Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu, uzun süredir tartışılan ve eleştirilen 21 maddelik Siber Güvenlik Kanunu Teklifi'ni kabul etti. Cumhur İttifakı'nın oylarıyla kabul edilen kanun, kişisel verilerin korunması, özel hayatın gizliliği ve ifade özgürlüğü konusunda önemli kısıtlamalar getirebileceği endişeleriyle muhalefet partilerinin sert eleştirilerine yol açtı.
Kanun, özellikle veri güvenliği ve siber saldırılara karşı alınacak tedbirler konusunda yeni düzenlemeler getiriyor. Ancak, muhalefet, kanunun içeriğinin Anayasaya aykırı olduğuna ve basın özgürlüğünü engelleyecek şekilde yorumlanabileceğine dair itirazlarını dile getiriyor.
Siber Güvenlik Kanunu’nun Maddeleri ve Eleştiriler
Kanun, Türkiye'nin siber güvenliğini sağlamak için yeni bir çerçeve sunuyor ve Siber Güvenlik Başkanlığı'nın kurulmasını öngörüyor. Ayrıca, kanunda siber saldırılara karşı alınacak önlemler ve kritik altyapıların korunması gibi maddelere de yer verildi. Ancak en çok tartışılan konulardan biri, kanunla kurulacak olan Siber Güvenlik Kurulu’nun yetkileri oldu.
Özellikle, 16. maddede yer alan "siber güvenlikle ilgili veri sızıntısı" ifadesi ile ilgili yapılan değişiklikler, büyük yankı uyandırdı. Gerçeğe aykırı içerik üretenlere hapis cezası getiren düzenleme, muhalefet tarafından ifade özgürlüğüne müdahale olarak değerlendirildi.
Kanunun Kapsamı ve Yeni Yasal Düzenlemeler
Siber Güvenlik Kanunu, kamu ve özel sektördeki tüm kurumları kapsıyor. Kanun, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), Sahil Güvenlik ve Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) faaliyetlerini ise kapsam dışı bırakıyor. Ayrıca, çeşitli siber tehditlere karşı alınacak önlemler ve kritik altyapıların güvenliğinin sağlanması da kanunun öncelikli hedeflerinden biri.
Yeni düzenleme, kişisel verilerin korunmasıyla ilgili önlemleri artırırken, bu verilere erişim sağlanmasına dair prosedürleri de belirliyor. Bu kapsamda, kişisel veriler, kullanımı sona erdiğinde anonimleştirilecek veya silinecek.
Kanunla kurulan Siber Güvenlik Başkanlığı, ülke genelinde siber güvenlik politikalarını belirleyecek ve siber saldırılara karşı önlemler alacak. Başkanlık, aynı zamanda siber güvenlik tatbikatları düzenleyerek siber olaylara müdahale ekiplerinin çalışmalarını denetleyecek. Başkanlık, siber güvenlik konusunda sertifikasyon süreçleri de başlatacak ve uzmanlık alanında çalışmalar yapacak.
Kanunda, siber saldırılar sonucu devletin siber uzaydaki milli gücüne zarar verenlere 8 yıldan 12 yıla kadar hapis cezası öngörülüyor. Ayrıca, siber güvenlik alanında denetim görevlilerine karşı engelleme yapanlar veya bu görevlilerin çalışmalarına müdahale edenler de ceza alacak. Bu cezaların, kanunla ilgili en büyük eleştirilerden birini oluşturduğu belirtiliyor.
Muhalefet Kanunu Anayasa Mahkemesi’ne Taşımaya Hazırlanıyor
Kanunun kabul edilmesinin ardından, muhalefet partileri özellikle ifade özgürlüğü ve kişisel verilerin korunması konusunda ciddi endişeler taşıyor. CHP, kanunun Anayasaya aykırı olduğu gerekçesiyle, bu düzenlemenin Anayasa Mahkemesi'ne taşınacağını duyurdu. CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, "Anayasaya aykırı, ifade ve basın özgürlüğümüzü kısıtlayarak milyonları korkutma ve sindirme amacı taşıyan Siber Güvenlik Kanunu tüm itirazlarımıza rağmen Meclis’ten geçti! Kanunu AYM’ye taşıyacak, 86 milyonun temel hak ve özgürlüklerinin korunması için mücadelemizi sürdüreceğiz" şeklinde açıklama yaptı.