"Haberin İşçisi, İşçi Haber."
İstanbul
Orta şiddetli yağmur
7°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,4679 %-0.04
36,6762 %0.23
3.511.629 %2.251
3.057,91 0,15
Ara
İşçi Haber Sendikadan Haberler Sağlık çalışanlarından iş bırakma eylemi: Eziyet yönetmeliğini kabul etmiyoruz

Sağlık çalışanlarından iş bırakma eylemi: Eziyet yönetmeliğini kabul etmiyoruz

Ankara’da Sağlık Bakanlığı önünde bir araya gelen hekimler ve sağlık çalışanları, Aile Hekimliği Ödeme ve Sözleşme Yönetmeliği’ne tepki göstererek basın açıklaması yaptı.

Türk Tabipleri Birliği’nin öncülüğünde düzenlenen eyleme Hekim Birliği Sendikası ve çeşitli sağlık sendikaları ile sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri de destek verdi. 

Hekim Birliği Sendikası İdari İşlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Op. Dr. Çağlar Yıldırım, sağlık çalışanlarının yaşadığı ekonomik sıkıntılara dikkat çekerek şu açıklamayı yaptı: 

“Bizim amacımız Türkiye'de ideal sağlık sektörünün hizmetini kamu eliyle ücretsiz şekilde gerçekleşmektir. En büyük talebimiz sağlıkta şiddetin son bulmasıdır. Biliyorsunuz şu anda havaalanlarına, valiliğe, belediyeye, adliyeye tırnak makasıyla giremezken hastanelere çakı, bıçak en son Kahramanmaraş'ta pompalı tüfekle girilmiştir. Bunu kabul etmiyoruz. Gerekli önlemlerin alınmasını istiyoruz. Şiddeti önleyici önlemlerin alınmasını istiyoruz. Bir diğer durum özlük haklarımız. Türkiye'de en meşakkatli eğitimlerden gelen en meşakkatli sınavları geçen gençliğini kitap sayfalarının arasında bırakan hekim ve sağlık profesyonelleri maalesef bir sonraki ayın 15’inde kaç lira maaş alacaklarını bilmeden çalışmaktadırlar. Anayasal izin hakkımız olan izin hakkımızı kullandığımızda, maaşımızın yarıya yakını kesilmektedir. Bunun dışında anne olduğumuzda, baba olduğumuzda, yakınımız vefat ettiğinde, evlendiğimizde, izin aldığımızda, devletimiz bizim maaşımızı kesmektedir”

"MAAŞLARIMIZIN YAKLAŞIK ÜÇTE BİRİ VERGİLERE TAKILIYOR"

Dr. Yıldırım, “Maaşlarımızın yaklaşık üçte biri vergilere takılmaktadır. Öyle bir sistem düşünün ki, ocak ayında aldığınız maaşı Aralık’ta alamıyorsunuz. Böyle bir sistemde çok büyük bir vergi yükünü tabiyiz. Türkiye'de şu ana kadar 14’e yakın hekim arkadaşımız, sağlık profesyoneli sağlık kurullarında devletin güvencesinin olduğu yerlerde maalesef vefat etmiştir, öldürülmüştür, katledilmiştir. Bizim amacımız Sağlık Bakanlığı'ndaki bürokratların sesimizi duyurmaktadır. Bu kararlara imza atanların birçoğu hekimdir, meslektaşımızdır, hipokrat yeminiyle birbirine bağlı olduğumuz kişilerdir. Sahada çalışan kişiler olarak sorunları biliyoruz, çözümlerini biliyoruz, tedavisini de biliyoruz. Bizlerin olmadığı masalarda, bürokratların almış olduğu popülist yönetmelikleri ve buna dayalı olarak çıkarılan mevzuatları kabul etmiyoruz” ifadelerini kullandı.

Hekim Birliği Sendikası Teşkilatlanmadan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Diş Hekimi Özgür Öz ise Sağlık Bakanlığı’nın masa başında aldığı kararların sahada kabul görmediğini belirterek, “Şu an 2-6 Aralık arası 5 günlük iş bırakma durumu daha gerçekleşti. Yani sahanın sesine kulak vermeyen kendi bildiğini yapan, masa başında alınan hekimliğe müdahale eden kararları sahanın kabul etmesi, hekimlerin kabul etmesi mümkün değil. Reçetemize dokunmayın diyoruz. Buna dokundurtmayız diyoruz. Şuayip Bey’in yakın zamanda yaptığı hayal kırıklığı yaratan bir açıklama var. Bunu buradan dil sürçmesi olarak değerlendirmek istiyoruz. Bir hekim, hekim gibi davranmalıdır. Hekimle konuşurken aldığı eğitimin hakkını vermelidir. Onun dışında üsten bakan yaklaşımlarla istikamet çizilmeye çalışılması doğru değildir. Burada arkadaşlarımız halk sağlığını koruma adına onurlu bir mücadele gerçekleştiriyor. Bunun desteklenmesi lazım. Bu işin yolu, yöntemi baskıcı şekilde masa başında alınan kararları dayatma değil. Sahada bu işi bilen halk sağlığını önemseyen kesimlerle oturup istişare etmektir” ifadelerini kullandı.

