2020 yılında Türkiye'nin gündemini sarsan Aleyna Çakır'ın ölümüyle ilgili yeni gelişmeler yaşandı. Çakır, evinde bornoz kuşağına asılı olarak bulunmuştu ve baş şüpheli Ümitcan Uygun, o dönemde polisi arayarak durumu bildirmişti. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, dört buçuk yıl süren soruşturmanın ardından Uygun hakkında iddianame düzenledi ve 18 yıla kadar hapis cezası talep etti.
İddianamede, Uygun'un Aleyna Çakır’a yönelik şiddet içerikli video kayıtları ve olay yerinde bulunan DNA izleri dikkat çekiyor. Uygun, 'intihara teşvik etme', 'intihar kararını güçlendirme' ve 'eziyet etme' suçlarıyla yargılanacak.
Çakır, Uygun tarafından şiddete maruz kaldığına dair videoların sosyal medyada yayımlanmasının ardından ondan şikayetçi olmuş ve koruma talep etmişti. Ankara Başsavcılığı, Çakır’ın ölümü ile ilgili önceki darp olayları arasında doğrudan bir bağlantı olmadığını belirtmişti.
İstanbul Adli Tıp Kurumu tarafından hazırlanan raporda, Çakır’ın ası sonucu hayatını kaybettiği ve bu fiilin canlı olduğu sırada gerçekleştirildiği ifade edildi. Uygun, olay günü Çakır’ı evine bıraktıktan sonra kendisine mesaj attığını ve intihar edeceğini düşünmediğini ileri sürdü. Ancak ertesi gün Çakır’a ulaşamayınca arkadaşına çilingir çağırmasını istemiş ve daha sonra intihar ettiğini öğrendiğini iddia etti.
İddianamede yer alan mesajlaşmalarda, Uygun’un Çakır’ın kendisini sürekli aramasından rahatsız olduğu ve ilişkilerini sonlandırmak istediği görülüyor. Çakır’ın, Uygun’dan vazgeçtiğini öğrenmesiyle intihar düşüncelerine kapıldığı öne sürülüyor.
Aile Avukatından İddianameye Tepki: "Hayatın Olağan Akışına Aykırı"
Aleyna Çakır’ın şüpheli ölümüyle ilgili açılan davada, Esen ailesinin avukatı Umur Yıldırım, iddianamenin içeriğine itiraz etti. Yıldırım, iddianamede kasten öldürme suçunun yer almadığını, yalnızca 'intihara yönlendirme' ve 'eziyet' suçlarından yargılanma talep edildiğini vurguladı.
Avukat Yıldırım, “Bir insanın kendisini bir ila bir buçuk metrelik bornoz kuşağıyla, 2 metre bile olmayan bir kapının arkasına asarak intihar etmeye çalıştığına inanmak, hayatın olağan akışına aykırıdır,” şeklinde konuştu. Bu açıklama, Aleyna Çakır’ın ölümüyle ilgili tartışmaları daha da alevlendirdi ve davanın seyrine dair kaygıları artırdı. Aile, adalet arayışlarının devam edeceğini belirtti.
