Ege Üniversitesi’nin öncülüğünde hayata geçirilen ve doğa ile kültürü bir araya getiren Efeler Yolu, Avrupa Konseyi’nin prestijli Kültür Rotaları Ağına Türkiye'den dahil edilen 12. rota oldu. Aynı zamanda Efeler Yolu, “Yaylacılık Patikaları” ağına Türkiye’den katılan ilk kültür rotası unvanını da taşıyor.
Efeler Yolu Avrupa’ya Açıldı: Türkiye’nin Kültürel Miras Rotası Artık Avrupa Konseyi Listesinde
Yaklaşık 500 kilometrelik bir parkuru kapsayan Efeler Yolu, İzmir’in Bornova ilçesinden başlayarak Nif Dağı ve Bozdağ üzerinden geçip Selçuk’taki Meryem Ana Evi’nde son buluyor. Yol boyunca zeybek kültürü, Kurtuluş Savaşı dönemine ait izler, tarihi yapılar, kırsal yaşam ve Ege’nin doğası bir araya geliyor.
Proje yürütücüsü EÜ Spor Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özgür Özkaya, Efeler Yolu’nun hem ulusal hem uluslararası düzeyde ilgi çekmesinin, bu toprakların evrensel değer taşıyan mirasına işaret ettiğini söyledi. "Bu başarı sadece bir yürüyüş rotası değil, Batı Anadolu’nun ruhunu dünyaya anlatmak demek." ifadelerini kullandı.

Ege’nin Tarihi ve Kültürü Artık Avrupa Sahnesinde
Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, Efeler Yolu’nun listeye alınmasıyla birlikte bölgenin uluslararası görünürlüğünün arttığını ve Anadolu’nun kültürel çeşitliliğinin Avrupa’ya taşındığını belirtti. Budak, bu gelişmenin hem turizm hem de kültürel iş birlikleri açısından büyük potansiyel taşıdığına dikkat çekti.
Efeler Yolu, adını Kurtuluş Savaşı döneminde efelerin karargah olarak kullandığı patikalardan alıyor. Ziyaretçilerine bir yandan doğayla iç içe yürüyüş imkanı sunarken, diğer yandan milli mücadelenin izlerini taşıyan tarihi alanlarda duygusal bir yolculuk yaşatıyor.