Öcalan’ın çağrısının ardından yazılı bir açıklama yapan Demirtaş, Türkiye'nin geleceği adına savaşın, şiddetin ve kanın sona ermesi gerektiğini söyledi. "Silahların sükun bulması, barışın hâkim olması için her şeyden önce hukuki ve siyasi altyapının hazırlanması gerekiyor" diyen Demirtaş, halkı barışa destek olmaya çağırdı.
Demirtaş, yazısında şu ifadeleri kullandı:
* Savaş, silah, şiddet, terör, kan, gözyaşı, ölüm ve yıkım bitsin isteniyor kardeşlerim, hepsi bu kadar. BİTSİN İSTENİYOR! Tabii gerekli tüm hukuki ve siyasi alt yapının TBMM zemininde oluşturulması kaydıyla. “Bu benim için yeterli değil” diyenlere şunları söyleyeyim:
* Değerli kardeşim, silahı ellerinde tutanlar artık savaşı bitirmeye karar veriyorsa sen bunun tam olarak neyinden rahatsız oluyorsun? * Yola siyasi, sivil mücadeleyle devam edilecekse kendine güvenmiyor musun? PKK veya devletin silahına güvenerek siyaset yapıyorsan elbette savaşın bitmesinden tedirgin olursun. Fakat her savaşın bir sonu vardır, kendini buna hazırlayarak barışı desteklemen en ahlaki, en doğru olanıdır.
* “Ben Kürt’üm, benim haklarım ne olacak?” diyorsan önce kendine güveneceksin. Deneyimlerine, birikimlerine, örgütlü ve politik halkına güveneceksin. Siyasi mücadele yolunun bir teslimiyet, yenilgi, kayıp olmadığını anlayarak inanarak yola devam edeceksin.
* “Ben Türk’üm, ‘teröre’ taviz verilirse ülkem, devletim bölünmez mi?” diye korkuyorsan sen de önce kendine ve sonra da bin yıllık kardeşin Kürt’e güveneceksin. Devlet Kürt’ün de devleti olursa adil, eşit, özgür bir yaşam mücadelesini siyasetle, barışçıl yollarla sürdürecek olan Kürt’ün yanında olursan elinden tutarsan bırak bölünmeyi, hep birlikte büyüyeceğimize inanmalısın.
* “Bu iş bu kadar basit mi, altında bir bit yeniği yok mu?” diye tereddütlüysen sana da şunu söyleyeyim kardeşim: Bu iş bu kadar basittir. Ama bu “basit” şeyi gerçekleştirebilmek çok ciddi bir çalışmayı, çabayı ve planlamayı gerektirir.
* Çözüm basittir ama ciddidir. Ciddidir çünkü burası Orta Doğu’dur, eller halen tetiktedir, halen kan akmaktadır. Ciddidir çünkü ölüm ciddidir ve ölümden daha ciddi tek bir şey varsa o da yaşamdır. Bu iki ciddi şeyden yaşamı egemen kılmaya çalışmak, dışarıdan göründüğü kadar kolay değildir.
* Erdoğan, Bahçeli ve Öcalan… Allah hepsine uzun ve sağlıklı ömür versin ama hayatlarının son dönemecinde Orta Doğu barışı, tarihi Kürt – Türk barışı için inisiyatif almış bu üç liderin başarılı olabilmeleri için ben elimden gelenin fazlasını yapacağım.
* “Peki ya seçim?” diyorsan o da senin işin, senin kararın, senin iradendir canım kardeşim. Sen halksın, son kararı sen verirsin. Kimse bugün senden Erdoğan’a, Bahçeli’ye veya DEM Parti’ye ya da CHP’ye oy vermeni istemiyor, barış ağacına bir damla suyu da senin vermen isteniyor.
* Ben, Gabar’da nöbetteki asker kardeşimin de Kandil’deki öz kardeşimin de ölmesini istemiyorum. İkisi de birbirine kurşun atmayı bıraksınlar. Önce bin yılın hatırıyla doya doya Türk, Kürt birbirimize sarılalım, sonrası siyasi mücadelenin, siyasetçilerin işidir, bizim işimizdir.
* Ben barışın yanındayım, başarana kadar.
Kaynak: Gazete Duvar