ÖZEL HABER- DİLARA ADAK
Profesör Dr. Halil İbrahim Gürcan, özellikle ChatGPT ve DeepSeek gibi yapay zeka araçlarının gazetecilerin iş yükünü nasıl etkileyebileceği, etik riskler ve doğrulama süreçlerine katkıları hakkında çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Gürcan, yapay zekanın medya sektöründeki rolünü, getirdiği yenilikleri ve gazetecilerin karşılaştığı yeni zorlukları bizlerle paylaştı.
Yapay zeka, gazeteciliği nasıl dönüştürüyor?
Yapay zeka, işleri sanki insanlar yapıyormuş gibi yapmasını sağlama olarak ifade edilmektedir. Yapay zekanın gazetecilikte kullanımına temel oluşturacak gelişmeler ve uygulamaların 1980’lerde “bilgisayar destekli muhabirlik” olarak tanımlanan şekilde başladığını görmekteyiz. Yapay zeka haberciliği, veri bankalarındaki bulunan verileri, tanımlanan özelliklerdeki bilgileri buradan çekerek kelimelerin mantıksal bir sıralaması olarak sunan ve çekilen verileri haber haline getiren dijital ortamlardan faydalanma olarak tanımlamaktayız. Yapay zeka, gazetecilerin yerini almak yerine, onları çalışma alanlarında desteklemeye veya tekrarlayan belirli görevleri otomatikleştirmelerine yardımcı olmaktadır.
Yapay zeka çeşitli alanlar arasında bilgi işleyebilir, karar verirken birden fazla ilgisiz düşünce ve anı arasında geçiş yapabilir, soyut düşünebilir, yenilik yapabilir, önceliği olan veya olmayan düşünceler ve fikirler üretebilir.
Yapay zeka, habercilerin çok daha dinamik, kişiselleştirilmiş, izleyici odaklı haberler hazırlamasına olanak tanır; veri kalıplarını inceler, multimedya deneyimleri yaratır ve farklı bir bakış açısıyla olaylar ve hikayeler araştırır. Yapay zeka haberciliği günümüzde, hava durumu, borsaların durumu ve ekonomik göstergeler, depremler gibi olaylara ilişkin verileri anında işleyerek haber halinde sunabilmektedir. Ayrıca belirli olaylara ilişkin binlerce veriyi analiz ederek muhabire haberi için özet bilgiler sunabilmektedir. Ayrıca, haber kuruluşları haberleri yaymak için başta sosyal medya ortamları olmak üzere yapay zeka botlarını kullanmaktadır.
ChatGPT ve Deepseek gibi yapay zeka modelleri arasındaki temel farklar neler?
ChatGPT 4,0, Gemini 1,5, Claude 3,5, Llama 3,1, DALLE 3 yapay zeka araçlarına 20 Ocakta DeepSeek R1 eklendi. Bu araçların gelişimi 1960’lı yıllardan itibaren “makine öğrenimi” olarak üzerinde çalışılan bir konu olup, makinelere yapacakları şeyler hakkında bir öğrenim ortamı sağlayarak sürekli kendini geliştirmesine fırsat sağlamaktır. Bunun nasıl olduğuna ilişkin bir örneği şöyle verebilirim: Google’ın trafik işaretleri, yol vs ile kullanıcıya sorduğu şeylerin arka planında makineye öğrenme imkanı yaratması olmaktadır. Bu bilgi birikimine bağlı olarak 2020’de yapay zekanın web ortamında sunumuyla birlikte bir patlama yaşandı ve habercilik de bu süreçten etkilendi.
Yapay zeka araçları, LLM olarak bilinen büyük dil modellerini kullanarak, büyük miktardaki veri bankaları üzerinde hareket eden önceden eğitilmiş çok büyük bir derin öğrenme modelleri olarak hizmet sunmaktadır. Yapay zeka araçları, insanların sinir ağı gibi, veri bankaları içinde hareket ederek, kullanıcının talep ettiği yazı, metin, illüstrasyon, resim, animasyon ve video gibi içerikleri sunmaktadır.
