EDİRNE (AA) Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, "Cami ve mescitlerimiz, Beytullah'tır yani Allah'ın evidir. İslam'ın nişanesi, tevhidin merkezi, vahdetin gür sedasıdır." dedi.
Erbaş, Edirne'deki Selimiye Camisi'nde irat ettiği hutbede bereket ve hidayetin kaynağı ilk mabedin Kabe olduğunu söyledi.
Yeryüzündeki her mescit ve camiyi Kabe'nin birer şubesi olarak niteleyen Erbaş, şöyle konuştu:
"Cami ve mescitlerimiz, Beytullah'tır yani Allah'ın evidir. İslam'ın nişanesi, tevhidin merkezi, vahdetin gür sedasıdır. Şehirlerimizin kalbi, hayatımızın merkezidir. İlim, irfan ve hikmet menbaıdır. Resuli Ekrem'in ifadesiyle cami ve mescitler, Allah katında beldelerin en sevimli olan mekanlarıdır.
Kardeşlerim, cami ve mescitlerimiz, Kabe'ye, Mescidi Nebevi'ye ve Mescidi Aksa'ya duyduğumuz vefanın göstergesidir. Bizler Allah kelamıyla burada tanıştık. Peygamber varisleriyle burada buluştuk. Rahmani ve nebevi terbiyeyi burada aldık. Adap ve erkanı burada öğrendik. Birlik ve beraberliği, kardeşlik ve vefayı burada kuşandık."
Cami inşa etmenin önemine vurgu yapan Erbaş, "Cami inşa etmek önemlidir ancak asıl önemli olan, camilerimizi varlığımızla imar etmektir. Zihinlerimizi ve gönüllerimizi caminin huzur iklimi ile buluşturmaktır. Kadını, erkeği, çocuğu, genci ve yaşlısıyla camilerimizi şenlendirmektir. Rabbimize ve birbirimize vefayı irfan mektebi camilerimizde pekiştirmektir." diye konuştu.
Erbaş, bugün kutlanmaya başlanan Camiler ve Din Görevlileri Haftası'nın bu yılki temasının "Cami, din görevlileri ve vefa" olduğunu hatırlattı.
Haftanın hayırlara vesile olmasını dileyen Erbaş, hutbesini şöyle tamamladı:
"Hafta vesilesiyle camilerimizin hayatımızda ve gönül dünyamızdaki yerini yeniden idrak edeceğiz. Ömrünü din hizmetine adayan vefa erlerini, fedakar hocalarımızı, hademei hayratı, camileri imar, inşa ve ihya eden aziz milletimizi rahmet ve minnetle yad edeceğiz. Camiler ve Din Görevlileri Haftası'nın hayırlara vesile olmasını yüce Rabbimizden niyaz ediyorum.
Peygamberimiz cami ve cemaate vefanın önemini 'Bir kişinin sürekli mescide, camiye gittiğini görürseniz onun imanına şahitlik edin.' buyurarak ne güzel müjdeliyor. Aziz kardeşlerim, hutbemi İstiklal Marşı şairimiz Mehmet Akif Ersoy'un İstiklal Marşı'nın içine koyduğu şu güzel dua ile bitiriyorum. 'Ruhumun senden, İlahi, şudur ancak emeli. Değmesin mabedimin göğsüne namahrem eli. Bu ezanlar ki şehadetleri dinin temeli ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli."
Erbaş, hutbenin ardından dua etti ve cuma namazını kıldırdı.