Başarısının, tutkunu olduğu işi yapmakla ilgili olduğunu belirten Tuna, daha çok araç tasarımına "hayat vermeyi" hedefliyor.
Levent Tuna, Türkiye ve Almanya'daki başarı hikayesi ve çalışmalarına ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, Bulgaristan göçmeni bir ailenin çocuğu olarak 1987'de Eskişehir'de doğduğunu belirterek, "Ailem kerestecilik yapıyordu. Kerestecilikte nakliye için kullandıkları taşıtlar kendimi bildim bileli beni cezbetmiş ve dikkatimi çekmiştir. Çocukken çizilmiş araç resimlerim vardı. Ailemizden de çizim konusunda doğal yetenekli insanların olması bana yaradı." diye konuştu.
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi'nde eğitim aldığını anlatan Tuna, üniversiteye yetenek sınavı ile öğrenci alınması ve eğitiminin güzel sanatlar temelli olmasının iş hayatında çok faydasını gördüğünü ifade etti.
İlgili haberi okumak için tıklayın
Ford Almanya'ya gelmeden önce farklı ülkelerden teklifler aldığını aktaran Tuna, "Ford markasını seviyor olmam, uzun yıllardır tasarım DNA'sı üzerinde çalışmam sebebiyle Ford'un Almanya Tasarım Stüdyosu bana her zaman daha sıcak gelmişti. Burası girmesi zorlu, çalışması da bir o kadar keyifli bir stüdyo. Stüdyoya girebilmek için öncelikle ne kadar yetenekli olduğunuzu gösteren tasarımlarınızdan oluşan dosya gönderiyorsunuz. Ford'da 7 yıl çalışmama rağmen bir sürü mülakattan geçtim." ifadelerini kullandı.
Ford'un Supervan projesinde finalistlerden biriyim
Levent Tuna, Supervan'ın uzun yıllardır beklenilen bir proje olduğunu aktararak, "Yaklaşık 40 yıldır pist aracı olarak kurgulanan Supervan, tarihinde ilk defa benim tasarımımla offroad bir araç olarak üretilecek." dedi.
Tuna, Ford'un Supervan projesinde finalistlerden biri olduğunu ve tasarımının daha da ilerleyeceğini ifade ederek, şunları kaydetti:
"Supervan; ilk modeli 1971 yılında yarış pistlerine çıkmış, Ford transit modeli üzerine inşa edilmiş, 8 silindirli bir motora sahip gerçek bir yarış makinesidir. Tamamen pist odaklı bir araçtır. Ford tarihinde sadece 3 kere yapılmıştır, benim offroad olarak tasarladığım araç ise 4. araç olacaktır.
Şu ana kadarki modeller ortadan motorlu ve benzinli motorlara sahip araçlardı. Bizim yeniden tasarladığımız araç elektrikli bir motora sahip olacak, daha fazla güç ve daha fazla tork çıkarabilecek. Yani daha hızlı bir araç tasarlıyoruz. Her şey yolunda giderse aracın prototipini 2022'de görebileceğiz. Oylamada seçim için kullanılan tasarımı ben geliştirdim. Bir takım ile beraber çalıştığımızı tekrardan belirtmem gerekiyor. Bu sabır gerektiren işe katkıda bulunmaktan çok mutluyum."
Benim yaptığım, sadece sevdiğim ve tutkunu olduğum işi yapmakla alakalı
İşlerinin yoğunluğu nedeniyle yeni tip koronavirüs (Kovid19) salgını döneminde gerekli önlemleri alarak ofisten çalıştıklarını anlatan Tuna, "Eğer yaptıklarımı başarı olarak değerlendirirseniz benim yaptığım, sadece sevdiğim ve tutkunu olduğum işi yapmakla alakalı. Bu yüzden gereken ilgiyi, alakayı işe vermem çok kolay oluyor. Bütün gün arabalarla ilgili tasarımlar yapıp akşam eve gelince yine araçlarla alakalı aktivitelere zaman ayıracak kadar çok sevmek gerekiyor. O zaman zaten işiniz de sizi seviyor." ifadelerini kullandı.
Türk gençlerine tavsiyelerde bulunan Tuna, "Güzel sanatlar temelli eğitime sahip üniversitelere gidin. İngilizce ve Almanca başta olmak üzere dil öğrenin. Gerekli çizim programlarını okul döneminde öğrenin. Sanatsal yönden kendinizi devamlı güncel tutun ve sanatla beslenin. Tasarımda gerçekten iyi olduğunuza inanıyorsanız kimsenin hevesinizi kırmasına izin vermeyin." dedi.