Geçen yıl mayıs ayında yapılan genel seçimlerin ardından yaşanan üzüntüye duyarsız kalmayarak CHP'de adına "değişim" dedikleri bir süreç başlattıklarını vurgulayan Özel, her yönüyle değişerek, tartışarak, kimseyi dışlamadan, vefasızlık etmeden kendilerinden bekleneni yaparak, özeleştiri yaparak ilerlenmesi gerektiğini tartıştıklarını ve hayata geçirdiklerini söyledi.
Sahada bütün belediyeleri eş güdümleyen, eğiten ve denetleyen büyük yapı oluşturduklarını kaydeden Özel, büyükşehirlerin ve büyük ilçe belediyelerinin 3 ayda bir, iller ve ilçeler için 6 ay, beldelerde de yılda bir kez ölçme ve değerlendirmeye tabii tutulacaklarını ve vatandaş memnuniyetini kendi karnelerinden takip edeceklerini anlattı.
Grafiği yukarı doğru gidenlerin, yönetirken şeffaf, adil olanların ve bu yaptıkları kamuoyu tarafından teveccühle karşılananların şüphesiz görevlerine devam edeceğini bildiren Özel, "Bu süreç, eninde sonunda başarıya ulaşmak zorundadır. Kişisel kibir, ihtiras, kurumsal çatışmalar ve her türlü bahane, başarının önünde engeldir ve bu partinin başarıya kilitlenmiş yönetim iradesi tarafından tasfiye edilecektir. Birlikte yürüyenler, kol kola girenler, eleştirenler, kendini geliştirenler, öz eleştiriye değer verenler, kibri değil alçak gönüllülüğü benimseyenler, makamdan güç alan değil aksine makama güç veren, bu gücü halka iletebilenler bu yürüyüşün olmazsa olmaz bileşenleridir." diye konuştu.
Salondakilere belediye başkanlarının desteklenmesi ve denetlenmesi çağrısında bulunan Özel, "Ben Cumhuriyet'in ikinci yüzyılının ilk seçimlerinde bu partinin birinci parti olmasının verdiği güçle, inançla, özgüven ile CHP'nin, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu bu partinin Cumhuriyet'in ikinci yüz yılının ilk genel seçimlerinde iktidar olacağına inanıyorum." ifadesini kullandı.
"GÖREVİNE SON VERME, BİR HESAP SORMA BİÇİMİ DEĞİLDİR"
Olcay Kılavuz'un MHP'deki danışmanlık görevinin sona ermesi ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ile görüşmesi hakkındaki soruya yanıt veren Özel, şu görüşleri paylaştı:
"Elinde bilgi ve belge olan biri var, İçişleri Bakanı. O da CHP'ye değil MHP'ye gidiyor. Görüşmeden sonra MHP'nin önceki dönem milletvekili ve bu seçimde de dördüncü sıradan milletvekili adayı olan birisi grup danışmanıyken görevine son veriliyor. Elinde bilgi ve belgesi olan birisi hangi partiye gidiyor, o partide hangi işlemler yapılıyor ve neler konuşuluyor, nelerin konuşulmasına engel olunuyor? Oraya bakmak lazım. MHP'nin içindeki bazı odaklar, CHP ile kavga etmek istiyorlar. Çünkü MHP, CHP ile kavga etmediğinde içeride bir sorun daha görünür oluyor. Onlar bir düşman yaratmak, kavga etmek ve ilgiyi oraya toplamaya çalışıyorlar."
Buna karşın kendisinin ilgisinin Sinan Ateş'in evlatları ve eşi olduğunu vurgulayan Özel, "O cinayetin üstünü sadece bir ittifak ya da bir partinin içi karışmasın, tartışmalar olmasın diye o cenazeyi yerde bırakan anlayışla ben mücadele ediyorum. Benimle kavga ederek sorumluluklarını gizleyemezler. Bir büyük camiayı, bir partiyi bütün olarak töhmet altında bırakmamak için o partideki konuyla ilişkili kim varsa hesap vermelidir. Bundan birkaç ay önce geçmiş dönem milletvekilinin adı anıldığında da buna kumpas diyorlardı. Dün Sayın Yerlikaya'nın ziyaretinden sonra veya evvelsi gün, görevden alma gerçekleşti. Görevden alma partinin grup danışmanlığı görevine son verme, bir hesap sorma biçimi değildir. Hesabı hepimiz adına mahkemeler sorar." sözlerini sarf etti.
