Mağduriyete dair açıklamalarda bulunan Süresiz Nafaka Mağdurları Platformu Kurucu Başkanı İlhan Ergincan, iktidar kanadının her seçim döneminde konuya ilişkin açıklama yaptığına dikkat çekerek, "6 yıldır 'yaptık yaptık' ve 'adil değil' sözleri ile mağdurlar kandırılmıştır." dedi.
İktidarın son 6 yıldır çözüm bulunmasının beklediğini ifade eden Ergincan, bu süre zarfında mağdurların kandırıldığını vurgulayarak, durumun ciddiyetini ve mağduriyeti anlamaya çağrıda bulundu. Ergincan şu ifadeleri kullandı:
"Daha önce üst limiti 1 yıl olarak uygulanan ancak 1988 yılından bu yana süresiz kılınan, boşanan çiftler arasındaki süresiz nafaka uygulaması tartışma konusu olmaya devam ediyor. Uygulama ile bir gün bile evli kalan çiftlerin boşanması durumunda büyük oranda erkekler, boşandığı kadına ölene kadar nafaka ödemek zorunda kalıyor. Aile ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’ın açıklamaları ile tekrar gündeme gelen süresiz nafaka konusu için mağdurlar çözüm çağrısında bulunuyor.
“Seçim bittikten sonra süresiz nafaka sorunu tekrar unutulmaktadır”
Süresiz nafaka uygulamasının kabul edilebilir bir uygulama olmadığına dikkat çeken Süresiz Nafaka Mağdurları Platformu kurucu Başkanı İlhan Ergincan, İktidarın her seçim dönemi gündeme getirdiğini hatırlatarak, “Süresiz nafakanın adil olmadığını belirten Bakan Mahinur Özdemir Göktaş’ın bu sözleri ile mağdurların yerel seçim öncesi yine gazı alınmaya çalışıldığı geçen zaman diliminde görülmektedir. Süresiz nafakanın adil olmadığı söylemleri her seçim öncesi dile getirilir. Fakat, seçim bittikten sonra süresiz nafaka sorunu tekrar unutulmaktadır
“Kendi bakanlıkları ve TBMM’de meclis çoğunluğu olduğu halde bu konuyu çözecek adım atmayanlar, nafaka mağdurları, söylenen her söylemi ve yapılan icraatları dikkatle takip etmektedirler. Adalet Bakanı ve Aile Bakanı madem süresiz nafaka adil değildir diyor, neden yasal düzenleme yapmak yerine basına demeçler vermektedirler? Bakanlıklar söz söyleme yeri değildir. İcraat makamıdır. Sözü mağdurlar söyler icraatı bakanlıklar ve iktidar yapar”