaroğlu, daha sonra Ahmet Şakir Ergin Aşk Vakfı'nı ziyaret etti. Ziyaret basına kapalı gerçekleşti.