"SİSTEM TIKALI OLMASA İŞ BIRAKMA EYLEMİ OLMAZDI"

Sendika adına yapılan açıklamada, hekimlerin sağlık sistemiyle ilgili problemlerin çözümü için yetkililerle iş birliği yapmaya hazır olduğu ifade edildi.

Sağlık Bakan Yardımcısı Dr. Şuayip Birinci’nin “Greviniz sistemi tıkamadı” açıklamasına tepki gösteren sendika üyeleri, tıkanmış bir sistemde çalıştıklarını vurgulayarak, “Bizleri çağırsınlar biz hekimiz hastalığı biliyoruz, tedavisini de biliyoruz. Beraber oturalım masaya, kararları beraber almak için istişarede bulunalım. Sonuçta emin olun ki Türkiye'de sağlıkla hiçbir problem olmayacak sistemi getirmek emin olun bir haftadır. Bir hafta içinde bir çalıştay yapıp idarede bizlerin sesini duyarsa Türkiye'de sağlık sistemiyle alakalı hiçbir problem olmayacağını garantisini vermek istiyoruz. Sendikalı eylem anayasal haktır. Şu ana kadar Türkiye Cumhuriyeti'nde dava açılarak sendikal eylem nedeniyle verilen cezaların iptal edilmediği bir durum yok. Hepsi iptal edilmiştir. Çok ciddi idare anlamında mahkeme ücretleri, avukat ücretleri maliyetler olmaktadır. Bu nedenle ve bir an önce mobbinglere de son verilerek bizim sesimizi duymalarını istiyoruz. Biz hekimler ve sağlık profesyonelleri, yıllardır hastalarımızın derdine derman olmaya çalışırken kendi dertlerimizi hep erteledik. Ancak artık dayanacak gücümüz kalmadı. Sürekli koşan ama bir türlü hedefe varamayan koşucular gibiyiz. İster istemez sormadan edemiyoruz: Hekimler tükenmeden, sağlık sistemi iflas etmeden, bu sorunları çözmek için daha ne kadar bekleyeceğiz? 2-6 Aralık tarihleri arasında gerçekleştirmekte olduğumuz iş bırakma eylemi, çaresizliğimizin değil, çözüm için bir çığlığın ifadesidir. Bu eylemle hem hekimlik mesleğinin onurunu hem de halkımızın hak ettiği sağlık hizmetlerini savunmak için sesimizi yükseltiyoruz. Çünkü bizler bu ülkenin hekimleri olarak artık yalnızca sorumluluklarımızı değil, haklarımızı da korumak için buradayız. Sağlık Bakanının, aile hekimlerinin haklarını savunmak için yasal sendikal haklarını kullandıkları 2-6 Aralık tarih aralığında Isparta’da bir ASM’ye giderek iş bırakma eyleminin uygulanamadığı gibi bir algı yaratmaya çalışmasını yakışıksız bulduk! Bakanlığın mevzuatı masa başında, sahanın ihtiyaç ve beklentilerine kulak tıkayarak “Ben yaptım oldu” mantığıyla hazırlaması hem hekimleri hem de hastaları mutsuz etmiştir! Ülkedeki on binlerce hekim eziyet yönetmeliğinin bu hâliyle kabul edilemez olduğunu her yolla anlattı ve eylemlerle anlatmaya devam ediyor ama Sağlık Bakanlığı hâlâ ‘ama biz şu anda bunu uygulayacağız’ diye dayatmaya devam ediyor. Öte yandan Sağlık Bakan Yardımcısı Dr. Şuayip Birinci hafızalara kazınacak müthiş bir tespitte bulundu. Aile hekimlerine ‘Greviniz sistemi tıkamadı’ dedi. Sağlık Bakan Yardımcısı Şuayip Birinci'ye sesleniyoruz. Sistem zaten tıkalı olmasa on binlerce hekim iş bırakma eylemi yapmazdı. Sağlık çalışanlarının emeğini değersizleştiren, halkın sağlık hakkını ihmal eden bir sistemin sorunlarını görmezden gelmek çözüm değildir.” dedi.