"BU GÖRÜNTÜ BİR DEMOKRASİ GÖRÜNTÜSÜ DEĞİLDİR"
İzmir'de görevli bir hakimin odasında uzun namlulu silahlarla çektirdiği fotoğraflara ilişkin iddialar da sorulan Özel, şunları kaydetti:
"Fotoğraf, Türkiye'nin yargı sisteminin duvara yansımış halidir. Türkiye'de elbette tüm yargı mensuplarını töhmet altında bırakmak istemeyiz. Görünen o ki sadece aldıkları maaş ile yetinmiyorlar. Altındaki Türkiye'de satılan en pahalı araba, ki sorulan soruya 'borsada kazandım' demiş. 'Hakim maaşıyla bunu nasıl aldın?' diye sorulduğunda, 'borsa oynuyorum, orada kazandım' demiş. O araba Türkiye'de satılan en pahalı arabadır. Bir hakimin altında. Duvardaki silahlar ise devlete güveni tesis etmesi gerekenlerin kendisini devlet adına, hepimiz adına silah taşıması gereken ve onlar silah taşıyınca bizim taşımamamız gereken kolluk kuvvetlerinin zimmetli silahlarının bir kişiye zimmetli silahın 15 katını duvarda sergilemektedir. Uzun namlulu silahlar dahil. Bunlar birilerinden aldıkları talimatı yerine getirerek, birileri adına orantısız, kanunsuz ve anayasa dışı güç kullanarak, bu gücün sarhoşluğu ile altlarında pahalı arabaları, arkalarında uzun namlulu silahları ile hepimize meydan okuyorlar.
Bu görüntü bir demokrasi görüntüsü değildir. Bu bir başkaldırı meselesidir. Orada başını kaldıran, onun başını okşayanlardan cesaret alan bir kifayetsiz muhteristir. Bir gün daha o koltukta oturursa, bir gün daha Hakimler ve Savcılar Kurulu tarafından ihraç talebiyle disiplin soruşturması başlatılmazsa, o orada oturdukça Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, nasıl kendi koltuğunda oturacaktır? O yüzden bir an önce HSK'nin harekete geçmesi, gereğini yapması gerekiyor. Hiçbir şey için değil sadece karaya vurmuş denizyıldızlarından bir tanesini denize geriye atmak için. Öyle fotoğrafından ve altındaki arabasından haberdar olmadığımız onlarca, yüzlerce şımarık var, onları şımartan, bu hukuk devletini ortadan kaldıran anlayıştır."
"HAYVAN HAKLARI FONU KURULMASI GEREKİYOR"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, sahipsiz sokak hayvanları hakkında yaptığı açıklama sorulan Özel, "Bir sonraki adımı AKP'nin sunacağı kanun teklifinde görmemek isteriz. Bir sonraki adımın ne olduğu belli. Ama bu bir sonraki adımla kimse kimseyi tehdit etmesin ya da o bir sonraki adıma psikolojik ve toplumsal bir zemin hazırlamaya çalışmasın. Yapılacak iş bugüne kadar devlet iradesiyle bir an önce yapılması gereken ve ertelenen kısırlaştırma kampanyasının 81 ilde, 973 ilçede bir an önce başlatılmasıdır." değerlendirmesinde bulundu.
"Kaynak yok" diyenlere 4 yıl önceki TBMM Araştırma Komisyonu Raporunun 101. sayfasını hatırlattığını belirten Özel, "Hayvan hakları fonu kurulması gerekiyor. Bu fona vergilerden katkı yapılması gerekiyor. At yarışından, Spor Toto'dan, Spor Loto'dan katkı yapılması gerekiyor. Bu fon ile de bir kısırlaştırma yapılması gerekiyor. 'Efendim, yapılan yapılır, yapılmazsa son çare mon çare'. Ölüm son çare değildir. Ölüm denince bu topraklarda herkesin tüyleri diken diken olur. 'Allah gecinden versin' denir. Ölümün vadesini öne çekmek fanilerin işi değildir. Birilerinin kararı ile bu topraklarda milyonlarca canın katledilmesine asla izin vermeyiz." diye konuştu.