"Haberin İşçisi, İşçi Haber."
İstanbul
Parçalı az bulutlu
13°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
34,1954 %-0.01
36,7938 %0.1
2.573.808 %4.091
2.920,39 -0,17
Ara
İşçi Haber Gündem Dünyaca ünlü keman virtüözü Cihat Aşkın kendisini ”kültürlerarası müzik ulağı” olarak tanımlıyor:

Dünyaca ünlü keman virtüözü Cihat Aşkın kendisini ”kültürlerarası müzik ulağı” olarak tanımlıyor:

”Kendimi ’ulak’ gibi hissediyorum, kültürlerarası mesaj taşıyan eski zaman ulakları gibi. Aldığımız bir haberi, bilgiyi onlar nasıl at üzerinde götürürse biz de sahnelerden sahnelere götürüyoruz” ”Hayatta en önemli önceliğim iyi insan olabilmek. Müzik ya da yaptığımız bir meslek bizim için araç olmalıdır. O aracı kullanarak mesleğimizi en iyi şekilde icra etmeliyiz ve iyi insanlığa, yüksek ülküye doğru giden bir yola sahip olmalıyız”

EDİRNE (AA) CİHAN DEMİRCİ Dünyaca ünlü keman virtüözü, besteci ve akademisyen Cihat Aşkın, müziği iyi insan olabilme yolunda bir araç olarak gördüğünü, kendisini, kültürler arasında mesaj taşıyan bir ulak gibi hissettiğini söyledi.

Cihat Aşkın Gençlik Atölyesi'nin (CAGA) akademi çalışması için bulunduğu Edirne'de, AA muhabirine açıklamada bulunan Aşkın, müzik aşkının küçük yaşlarda başladığını söyledi.

İlk bestesini 8 yaşında yaptığını, müziği çok sevdiğini gören anne ve babasının kendisine mandolin hediye ettiğini anlatan Aşkın, "Sevinçten havalara zıpladım o zaman. İlkokul öğretmenim bana mandolini 3 notayla öğretti, başladım ve sonra kendim devam ettim." dedi.

İlkokulun ardından konservatuvara gittiğini, daha sonra Londra'da yüksek lisans ve doktora yaparak memlekete döndüğünü aktaran Aşkın, İstanbul Teknik Üniversitesinde araştırma görevlisi olarak akademik kariyerine devam ettiğini dile getirdi.

Bir keman solisti olarak 11 yaşında ilk konserini verdiğini aktaran Aşkın, şöyle devam etti:

"11 yaşımdan bu yana sahnelerdeyim. İlk konserimi rahmetli hocamız Ayhan Turan; asıl hayatın, dersin, sınavın sahne üzerinde olduğunu söylerdi. Bizi çok küçük yaşlarımızdan itibaren arkadaşlarımla beraber sahne üzerine itti. 35 aylık kemancıyken, öğrenciyken ilk konserimi İstanbul'da okulumuzun konservatuvar salonunda verdim. Öğrenci konserlerinin dışında AKM'de her sene 34 konserimiz olurdu. Orada yetiştik. Sahne üzerinde yetişmenin çok güzel bir özelliği var."

O yıllardan bu yana elde ettikleri deneyimleri genç müzisyenlere aktardığını ifade eden Aşkın, 20 yıldır devam ettirdiği gençlik atölyesinde yüzlerce müzisyenin yetiştiğini dile getirdi.

Köy meydanları ve dünya liderleri...

Avustralya kıtası hariç dünyanın bütün kıtalarında konser verdiğini, her ülkenin kendisine ait bir kültürü ve seyircisi olduğunu gördüğünü ifade eden Aşkın, şunları kaydetti:

"Gittiğimiz yerlerde hem onların kültürünü öğreniyoruz hem de kendi kültürümüzü yansıtıyoruz. Bu tabii büyük bir emek gerektiriyor. Ben kendimi 'ulak' gibi hissediyorum, kültürlerarası mesaj taşıyan eski zaman ulakları gibi.

Aldığımız bir haberi bir bilgiyi onlar nasıl at üzerinde götürürse biz de sahnelerden sahnelere o bilgiyi, kültürü götürüyoruz. Dünyanın dört bir yanında Türk kültürünün bütün eserlerini icra etmekten başka, Türkiye'mizde de dünyanın bütün kültürlerini rahat bir şekilde icra ettim."

"Köy meydanlarında ve dünya liderlerinin geldiği konserlerde çalmak benim için unutulmazdı" diyen Aşkın, şunları kaydetti:

"Her konser bir anı taşıyor. Tam saymadım ama hayatım boyunca yaklaşık 4 bin konser verdim. Beste anlamında önce keman için eserler vermeye başladım daha sonra arkadaşlarımın yapmış olduğu kısa metrajlı filmler üzerine film müzikleri yaptım. Sonra bunu hobi olarak geliştirdim, ses ve orkestra için bazı eserler yazdım.

En son yazdığım eser Kalan Müzik'in rahmetli kurucusu, çok sevgili dostumuz Hasan Saltık'ın 20 yıl boyunca özel isteği oldu. Şeyh Bedreddin Destanı'nı müziklendirdim, kendisine gösterdim."

Usta virtüöz, müzikle ilgili duygularını ise şu sözlerle ifade etti:

"Hayatta en önemli önceliğim iyi insan olabilmek. Müzik ya da yaptığımız bir meslek, bizim için araç olmalıdır. O aracı kullanarak mesleğimizi en iyi şekilde icra etmeliyiz ve iyi insanlığa, yüksek ülküye doğru giden bir yola sahip olmalıyız." ifadelerini kullandı.















Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *