Ana muhalefet partisi olan Muhafazakar Parti ise oyların yüzde 41,4’ünü alarak 144 milletvekilliği kazandı. Seçimlerde üçüncü sırada yer alan Quebec Bloku Partisi ise yüzde 6,4 oy oranına ulaştı.
Oy sayımının tamamlanmasıyla birlikte, Liberal Parti'nin üst üste dördüncü kez seçimleri kazandığı kesinleşti. Parti en son 2015 yılında parlamento çoğunluğunu elde etmişti. Bir önceki seçimde ise Liberal Parti 160, Muhafazakar Parti 119, Quebec Bloku 32 ve Yeni Demokrat Parti 25 sandalye kazanmıştı.
Carney: Kanada’yı satın alıyoruz
Başkent Ottawa’da seçim zaferini değerlendiren Başbakan Mark Carney, dikkat çeken ifadeler kullandı. Carney konuşmasına, “Kim benimle birlikte Kanada için ayağa kalkmaya hazır? Ve kim Kanada’yı güçlü şekilde inşa etmeye hazır?” sözleriyle başladı.
ABD Başkanı Donald Trump’ın Kanada’yı “51. eyalet” olarak tanımlayan açıklamalarına tepki gösteren Carney, “Başkan Trump, ABD’nin bize sahip olabilmesi için bizi parçalamaya çalışıyor. Bu asla ama asla olmayacak.” ifadelerini kullandı.
Carney, tüm Kanada vatandaşlarına hitaben yaptığı konuşmada, “Nerede yaşarsanız yaşayın, hangi dili konuşursanız konuşun, nasıl oy verirseniz verin, Kanada’yı evi olarak gören herkesi temsil etmek için elimden geleni yapacağım.” dedi.
carney: ABD ile eski ilişki sona erdi
Başbakan Carney, ABD ile entegrasyona dayalı geçmiş ilişkinin sona erdiğini ve Kanada'nın artık yeni bir yön belirlemesi gerektiğini vurguladı. Açık küresel ticaret sisteminin sona erdiğini dile getiren Carney, “ABD ihanetinin şokunu atlattık ama aldığımız dersleri asla unutmamalıyız.” ifadelerini kullandı.
Carney, Trump ile yapılacak görüşmelere atıfta bulunarak, “İki egemen ulus olarak gelecekteki ekonomik ve güvenlik ilişkilerimizi masaya yatıracağız. Ancak şunun bilincindeyiz: Kanada’nın ABD dışında da birçok seçeneği var.” dedi. Avrupa, Asya ve diğer bölgelerdeki güvenilir ortaklarla ilişkileri güçlendirmeyi planladıklarını belirten Carney, “Eyaletler, bölgeler ve yerli halklarla birlikte yeni ticaret ve enerji koridorları kurmanın zamanı geldi.” diye konuştu.
Konuşmasında iç politikaya da değinen Carney, yerli halklarla birlikte geçmişle yüzleşildiğini, evrensel kamu sağlık hizmetlerinin oluşturulduğunu ve krizler karşısında birleşildiğini ifade etti. “Kanada’yı satın alıyoruz. Bu ülkenin sunduğu her şeyi yeniden keşfediyoruz.” diyen Carney, konuşmasını “Yaşasın Kanada!” sözleriyle tamamladı.
Carney kimdir?
Kanada'nın kuzeyinde yer alan Fort Smith kasabasında 1965 yılında doğan Mark Carney, Harvard Üniversitesi’nde ekonomi eğitimi aldıktan sonra Oxford Üniversitesi’nde yüksek lisans ve doktorasını tamamladı. Kariyerine ABD merkezli yatırım bankası Goldman Sachs’ta başlayan Carney, 2008-2013 yılları arasında Kanada Merkez Bankası Başkanlığı yaptı.
Liberal Parti'nin lideri ve Başbakan Justin Trudeau'nun istifasının ardından, 9 Mart’ta parti başkanlığına seçilen Carney, 14 Mart’ta ülkenin 24’üncü Başbakanı olarak yemin etti. Göreve gelir gelmez erken seçim kararı alan Carney, ülkeyi 28 Nisan'da sandık başına götürdü.
Trump etkisi seçim kampanyasını nasıl şekillendirdi?
Seçim süreci boyunca ABD Başkanı Donald Trump’ın açıklamaları, Kanada’daki siyasi atmosferi büyük ölçüde etkiledi. Carney, seçim kampanyasını Trump’a karşı duruş üzerine kurarken, ana muhalefet lideri Pierre Poilievre, ekonomi, göç, konut sıkıntısı ve vergiler gibi iç meseleleri ön plana çıkardı.
Uzmanlar, Poilievre'nin Trump’ın göç politikalarına benzer söylemleri nedeniyle bazı çevrelerce "mini Trump" olarak nitelendirildiğini ve Trump’a karşı güçlü bir alternatif olarak görülmediğini belirtiyor.
Kaynak: AA