Son yıllarda sosyal medyada yayılan asılsız iddialar, aşıların güvenilirliği konusunda toplumda tereddütler yaratıyor. Ancak bilimsel veriler ve sağlık otoriteleri, aşıların insanlık tarihinin en etkili halk sağlığı araçlarından biri olduğunu defalarca kanıtladı. İşte aşılar hakkındaki yaygın yanılgılar ve bilimsel gerçekler…
Yanılgı 1: Aşılar Otizm Riskini Artırır
Gerçek:
1998 yılında Andrew Wakefield adlı bir doktorun, aşılar ile otizm arasında bağlantı olduğunu iddia ettiği çalışma, bilimsel sahtekarlık olarak tespit edildi ve makale geri çekildi. Bugüne kadar yapılan yüzlerce çalışma (DSÖ, CDC ve Harvard gibi kurumların araştırmaları dahil), aşıların otizmle hiçbir bağlantısı olmadığını doğruluyor. Örneğin, 650 bin çocuğun katıldığı 2019 tarihli bir Danimarka araştırması, bu iddiayı kesin olarak çürüttü.
Yanılgı 2: Aşılar Zararlı Kimyasallar İçerir
Gerçek:
Aşılarda bulunan alüminyum, cıva (tiyomersal) veya formaldehit gibi maddeler, eser miktarda ve vücut için zararsız seviyelerdedir. Örneğin, bir bebek günde anne sütünden aldığı alüminyumun 10 katını doğal yollardan tüketir. Tiyomersal ise 2001’den beri çocuk aşılarının çoğundan çıkarıldı. Bilimsel veriler, bu maddelerin aşı dozlarında güvenli olduğunu gösteriyor.
Yanılgı 3: Doğal Bağışıklık Aşıdan Daha İyidir
Gerçek:
Hastalığı geçirerek kazanılan bağışıklık, bazı durumlarda aşıya göre daha uzun süreli olabilir. Ancak bu yaklaşım, ölüm veya ciddi komplikasyon riskini beraberinde getirir. Örneğin, kızamık hastalığı beyin iltihabına yol açabilirken, aşılar bu riski sıfıra yakın oranda önler.
Yanılgı 4: Aşılar Gereksiz, Çünkü Bazı Hastalıklar Yok Oldu
Gerçek:
Aşılar sayesinde çiçek hastalığı 1980’de tamamen ortadan kaldırıldı, çocuk felci vakaları %99.9 azaldı. Ancak aşılama oranları düşerse, bu hastalıklar hızla geri gelebilir. Örneğin, 2019’da aşı kararsızlığı nedeniyle dünya genelinde kızamık vakaları %556 arttı.
Yanılgı 5: COVID-19 Aşıları DNA’mızı Değiştirir
Gerçek:
mRNA aşıları (BioNTech, Moderna), hücre çekirdeğine ulaşamaz ve DNA ile hiçbir etkileşime girmez. Yalnızca bağışıklık sistemine virüsü tanıtmak için geçici bir protein üretimini tetikler. Bu süreç, birkaç gün içinde vücuttan tamamen silinir.
Bilimsel Veriler Ne Diyor?
Dünya Sağlık Örgütü’ne (DSÖ) göre, aşılar her yıl 2-3 milyon çocuğun hayatını kurtarıyor.
Aşıların yan etkileri çoğunlukla hafif (ateş, ağrı) ve geçicidir. Ciddi yan etki oranı ise milyonda 1 seviyesindedir.
Johns Hopkins Üniversitesi’nin 2023 raporuna göre, COVID-19 aşıları dünya çapında 20 milyon ölümü engelledi.
Neden Yanlış Bilgiler Yayılıyor?
Sosyal medyada dikkat çekmek veya ekonomik çıkar sağlamak isteyen kişiler, sansasyonel iddialarla korku yaratıyor. Ancak bilim insanları, aşıların güvenliğini sürekli denetliyor. Örneğin, ABD’de VAERS ve Avrupa’da EudraVigilance gibi sistemler, aşı sonrası tüm şüpheli reaksiyonları izliyor.
Neye Güvenmeliyiz?
Aşılar, 200 yılı aşkın süredir milyarlarca insanın hayatını kurtaran en güvenilir tıbbi müdahaledir. Karar verirken sosyal medya söylentilerine değil, DSÖ, CDC veya T.C. Sağlık Bakanlığı gibi kurumların verilerine başvurun. Unutmayın ki aşı tereddüdü sadece bireyi değil, toplumu da risk altına sokar.
Kaynak: Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), T.C. Sağlık Bakanlığı, Johns Hopkins Üniversitesi, Sabah