KAYSERİ (AA) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Şehirlerin de engelliler için uygun olması lazım. Onun da gezmesi lazım, onun da sinemaya, parka, eğlenmeye gitmesi lazım. Engelli oldu diye onu eve hapsedemeyiz." dedi.
Çeşitli programlara katılmak için kente gelen Kılıçdaroğlu, Kadir Has Kültür Merkezi'ndeki Engelsiz Yaşam Buluşmaları etkinliğinde yaptığı konuşmada, haksızlığa uğrayanların, sesini duyurmak isteyenlerin kendisini bulmasını isteyerek onların sözcüsü olacağını söyledi.
Kılıçdaroğlu, engellilerle ilgili gerekli düzenlemelerin anayasada yer aldığını belirterek "Anayasada 'Engeliler özel olarak korunur.' diyor, 'Engellilerin hakları teslim edilir.' diyor. Daha ne desin anayasa, 'Engellilere her türlü eğitim verilir.' diyor. Kanun böyle, anayasa böyle, peki yapmayanlar kim? Yapmayanlar bizim oy verdiğimiz, iktidara getirdiğimiz hükümetler, bunlar yapmıyorlar, sorun oradan çıkıyor zaten. Karar verirken, sorunu çözerken, tartışırken mutlaka engelli ailelerin temsilcilerinin orada olması gerekiyor. Bir evladımız geldi, 'Yardım yapmıyorlar.' Neden, yardım almak için illa bir siyasi mi bulması lazım, siyasi torpil mi bulması lazım. Böyle bir rezalet olabilir mi?" diye konuştu.
Engellilerin eğitiminin kreşten başlaması gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, engelli çocukların kreşlerde sosyalleşmesinin önemli olduğunu dile getirdi.
Kılıçdaroğlu, engelli çocukların eğitim sorununa değinerek "40 saat ders alması gerekiyor, 2 saat alıyor. Bu ne demektir, engelliliğe süreklilik kazandırmak demektir. 40 saat verirseniz süreklilik kazandırmazsınız, o çocuk bilinçli olur." ifadelerini kullandı.
"Engelli oldu diye onu eve hapsedemeyiz"
Engelli evlat sahibi ailelerin kendilerine bir şey olduğunda çocuklarının geleceği konusunda kaygılı olduklarına dikkati çeken Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"Şehirlerin de engelliler için uygun olması lazım. Onun da gezmesi lazım, onun da sinemaya, parka, eğlenmeye gitmesi lazım. Engelli oldu diye onu eve hapsedemeyiz. Sosyal devlet, fakirin, fukaranın, garibanın yanında duran devlet demektir. Biz öyle miyiz acaba? Hükümetlerin bu sorunları çözmesi lazım. Eğer bu sorunları çözmüyorsa sizlerin hükümete hesap sormanız lazım. İşitme engelli var, görme engelli var, bedensel engelli var, eğitimle bunların büyük kısmı çözülebiliyor. Bizim Avcılar Belediye Başkanımız engelli, gidin Avcılar'da kime sorun alkışlıyor. Kollarının olmaması onun çalışmasına engel mi? Hayır. Bütün belediye başkanlarıma söyledim, fakir mahallelerden başlayarak bütün mahallelere kreş açın dedim. Anne güven içinde getirsin çocuğunu kreşe teslim etsin. O da taziyeye gidebilir, o da düğüne, bir komşusuna gidebilir. Bu devlet için çok mu zor, değil. İstanbul'a 150 tane kreş açacağız. Ankara'da açıyoruz. Nerede belediyemiz varsa bol miktarda ama fakir mahallerden başlayın dedim, pozitif ayrımcılık yapın dedim. Anne baba rahat etsin, çocuğu iyi bir eğitim alsın."
Kılıçdaroğlu, Aile Destekleri Sigortası'nı çıkaracaklarını anlatarak "Bu aileler devletten düzenli banka üzerinden yardım alırlar. Devlet dışında hiç kimse bu ailelerin fakir, yoksul olduğunu bilmez. Sağ elin verdiğini sol el görmez. Biz Allah'ın izniyle yapacağız. Aile Destekleri Sigortası'nı çıkaracağız, hiçbir anne evladını yatağa aç yatırmayacak. Aile Destekleri Sigortası Kanununu çıkaracağız, parayı ev kadınının hesabına yatıracağız. Ev kadını emekli gibi, memur ve işçi gibi düzenli aylığını çekecek, evinin rızkını sağlayacak, onu ele güne asla muhtaç etmeyeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.