DeepSeek çok yeni bir araç olup, diğerlerine göre çok daha az bir yatırımla ve 2 yıl gibi kısa bir sürede sunulmuş olup, ABD Nastaq borsasında diğer yapay zeka kurumlarının çok ciddi kayıplar yaşaması, DeepSeek’in bu alanda önemli bir farklılık yaratacağını göstermektedir. Yapay zeka araçlarının ücretli olmasına karşın DeepSeek’in ücretsiz olarak sunulması ve açık kaynak kodlu olması, pekçok kişinin de hemen buna yönelmesine neden olmuştur.
Yapay zeka destekli haber yazımı geleneksel gazeteciliğin yerini alabilir mi?
Yapay zeka destekli haber yazımına ilişkin ABD’deki ve İngiltere’deki büyük haber kuruluşlarında 2017’den itibaren uygulamalar başlamış olup, bu haber kuruluşlarında araştırma-geliştirme departmanları da kurulmuş ve bu sürecin nasıl yürütüleceği ve nasıl etkin şekilde kullanılacağına yönelik çalışmalar yapılmaktadır.
Yapay zeka haberciliğinin, insan muhabirlerin yerini almakta olduğu bir gerçektir. Ancak muhabirlerin ortadan kalkacağını söylemek mümkün değildir. Haber merkezlerinde insan muhabirlerde çalışacak ama bunların sayısı azalacaktır. Muhabirler ve editörler, yapay zeka kullanarak haber konuları üretip bunların haber yazımını robot makinelere yaptırabilmektedir.
Şu anki öngürüye göre, haber merkezlerinde çalışan insan muhabirlerin sayısında ciddi bir azalış olacak, ancak tamamen ortadan kalkmayacaktır.
Deepseek’in sunduğu yenilikler yapay zeka sektöründe neyi değiştirebilir?
DeepSeek çok yeni olup, ne tür yenilikle getireceğini bekleyip görmek gerekmektedir. Örneğin, ben, evvelki gün DeepSeek’i giriş hesabı oluşturamamıştım. Dün hesap oluşturup girip birkaç deneme yazı yazdırmış, ChatGPT ve Gemini ile de karşılaştırmıştım. Yapay zeka araçları her seferinde bir öncekinden farklı yanıtlar verebilmektedir. Bu farklı yapay zeka araçlarında da farklıların ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Çünkü soruya ilişkin yapay zeka aracının ulaşıp bilgileri derlediği veri tabanları birbirinden farklı olabilmektedir. Ayrıca, kelime işleme teknolojisi ile aynı yapay zeka aracı, her seferinde kelimeleri farklı şekillerde sunabilmekte ve bu da farklı seferlerde farklı metinlerle karşılaşmayı mümkün kılmaktadır. DeepSeek’in ve başka yapay araçların bize sunacaklarını izleyip görmek gerekiyor. Artık dijital değişim o kadar hızlı oluyor ki! Bunu takip edip görmek gerekiyor.
Sosyal medyada yapay zeka ile üretilen içerikler bilgi kirliliğini artırıyor mu?
Sosyal medyada sürekli yeni içerikler üretip, izler kitleyi muhafaza etmek ve beğeni almak arzusu, içerik üretiminde yozlaşmaya neden olmaktadır. İçerik olarak o kadar garip, tuhaf, saçma konular ele alınmaktadır ki, insanın bunlara inanası gelmiyor! Ama şu var ki, sosyal medyada sürekli bir içerik üretmezseniz, bir yenilik yaratmazsanız, bir farkındalık oluşturmazsanız, izler kitlenizi kaybetmeniz çok kolaydır. Bu da sosyal medya içerik üreticisi olarak tanımlanan kitlenin, acımasız şekilde, doğruluğu test edilmemiş, yalan yanlış, manipülatif, provokasyon ve dezenformasyonlu içerikler üretmesine neden olmaktadır. Bunlar sosyal medyadaki kolay paylaşım olanaklarıyla, kartopu şekilde çok kısa sürede binlerce kişi tarafından paylaşılarak “doğru içerik” olarak kabul edilmektedir.
Yapay zeka, haber doğrulama süreçlerinde nasıl bir rol oynayabilir?
Haberlerde geçen bilgilerin en az 2 ya da 3 kaynaktan doğrulanması bir zorunluluktur. Medya kuruluşlarında haberlerin doğru olması bir etik zorunluluk olup, bununla ilgili muhabir ve editörler sorumluluk almaktadır. Yapay zeka ile haber için toplanan bilginin doğrulanması daha kolay gerçekleşmekte olup, haberde geçen kişi, kurumların ya da grafik ve görsellerin doğrulukların sağlanması çok daha kısa sürede ve başka veri tabanlarından sağlanan bilgilerde teyit edilebilmektedir. Muhabirin bir olay yerinden görgü şahitlerinden ve kurumsal açıklamalardan edindiği bilgilerle haberini yazmasındaki doğrulama süreçleri, yapay zekadan elde edilen verilerin doğrulama süreçlerine gösterilecek etik yaklaşımlar ve yapay zekayı etkin kullanımla ilgili olmaktadır.
Şu var ki yapay zeka, toplanan verilerin kontrolünün sağlanması, doğruluğunun teyit edilmesini daha da kolaylaştırmaktadır. Ayrıca, borsa, deprem, hava durumu gibi bilgiler kurumların veri tabanlarından çekilmesi nedeniyle doğrulukları kurumsal düzeyde teyit edilmiş durumdadır.
Yapay zeka ile üretilen haberler etik açıdan ne gibi riskler barındırıyor?
İnternet üzerinde çalışan içerik botları, sürekli içerik üretmekte olup, belirli konularda, özellikle siyasi ve uluslararası politikalarda içerik üreterek sosyal medya ortamlarında yaymaktadır. Gazetecilerin yapay zeka kullanırken topladığı verilerin botlar tarafından üretilip üretilmediğine bakmalı ve farklı kaynaklardan teyit etmelidir. Savaş, mülteci, terörist eylemler, iç siyaset gibi konularda, provokasyon amaçlı içerik botları tarafından üretilen haber ve fotoğraflar dolaşıma sokulmakta olup, bunlarda medya kuruluşları ve haber ajansları da olumsuz etkilenebilmektedir. Çok yakın zamanda Suriye’deki olaylarda buna ilişkin ciddi haber yanıltmaları yaşanmıştır.
ChatGPT ve Deepseek gibi yapay zeka araçları gazetecilerin iş yükünü azaltıyor mu, yoksa tehdit mi oluşturuyor?
Yapay zeka araçları gazetecilerin iş yükü azaltmakta ve hatta gazetecilere duyulan istihdamı da azaltmaktadır. Eskiden haber merkezlerine muhabirler haberlerini yazıp teslim etmeye gelir, diğer zamanlarda haber peşinde koşar, görüşme yapar, röportajlara giderdi. Günümüzde muhabirlerin birçoğu haber merkezinden çıkmadan, haberi ile ilişkili görüşmeleri yapabilmekte, yapay zekadan bilgi toplayabilmekte, sosyal medyadan fotoğraf ve video sağlayabilmektedir. Yapay zeka gazetecilik açısından bir tehdit oluşturmaktadır. Gelecekte haberci sayısında ciddi azalmalar yaşanabilecektir.
Yapay zeka, gazetecilikte tarafsızlığı artırabilir mi?
Yapay zeka ile yalnızca muhabir değil, haber tüketicileri de kolay yoldan istedikleri bilgiye ve habere erişebilme imkanı yaratmış ve yakın zamanda haber tüketicileri için yeni olanakların da yaratılacağı görülmektedir. 1995’lerde “haberde kişiselleştirme” olarak gelişen durumun yapay zeka ile çok farklı uygulamalarının ortaya çıkması çok yakındır. Yapay zeka, habercilikte tarafsızlığı değil belki ama, haber tüketicilerinin çok farklı kaynaklara erişip haberin doğru ve tarafsızlığını denetleyebileceği imkanlar sunacağı açıktır. Yapay zeka kendisinden istenilen bilgiyi çeşitli veritabanlarından sağlayan ve kelimeleri bir öngörü ile peşpeşe dizen bir yapıda olup, bunun tarafsızlık sağlaması konusunda bir yeteneğinin olmasını söylemek zordur.
Önümüzdeki yıllarda yapay zekanın medya sektöründeki rolü nasıl şekillenecek?
Haber merkezlerinde dönüşüm başladı! Artık daha az muhabirle daha fazla bilgi içeren haberler üretebilmek ve bunu kısa zamanda yapabilmek mümkün. 2020 sonrası haber merkezlerinde ciddi dönüşüm yaşanmakta olup, bunun süreceği açıktır.