"Her aile onuruyla bu ülkede yaşayacak"
CHP iktidara gelirse sosyal yardımların kesileceğine dair söylentilerin ortaya atıldığını belirten Kılıçdaroğlu, CHP'li belediye başkanları için de bunların söylendiğini, tam tersi hiçbir yardımın kesilmediğini ve her aileye düzenli yardım yapıldığını ifade etti.
Kılıçdaroğlu, CHP'li belediyelerin yaptıkları yardımları Türkiye genelinde kurumsal hale getirmeyi amaçladıklarını dile getirerek "Hiçbir aile, 'Devlet bana bakmıyor, sosyal devlet beni görmüyor.' demeyecek. Devlet onu görecek, yoksulluğunu giderecek ve her aile onuruyla bu ülkede yaşayacak. Bunu yapacağız, bundan emin olmanızı isterim." dedi.
Ailede bir engelli varsa engelli çocuk için de ayrıca yardım yapılacağını aktaran Kılıçdaroğlu, devletin o çocuğun eğitimini finanse edeceğini söyledi.
Kılıçdaroğlu, engelli çocuğuna veya evde yaşlı birisine bakmak zorunda olan anneyi de devletin sigortalı yapacağını, vakti gelince emekli olacağını ve her eve huzur geleceğini savundu.
Hiç geliri olmayan ya da düşük gelirli bir ailenin çocuğuna yurt imkanı sağlanacağını bildiren Kılıçdaroğlu, gerekirse burs da sağlanacağını söyledi.
"Torpili olan değil, olmayan işe alınacak"
Kılıçdaroğlu, yardım yapılırken parti, kimlik ve inanç ayrımı yapılmasının insanlık dışı bir görüş olduğunu vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İnsansak, insanı seviyorsak, görüşü, kimliği, yaşam tarzı, inancı ne olursa olsun herkese bakacağız. Belediye başkanlarıma söylemişim, bulunduğunuz beldede, belediyede cami, cem evi, kilise, havra ne varsa, insanlar nerede Allah'a ibadet etmek istiyorlarsa orayı tertemiz yapacaksınız. İnsanlar gidecek ibadetlerini yapacak. Ayrım yapmayacağız. Bizim ülkemizde insanlar arasında ayrım yapmak doğru bir şey değildir. Yoksulluk kader değildir, bir kişi işsizse o onun kaderi değildir, yanlış politikalar nedeniyle o kişi işsizdir. Bunun düzelmesi lazım. Kayseri'de 2019 yılında 43 bin 198 hane sosyal yardım alıyor. 2020 yılında 67 bin hane artmış, 110 bin 446 hane sosyal yardım alıyor. Bu ciddi bir sorundur, bunun giderilmesi lazım. Bir sözüm daha var, devlet eğer memur veya işçi alırsa önce bu Aile Destekleri Sigortasından yardım alan ailelerin çocuklarını alacak. Torpili olan değil, olmayan işe alınacak. Böylece sosyal dengeyi sağlamış olacağız."
Bu ülkenin kaderini değiştireceğini ve bu konuda kararlı olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, oy versinler, vermesinler, her eve huzuru getireceğini, hakkı, hukuku ve adaleti sağlayacağını dile getirdi.
Devletin dininin adalet olduğunun altını çizen Kılıçdaroğlu, "Eğer siz adaleti yok ederseniz, devletin dibine dinamit koyarsınız." şeklinde konuştu.
Konuşma öncesi İzmir Otizm Orkestrası ve Korosu (İZOT) İzmir Marşı'nı ve bazı eserleri seslendirdi.
Down Sendromu Derneği Öz+1 Öz Savunucu Grubu üyesi down sendromlu İrem Arslan, etkinlikte öz savunuculuğun ne olduğunu ve yaptıklarını anlattı.
Engelli çocuk annesi Ayşe Ülkü Özcan ise down sendromlu oğlunun mektubunu ve yazdığı şiiri okudu.
Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu da belediye olarak kentte engellilere yönelik yaptıklarını anlattı, bu projelerin tüm Türkiye'ye yayılmasını hedeflediklerini belirtti. Kendisinin de otizmli bir çocuk annesi olduğunu aktaran Çerçioğlu, ailelerin yaşadıkları zorlukları yakından bildiğini dile getirdi.
Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerliioğlu ise kendisinin iki kolu protez olan bir engelli olduğunu söyleyerek, Avcılar'da engellilere yönelik yapılan çalışmalar hakkında bilgi verdi.
